(multimedia Afra)
Tüm hikayem babamın annemle beni bırakıp Almanya'ya gitmesiyle başladı. Babam hakkında hiç birşey bilmiyordum. Öğrenmekte istemiyordum. Annem ile beni ortada bırakıp gittiğine göre şerefsizdi zaten tanımama bile gerek yoktu. Ama bir gün oldu. Annemin vefat ettiği gün.. O adamı arayıp beni almasını söylemek zorundaydım. Arayıp söylemiştimde . Beni eve götürene kadar herşey güzeldi sohbet ediyorduk ama eve gelince herşey değişmişti.
Babam: Bu senin annen.
Ben: Benim annem öldü!
Babam: Öldü. Artık yok . Yeni annen bu . Aşkım hadi tanışın bu Ayaz.
Kadın: Selam Ayaz ben Hacer.
Ben: Ne zamandır berabersiniz?
Hacer: 16 yıldır.
Ben: Ben 1 yaşındayken annemle beni terk edip demek bu kadının yanına geldin!Bizi bu kadın için terk ettin demek ki . Benim bir kardeşimde vardır herhalde o nerde acaba?
Babam: Evet Ayaz bildin kardeşin var.Yukarda seninle yaşıt hatta. Adı da Aras.
Hacer: Aşkım bence onları tanıştıralım.
Babam:Haklısın hayatım.Bu arada sen ve Aras gelirken gördüğümüz Gökyüzü Kolejine gidiyorsunuz. Ben kaydını yaptırdım yarın okula başlarsın istersen şimdi gidip Arasla tanış.
Bana ne kadar iyi davransada onu sevemiyordum.Çünkü beni 16 yıl önce bi kadına sebep bırakıp gitmişti. Şimdi yanımda olmasının bi anlamı yoktu. Şimdi gidip sorsam ilk sözüm neydi? Saf saf bakar! İlk sözüm babaydı benim. O günden başkada hiç baba dememiştim. Yokluğunu annem her türlü kapatıyordu. Ama babam asla annemin yokluğunu kapatamıcak. Babamı kendimden soğutmam için benim birine ihtiyacım vardı . Belalı birine. Siyah bir meleğe..derken Arası unutmuştum. Odasının önüne gittim ve kapıyı tıklatarak girebilir miyim? Diye sordum. "Sen kardeşim olmalısın tabiki girebilirsin sorumu bu?"dedi. Ve içeri girdim.
+Selam Aras . Ben Ayaz..
-Selam.
+Bana okul hakkında bilgi verir misin?
-Tabii ki. Öncelikle sen ve ben aynı sınıftayız 11-A dayız . Okula serbest kıyafetle geliyosun. Falan filan işte. Zaten bu az bilgi sana yeter. Devamını okulda öğrenirsin.
+Tamam sağol.
Babam:Hadi çocuklar yemeğe gelin. Eylül hanım sizin için çok güzel yemekler hazırlamış.
Aras:Hadi gel gidelim.
Ben:Eylül Hanım kim?
Aras:Hizmetlimiz ama o da ailemizden biri gibidir inan bana onu çok seveceksin.
Ben:Gitmiyomuyuz??
Aras: Kalk gidiyoruz .
diyip güldü.Aşağı indiğimizde sofra çok güzel şekilde hazırlanmıştı. Patatesler,sarmalar,mantılar,makarnalar,salatalar herşey mükkemmeldi. Dayanamayıp
Ben:Herkes tamamsa başlayalım mı artık?
Babam:Evet başlayalım.
Yemeğimi yedim ve "Teşekkürler Eylül Hanım." diyip Babamla Hacer Anneme döndüm "Sorun olmazsa ben çıkıp uyuyacağım yorgunumda."
Babam kafasını sallayıp onay verdi gidip yattım.Sabah olmuştu okul vardı bugün. Ne giyicemi seçtim ve hemen giyinim odamdan çıktım. Aras tam karşımda duruyodu.
Aras:Günaydın bende tam seni kaldırmaya geliyodum ki sen hazırlanmışsın bile . Hadi gel gidelim.
Ben: Kim götürücek?
Aras:Babam götürücek
Ben:Tamam hadi gidelim.
