Meriç, Güney Ve Çakıl

10 2 0
                                    

Multimedia mira ve Güney

Çağıl dan

Çakıl beni kaldırdıktan  sonra hemen üzerime bir şort ve bir tişört giydim ve aşağı indim.

Aşağıda babam, Ross, Ross un annesi (ismini kullanmak istemiyorum)  tamam Ross un annesi filan olabilir ama daha isimleriyle hitap etmek istemiyorum.

Ben yerime oturdum ve hemen ardından mirada masaya geldi. 

Babam mira masaya geldikten sonra "Çocuklar bugün sizi birileriyle tanıştırmak istiyorum. Bu iki kişiye sizi emanet edebilecek kadar güveniyorum. 'iki kişi? Güvenmek?'  Çakılı tanıyorsunuz bir de onun yakın arkadaşı güney var bu ikisine benim kızlarımız emanet ediyorum."  hemen ardından bağırıp güney ve çakılı çağırdı. 

Çakılın yanında bir çocuk girdi bu muhtemelen güney denen çocuk olmalıydı.

-2 YIL ÖNCE -

Çakıldan

Üniversitesinden çıktık.  Ve deniz kenarına yürüdük ve bankta oturduk. Güney denize bakarken ben de etrafa bakıyordum. Gözüme orta yaşlarda bir adam takıldı. Aynı Çağıl ın gözleriydi.

Tam o adama bakarken bir anda arkada elleri silahlı olan adamların olduğu bir araba geliyordu hemen güneye bağırıp adamı ağacın arkasına götürdüm güneyde adamın cebinden silahını alıp arabaya doğru sıktı.

Araba hızlıca ilerleyip giderken bizde adama baktık sadece azıcık çizilmişti. Benim kolum çok acıyordu hemen koluma baktı adam "Sıyırmış . İyimisin evladım." dedi kafamı salladım ve "Biraz acıyor"  dedim. Oda "Peki oğlum sen İyimisin" diye Güney 'e baktı. Güneyin sadece kolu çizilmişti. Oda başını salladı.

Adam "Merhaba ben Meriç kara"  deyip elini uzattı' Kara çağılın soyismi değilmi bu evet ' sonra güney kendini tanıttı.  Bende  "Bende Çakıl korkmaz." dedim ve oda bize " Lütfen hastaneye gidelim çakıl ve Güney size hayatımı borçluyum."  dedi ve olumlu anlamda başımızı salladık ve hastaneye gittik. Sonra bize kartını verdi . Yoldada konuşmuştuk ve kaynaşmıştık.

Aradan iki ay geçti ve biz güneyle kafede çalışırken yanlış bir anlama yüzünden işten atıldık ve 2 ay boyunca biz Topladığımız paralar ve arkadaşlardan filan geçirdik ama para lazım olunca Meriç kara dan borç para aldık borç paranın karşılığı olarak da yanında çalıştık.ve o bize silah kullanmayı ve dövüşmeyi öğretti. Bizi yanında koruması olarak tuttu ve bizi en iyi adamları olarak gördü.

-----
 
Çağıl dan 

Çakılı biliyordum ama güneyi hiç görmemiştim. Babam konuşmasına devam etti "Güney miranın koruması. Çakılda çağılın. Bundan sonra her zaman birliktesiziniz. Ve size yeni ve güzel bir haber 3 gün sonra yazlığa gideceksiniz ve Çağıl ve mira istediğiniz arkadaşınızı çağırabilirsiniz. Yazlıkta herşey hazır siz sadece mutfak için birkaç şey alacaksınız listeyi şükran hanım size verecek. Ve kızlar isterseniz şükran hanımda sizinle gelir. Yemek ve evin temizliği için. Kabul mü? " dedi ve ben durdum mira ise" Tamam baba. Olur " dedi. Miraya bakınca oda bana" Eğleniriz. "  dedi.

Daha dün tanıdığım biri ile yazlığa gidip aynı evde kalmak. Ben istemiyorum ama mira için kabul edercesine başımı salladım.

Ve yemeklerinizi yedik.

===

Yemekten sonra odama çıkıp biraz piyano çaldım. Ve bu bana iyi gelmişti. Sonra duş aldım  ve üzerime birkaç şey giydim....


(çanta dahil değil)

Aşağı inip şükran teyzenin yanına gittim hatta ona anne bile diyebilirdim annem öldükten sonra o bize baktı yanağına öpücük kondurdum ve ona "İçecek ne var şükran teyze?"  diye gülümseyerek söyledim oda "Oy kuzum benim sana meyve suyu vereyim mi?"  diyip yanaklarımı sıkınca 'en nefret ettiğim şeydir'  "Şükran teyze sevmiyorum biliyorsun ama teyze bırak yanağımı lütfen"  dedim oda bırakıp "Şimdiden kızardı yanakların kuzum tamam gel sarılayım"  ve bende "Sarıl teyzem ama yanağımı sıkma biliyorsun sevmiyorum."  dedim ve sarıldık biraz meyve suyu alıp salıncakta biraz oturup uçurum ve denizin güzelliğine baktım.  Sonra neden uçurum kenarına gitmiyorum diye düşündüm ve hemen odama çıkıp bir tane hırka ve kulaklığımı alıp,  biraz kendime su doldurdum ve nota "Ben biraz geziyorum."  diye not yazıp altına Çağıl diye kocaman yazıp buzdolabına yapıştırdım.

Sonra ormanın içinde yürümeye başladım müziğe bayılıyorum müzik olmasa nasıl yaşardık

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Sonra ormanın içinde yürümeye başladım müziğe bayılıyorum müzik olmasa nasıl yaşardık. Küçüklüğümden beri her zaman yanımda müzik olur 8 yaşımdan beri konuşmadığım için tek yaptığım müzik dinlemekti. Müzik benim her şeyim.

Yürümeye devam ettim. Biraz daha giderken "Ben az evvel buradan geçmedim mi?"  diye kendime sordum. Ve hemen telefonumu aldım.  Çekmiyor nasıl ya?  Allahım ne yapıcam diye düşünürken  boynumdaki kolyeyi hatırladım ve boynumdaki kolyeyi çıkarıp söktüm. Ve boncukları elime aldım her 5 adımda bir birkaç boncuk attıp yürümeye devam ettim ve biraz daha gittiğimde benim boncuğumu gördüm ve diyer tarafa doğru ilerledim.

Böyle ilerleyerek giderken hava kararmaya başladı hadi ama ya bu ne tür bi bela acaba kim bana beddua etti. Diye düşünürken sonunda uçuruma geldim ve burası uzaktan bakıldığı kadar güzel olmadığını fark ettim. Ve hemen çekilip ağacın dibine oturdum ve su içtim hemen dua etmeye başladım telefonla biraz daha uğraştım ve olmuyor ulaşılamıyor..  Sinirim bozuldu ya üfff. 

Çokta soğuk oldu. Hemen hırkama sarıldım ve biraz daha telefonumla uğraştım. Üfff. Ya

-------

Evet arkadaşlar umarım iyi bir bölüm olmuştur ve arkadaşlar soru -  cevap alıcam Çağıl,  çakıl ve diğer bütün karakterlerin hobi fobi vb yazıcam umarım beğenirsiniz.

SONSUZLUĞA ADINI YAZ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin