Su
Notu seslice okudum:
-Sadece biraz daha kaynaşın diye küçük bir şaka.Umarım çok kızmazsınız.Sizi seviyoruz... Su son zamanlarda çok dalgınsın ve Demir sen de.. Biz sizin tanışmanızın çok güzel bir fikir olacağını düşündük ama siz birbirinize zıt davrandınız. Aslında sizi size izletsek o gözlerin birbirine nasıl baktığını bir görseniz .. Aslında olabilecek bir aşkı sırf inat için denemediğinize pişman olurdunuz. Size hemen sevgili olun demiyoruz ama şu yemekte bari birbirinize iyi davranın. Unutmayın biz sizin iyiliğinizi istiyor ve sizi seviyoruz. İyi eğlenceleer..
Uffff!Şebnem işte yaaa.İstediğini yaptırırken denemediği yol kalmazdıkii!Ama Emre.Emre nasıl ortak olmuştukii!Nasıl düşünememiştim.Tam kalkacaktımki Demir "gidecek misin?" diye sordu.Ben de "hayırdır benimle yemek mi yemek istiyorsun?" dedim .Hayır sadece karnım acıktı.Gelmişken yemek yemek istiyorum sen istersen git." dedi.Bende "tamam ben de kalıyorum ama sadece ben de acıktığımı fark ettiğim için."dedim.Ve oturdum.
Garson geldiğinde yemekleri sipariş ettik.Çok sessizdik."Hangi okuldansın?"dediğinde şaşırmıştım.Benimle mi konuşuyordu?Sağıma soluma baktığımda bana güldü."Evet sana sordum dediğinde "Timur Üniversitesi"dedim."Hmm"dedi ve ben de "sen hangi üniversiteye gidiyosun?"dedim."Üniversiteye gittiğimi nerden biliyorsun ki?"dedi ve güldü.Ahh aptal yaaaa.O bana sorduğunda ben böyle cevap vermemiştim."Offf peki yaa." dedim ve sustum.Bana baktığını ve güldüğünü hissedebiliyordum.
Yemek geldi.Sessizce yemek yemeye başladık.Gerçekten acıkmışım.Bir an daldım ve hızlı yemeye başladım.Demir "yavaş ye boğulucaksın"dedi.Baktım güldüm ama utanmıştım.Sonra yavaşça yemeye devam ettim."Sen Timurlardan mısın?"diye sordu."Evet" dedim."Hmm" dedi."Ne oldu ki?" dediğimde "bir şey yok sordum sadece." dedi.Ben "senin soyadın ne?" dediğimde baktı.Yine cevap vermeyeceğini düşündüm ama öyle olmadı "Sağ" dedi.Nee!Ohaaa Demir Sağlardan mıydı yani?Şaşırdığımı görünce "ne yani olamaz mı?" dedi.Ve dudağı hafifçe yanaklarına doğru gerildi.Ahh ne de tatlı tebessüm etmişti öyle.. "Su kendine gel!" dedim kendi kendime."Yoo tabiki olabilir" dedim.Ama nasıl olur ki?Sağlar ve biz iş arkadaşıydık.Nasıl hiç tanışmamıştık ki.Aman be tanışsam ne olucak!Ukala! dedim bana garipçe bakıyordu.Hayır!Olamaz.Sesli mi düşünmüştüm yani?Gözlerimin içine bakıp "ben de nasıl olmuşta senin gibi bir aptalla tanışmamışım diye merak ediyordum." dedi. off yaa salak yine laf sokmuştu.Sonra önümde kadeh olduğunu fark ettim.Bu da ne zaman gelmişti!Offf ne zaman geldiyse geldi.Aldım ve dikledim.Demir "sarhoş olup başıma bela olmazsın inşallah"dedi."Hayır merak etme" dedim ama 3. kadehten sonra sarhoş olmuştum alkole dirençli değildimki zaten.Üçüncü kadehe kadar durabilmem bile bir şanstı. Ama yine içecektim bu defa Demir izin vermedi ve "hadi gidiyoruz " dedi.Garsondan hesap istediğimizde garson "hesap ödendi efendim" dedi. Off pislikler bir de hesabı ödemişlerdi.Sızmaya başlamıştım Demir beni belimden tutarak çıkışa doğru yürüttü.
Beni kendi arabasına doğru yönlendirdi "Hayıır kendi arabamla" dedim. O da "bu sarhoşlukla (eğer sağ kalabilirsen tabi) ehliyetini kaptırmayı göze alıyor musun yani?" dedi ve beni kafamdan tutarak arabaya bindirdi. O rahat koltuğa oturmamla sızmam bir olmuştu.Arabayı çalıştırdığını duydum ve sonrasında karanlık ve sessiz dünyama gömüldüm...
Demir
"Su evin nerede dedim?" ama cevap yoktu omzundan tutup hafif sarstım ama hala cevap yoktu. "Su uyan hadi bir istikamet belirlemem gerekiyor" dedim ama hala cevap yoktu. Emreyi aradım ama duyduğum şey "aradığınız kişiye şu anda ulasılamıyor..." oldu ve Şebnemde de aynı sesi duyunca mecbur kendi evime doğru sürdüm.Arada Su'ya bakıyordum o kadar masum görünüyordu ki! Acaba Emre ile Şebnem haklı mı diye bile düşündüm. Biraz zaman geçtikten sonra nihayet eve gelmiştik.
Su hadi kalk dedim ama Su "beş dakika daha" dedi. "Su of sana başıma bela olma demiştim sana" dedim ve arabadan çıkıp Su'nun kapısını açtım dürttüm ama aptal kız sadece "5 dakika daha" dedi. Onu kucağıma aldım, kapıya doğru yürüdüm.Kalp atışını hissediyordum. Sıcaklığını da hissedebiliyorum. Kapının önüne geldiğimde onu kenardaki koltuğa oturttum ve cebimden anahtarı aldım ve kapıyı açarak Su'yu da alıp içeri girdim kapıyı ayağımla kapatarak direk yukardaki misafir odasına gidip Su'yu yatağa yatırdım. "Su uyan artık" dedim. Ama yine başarısızdım.Sadece bir şeyler mırıldanıyordu.
Odama gidip bir tişörtle bir eşofman aldım. "Su hadi kalk giy şunları" dedim. Ahh kime söylüyordumki. Ben sadece kendi kendimle konuşuyordum.
Onu yine bırakıp mutfağa indim ve cezve çıkarıp ocağa koydum. Türk kahvesini de çıkarıp kahve yapmaya başladım aptal kız beni ne hale düşürmüştü.Bir tepsi çıkardım üzerine fincan koydum bir bardakta su koyduktan sonra ocaktaki kahveyi aldım ve fincana doldurdum.
Misafir odasına doğru yavaşca yürümeye başladım. Taki koşmaya başlamama neden olan Su'nun acı çığlığını duyana kadar!!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SEN AŞKSIN
عاطفيةBüyük aşklar nefretle mi başlar gerçekten? Yada aşkın derecesi varsa Büyük... Küçük... Bizimkinin derecesi neydi? Bir de bu büyük yada küçük aşkı sürdürebilmek var... Omuzlarımdaki yük çok fazla. Her şeyin sonunda bana senin yüzünden deniliyor. He...