Evin önüne gelmiştik. Ayza'ya görüşürüz deyip eve girdim. Ablam henüz işten gelmemişti. Odama gidip çantamı bıraktım. Üstümü değiştirip mutfaktan kendime atıştıracak bir şeyler aldım. Ders çalışırken yerdim. Odama çıkıp tepsiyi çalışma masama bıraktım. Masanın kenarında buruşturulmuş kağıt parçaları vardı. Bunlar neydi ki?
Kağıtları tek tek açıp baktım. Yok artık! Takıntılı olduğunu anlamıştım ama bu kadarı da yuh yani. Hem bu adam yine nasıl odama girdi. Üstelik penceremde demir de vardı. Hiçbir şey anlamıyorum.
Çöpe attığım notların hepsi şimdi masamın üzerindeydi.
Ne çeşit bir takıntıdır bu ya. Çöpten notlarımı topladı yani. İnanamıyorum. Notların arasında daha önce okumadığım bir not vardı.
"Sana çöpe atma demiştim. Beni dinlemeyi öğreneceksin, öğreteceğim. Ve camındaki demirler sana ulaşmama engel değil, hiçbir şey sana ulaşmama engel olamaz. "
Bu notları kim bırakıyorsa beni sinirlendirmeyi çok iyi başarıyordu. Pekala bende onu sinirlendiririm o zaman. Notu buruşturup çöpe attım. Atmayacağımı sanıyorsa yanılıyordu. Bütün notları alıp çöpe attım, tıpkı daha önce de yaptığım gibi.
Kitaplarımı çıkarıp ders çalışmaya başladım. Notlarla uğraşırken dersleri ihmal etmemeliydim. Bütün bu uğraşlarım babamın isteğini yerine getirmek içindi, iyi bir kariyer sahibi olabilmek için.
Kolumun dürtülmesiyle kafamı kitaptan kaldırdım.
"Nefes hadi gel yemek yiyelim. "
Ablam gelmişti. Kafamla onaylayıp kitaplarımı kaldırdım. Ablam odadan çıkmıştı, bende mutfağa gittiğimde ablamın sofrayı çoktan hazırladığını gördüm.
"Abla neden beni çağırmadın yardım ederdim sana. "
"Hazırladım işte ben, derslere o kadar dalmıştın ki rahatsız etmek istemedim. "
Sofraya oturup yemeğe başladık.
"Eee abla anlatsana,aşk durumları nasıl var mı birileri? "
Ablam gülümseyip cevap verdi.
"Hayır, biri yok. Ben hayatımın aşkını bekliyorum. İnanıyorum o beni bulacak."
Ablam benim tam tersime aşık olmak istiyordu. Hep hayal kuruyordu gelecekteki aşkı hakkında. Ben ise aşık olmamak için elimden geleni yapıyorum. Neden aşık olup acı çekeyim hem benim için kariyerim çok daha fazla önemli. Bir de sevgilim olursa kesinlikle dersleri boşlarım. Bu yüzden hiç gerek yok aşka falan.
Ablam yine dalmış düşünüyordu. Kim bilir ne hayal kuruyordu. Onu biraz gülümsetsem çok güzel olur aslında. Oturduğum yerden kalkıp sesimi kalınlaştırdım.
"Günce, sevgilim seni ne kadar seviyorum tahmin edemezsin. Senden bir saniye bile ayrı kalmak istemiyorum. Yanındayken bile seni özlediğimi hissediyorum. Aşkın beni deli ediyor sevgilim. "
İkimizde kahkaha atıyorduk. Oturup yemeğe devam ettim. Ablamsa hala gülümsüyordu.
"Çok güzel taklit yapıyorsun. "
Gülümsedim. Hızlıca yemeğimi yedim. Ablam benden önce doymuştu.
"Abla ben sofrayı toplarım hadi sen gidip dinlen. "
"Hayır birlikte yaparız. "
"Pekala"
Birlikte mutfaktaki işleri halledip salona geçtik. Televizyonda bir yarışma açıp izlemeye başladık.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ÇARESİZ
Fiksi Remaja"Öp beni" "Ne! " Başını bana çevirdi. "Duydun, öp beni. " Dediklerini yapıyordum evet ama bu fazlaydı. Ben bunu yapamazdım. Başıma karşıya çevirdiğimde ne yapmaya çalıştığını anlamıştım. Tam karşıda Arel oturuyordu. Öfkeli gözlerini üzerimize dikmi...