Herkese Merhaba. Siyah renkli yazıları okumadan geçmeyin.
Bildiğiniz üzere Mafya Sekreteri adında bir kitabım var ki bu hikaye de onun karakterlerinden oluşuyor. 10K tıklanma olduğu için yani şuanda 9866 ama bu bölüm ile birlikte 10K olacağız. Neyse, şöyle bir şey yapmayı düşündüm. Bir çekiliş. Mafya Sekreteri ya da Mafya Sekreteri 2 kitabından hangisini istiyorsanız onu yollayacağım.
Çekiliş her yorum bir oy şeklinde olacak. Mesela bir yorum yaptınız bir kez yazacağım iki yoruma iki defa ama hiçbir anlamı olmayan sadece random ve sadece emojilerin oldukları yorumlar sayılmayacak. Siz yine de random da atın oy olsun hatta arkadaşlarınızı falan çağırın onlar da katılsın. Whatsapp gruplarında iki dedikodu döndürün gelirler.
Ben tam olarak anlatamadım ama eğer anlayanlar varsa şu paragrafa yorum yapıp herkese anlatabilir mi?
Çekiliş sonucunu da hikayenin yayınlanmasının birinci ayında yani dokuz şubat tarihinde açıklayacağım. 09.02.2017 tarihine kadar süreniz var. Kolay gelsin koçlarım.
Keyifli okumalar bu kez 5000+ kelimelik uzun bir bölüm oldu.
----
"Siz tanışıyor musunuz?" Dedi Tilki.
Bir Demir'e baktı bir de bana. Demir'e olan bakışları biraz garipti. Sonra yeniden bana döndü. Bu hayvanlar biraz salak oluyordu. Adımı bildiğine göre tanıştığımızı da tahmin edebiliyor olmalıydı. Birkaç saat önce onun benden zeki olduğunu düşündüğüme inanamıyordum. Ben gibi mükemmel bir tavşan, Tilki gibi bir kurnazdan çok çok ve çok daha zekiydi. Hemen evet cevabını verdim.
"Asıl siz nasıl tanışıyorsunuz." Dedi Demir. Ses tonunun bu kadar istikrarlı olduğunu ilk defa hissediyordum. Dayım bana kızdığında bu ses tonuyla azarlıyordu. Dayım da Demir'lik var gibiydi ya da Demir'de dayımlık vardı.
Mantıken birbirimizi tanımamız bu kadar imkansız değildi. Gidip İstanbul'da yaşamıyorduk ki; Bursa'daydık. Bursa'da yaşayanların en az yarısı bir defa gördüğüm insanlardan oluşuyordu. Abimin arkadaşı demek üzereyken Tilki benden önce cevapladı.
"Üniversiteden arkadaşız."
Üniversite ne alakaydı? Arkadaşımın arkadaşı diyebilirdi. Sansar'ın kardeşi olduğumu neden söylemedi derken Demir konuştu. Demir olmadığı bir zaman bunu sormak için kenara not ettim.
"Sen üniversite mezunu değilsin ki."
Demir vurdu top kaleye yuvarlandı.
"İlk sene tanıştık o okudu ben de okumak bana göre olmadığına emin olup bıraktım. Arkadaşımın nasıl arkadaşım olduğunu neden sorguluyorsun. Siz nasıl tanışıyorsunuz?"
Vay be top bir şekilde kaleye çarpıp gol olmasını engelledi. Ay maç zihniyetiyle konuşuyordum. Kendimden tiksindim. Kendimden tiksinirken lafa atlamak istedim. Sekreteriyim bana çok eziyet çektiriyor diye dert yanmak üzereyken benden önce Demir atladı.
"Benim de arkadaşım."
Bir yalancı daha. Öbür dünyada bu yalanlar sizi yakacak kuzular. Yine de siz bilirsiniz ben karışmıyorum.
"Çağrı, Tilki ile ne zamandır arkadaşsınız?"
Salak olabilirdim. Biraz öyleydim; öyle diyorlardı ama ufak detayları bulacak kadar zeka kırıntısı vardı.
"Tilki? Çağan'dan mı bahsediyorsun?"
Zekam Tilki'yi de şaşırtmış olmalıydı gözlerini açıp bana baktı. Kaşları havaya kalkmıştı. İşte sizin beğenmediğiniz Çağrı o kadar zeki biriydi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Başka Bir Çağrı&Demir Hikayesi #Wattys2017
HumorMafya Sekreteri hikayesinin karakterlerinden başka bir hikaye. Mafya Sekreteri hikayesinden tamamen farklı olup sadece karakterler ve karakteristik özellikler aynıdır. Mafya Sekreteri'ni okumadan da bunu okuyabilirsiniz. Keyifli okumalar. --- "Gördü...