Merhaba, arkadaşlar? Nasılsınız? İyisinizdir inşallah. Diğer bölümü geç yayınladığım için yeni bölümü çabuk yayınlamak istedim. Umarım beğenirsiniz.
İYİ OKUMALAR *-*
Eve girdiğimde abim üzerime atladı.
“Nerdesin bakalım sen ufaklık?”
derken saçlarımı kabartma ya başlamıştı bile.
“Yaaa, yapma. Horoz gibi olacağım senin yüzünden.”
derken elinden kurtulmayı başarmıştım. Koşa koşa odama gittim.
Abimin ismi Emre bu arada. Herkes birbirimize çok benzediğimizi söyler -huy bakımından-. Görünüş olarak alakamız yoktu. Abim uzun boyluydu ve gür saçları vardı benim saçlarımın aksime. Günün yarısını spor salonlarında geçiriyordu. Bu içli dışlı halimiz sadece eve özeldi. Ben dışarıda abimin yanına gidemezdim mesela. Abim de benim yanıma gelmez ciddi bir problem olmadıkça. Ciddi problem derken ölüm kalımdan bahsediyorum. Ben bunu kabullendiğimden dolayı bir sorun yok. Beni sevdiğini biliyorum ve bu benim için yeterli.
Hemen sıcak bir duş almalıydım. Duştan çıktıktan sonra klasik instagram gezinmemi yapmak için telefonumu elime aldığımda yabancı bir numaradan çağrı vardı. Numarayı çevirdikten sonra açması için beklemeye koyuldum. Açmadı. İşi olan bir daha arar deyip instagrama girdim.
Gözde fotoğraf paylaşmıştı. Hem de bizim fotoğrafımızı. Hemen numarasını tuşlayıp onu aradım.
“ Güzellik”
deyip açtı telefonu.
“ Dünyanın en güzel, en iyi kardeşi”
diye cevapladım.
“ Tamam, ne isticeksin fazla zorlama kendini”
derken gülüyordu.
Böyle süslü püslu cümleler kuramazdım. Net bir insandım. Ya siyah ya beyaz. Ortası yoktu benim için hiçbir şeyin.
“Tamam o zaman. Uzman takipçi özelliklerine ihtiyacım var.” dedim lafı uzatmadan.
“İsim alayım güzellik “ dedi.
Hiç beklemeden
“ Gece, Gece Tınaz “ dedim.
“ Ailesi ona adını verirken ne düşünüyordu acaba? Cidden böyle bir ismi daha önce hiç duymadım. “ dedi.
Düşündüm. Haklıydı, daha önce dikkatimi çekmemişti ama farklı bir ismi vardı. Kulağa gizemli geliyordu. Bence gizemliydi de. O simsiyah gözler çok fazla şey gizliyordu arkasında.
“Haklısın, farklı bir ismi var.” dedim.
“Ve, bu çocuk?” dedi.
Ona anlatmamıştım. Gizemini çözene kadar da anlatmayı düşünmüyordum aslında.
“Hiç, sınıfta gördüm. İlgimi çekti” dedim.
Yalandı. Aslında hiç ilgimi çekmemişti. Simsiyah gözleri niye ilgimi çeksin ki zaten?
Tamam, kabul.
Biraz çekmiş olabilirdi ama bu yaşanan olaylar -benim bilmediğim- yüzünden arka plana attığım bir şeydi.
“Hıımm, demek Güney'den sonra başka biri ilgimi çekebildi. Görev kabul edilmiştir. En fazla 1 saate kadar adresine kadar her şeyi önünde, güzellik. Öptüm seni” deyip kapattı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DENGE
Fiksi Remaja"Sen benim için gönderilmiş bir melek misin?" dedi sımsıkı sarılırken. Gülümsedim. "Yo yo yo, benden melek olmaz. Yanılıyorsun bence." dedim. Sıkıntıyla nefesimi dışarı bıraktım. "Özür dilerim, yaşadıkların için, yaşattıklarım için. Beni affedebilec...