Aşağı indiğimizde babamla karşılaşmıştık.
Babam:Hazırlanmışsınız o zaman gidelim. Bu arada Ayaz kahvaltı hazırlamadım ama sorun olmaz dimi eğer bişeyler istiyosan hemen hazırlarım tost.
Ben:Yok ben zaten bu saatlerde yemek yemeyi sevmiyorum.
Aras:Ee hadi çıkalım.
Evden çıkıp arabaya bindik ve hemen okula geldik arabadan inip okulun içine doğru yürüdük Arasla , bu sırada babam işe gidiyor olmalıydı.
Aras:İşte okulumuz bu Gökyüzü Koleji! Okulun en havalı erkeği Boradır. En havalı kızıda Afra. Aslında Afra bi olaydan sonra havalı kız oldu.
Ben: Ne olayı?
Aras:Afra popüler olmadan önce Borayı seviyordu ve gidip bunu Boraya söylemişti Borada ona "Ben başkasını seviyorum" diyince kız keçileri kaçırdı. Birdaha birini sevmedi çoğu kişi kendini sevdirmeye çalıştı ama olmadı. O kızı kendine aşık eden çocuk okulun popüler erkeği bile olucağı dedikodusu var heryerde. Kız Boradan sonra Psikopata bağladı bileğini kesti kızda güzel kız ama o Bora olayından sonra kavgaya falan bulaştı kısaca okulumuzun Siyah Meleği!
İşte aradığım cevap buydu okulumuzun siyah meleği! Bu siyah melek okulun değil benim olmalıydı.
Ben:Nerde bu kız?
Aras:Merak etme bizim sınıfta ama şuan bahçede olmalı heh orda işte yalnız başına oturuyor bi git istersen yanına.
Ben:Tamam.
Arastan ayrılıp Afraya doğru hızlı adımlarla yürümeye başladım.Ve vardığımda yanına oturdum. Kafasını kaldırıp bana baktı .
Afra: Ne istiyorsun?
Ben: Tanışmak.
Afra: Öyle bişey olmicanı bilip burda oturman saçma bence!
Ben: Benim bişey bildiğim yok. Ben yeniyim.
Afra:O zaman öğrendin . Gidebilirsin.
Zil çaldı ve Afraya dönüp
Ben:Zil çaldı gel derse girelim.
Afra:Derse girmicem görülcek hesabım var.
Ben: Kavga diyosun o zaman bende geliyorum.
Afra: Sen beyazsın siyah olmak nedir bilmezsin.
Ben: Sen siyah oluyosun bu durumda yani?
Afra:Evet.
Ben:O zaman bende sana şunu söyleyeyim ufaklık. "Sen bir siyahsın ve beyazını bulunca tamamlanacaksın.".
Afra : İddalısın ama olmaz gelmiceksin.Hem ben hiç bir erkekle konuşmam ilksin ve bence bu sana yeter.
Ben:Afra gelicem!
Afra:Tam bi başbelası olduğunu biliyomusun?
Ben :Gitmiyomuyuz?
Afra : Ben gidiyorum ama sen gelmiyorsun.
Diyip ayağı kalktı ve yürümeye başladı.Bende hemen peşinden kalkıp hızlı adımlarla yanına gidip "Nereye gidiyoruz" diye sordum.
Afra: Dedim ya sen gelmiyorsun .
Ben: Ya beraber gideriz ya da şenimde göndermem!
Afra: Nasıl olcakmış o?
Ben: Gerekirse şurdaki ağaca bağlarım.
Afra:Hahaha çok komik . Sadece bi kerelik gelebilirsin. O da senden korktuğumdan değil. Biraz daha sohbet edersek beni korkak sanacaklarından.
Ben: Eee o zaman gidelim ufaklık.
Afra: Ufaklık ne ya he bu arada söyleyeyim ben seni koruyamam.
Ben: Merak etme çok iyi dövüşürüm hatta bir bakmışsın ortak olmuşuz.
Diyip güldüm. Şaşırtıcı ama o da gülmüştü. Sonra merakla sordum.
Ben:İlk defamı bi erkeğe gülüyorsun?
Afra:Sen ilksin BaşBelası.
