Merhaba herkese.Bu benim ilk hikayem.Beğenip beğenmediğinizi merak ediyorum.Lütfen yorum yaparmısınız?
Bu arada uncookies🍪 varsa mesaj atsın da sevineyim.Herkese iyi geceler😘Ağlamak,ağlamak,ağlamak..Nereye kadar,ne zamana kadar ağlayabilirdim ki.Ağlamak çaresizlikti.Ama ben ağlıyordum.Göz yaşlarımı elimin tersiyle sildim.İnsanların duygularına yenik düşerek ağlamasına-ağlamama-lafım yoktu.Ama başka insanların yüzünden başımıza gelen talihsiz olaylarda durum değişirdi.İşte o zaman ağlamamamalıydım.O tür şeyleri başımıza getirenlerden intikamımızı alacaktık..Almalıydık.Hiç birşey hiçkimsenin yanına kalmamalıydı.Olmuşla ölmüşe çare yoktu.Düşümdümde ne kadar doğru bir sözdü.Ama olmaması gereken birşeyi haksız yere insanların hayatını zindana çevirenlerin hayatını mahvetmek çok zevkli olmalıydı.Sahilde Baran ve Özgürle oturuyorduk.Ben ağlıyordum onlar sigara içiyorlardı.Kahakaha atmaya başladım.Ben böyleydim işte ağlarken gülebiliyordum.Hunharca kahkaha atarken onlara baktım.Alışıklardı bu hallerime.Onlarda bana katılmışlardı ki Ayberk,Aslı ve Göktuğ geldi.(yazlıktan arkadaşlarmız)Onları seviyordum ama hiçkimse Özgür gibi değildi.O bamabaşkaydı.Merhametliydi,sadıktı,hayvanları çok severdi.İnandığım birşey varsa o da hayvanları seven insanların merhametli olmalarıydı.O başkaydı benim için.Baran kadar seviyordum sanırım.Selamalaştıktan sonra Tuna hepimize dondurma ısmarladı.Kumlarda çember oluşturarark oturduk.
Göktuğ:ee gençler hayat nasıl gidiyor?"Tuhaf biriydi.Değişik insanlarla arkadaşlık yapıyordu.Ve pis işlere bulaşıyordu.
Baran:"olum biz aynıyız asıl sana sormak lazım?senin yüzünden geçen sene başımız beladan çıkmıyordu.İnşallah biraz değişmissindir?"bu üstü kapalı bir şekilde bizi işlerine karıştırma ikazıydı.
Göktuğ:Tamam lan anladık.Nolmuş sanki sizi pavyonda yakalattıysam?"diyince herkes hatırladı ve gülmeye başladık.
Barana sarıldım."karışmayın ikizime"diyip yanağından öptüm.
Aslı Özgür'ün omzuna kolunu atıp"Özgürcüm sen neler yapıyorsun"dedi.Bu kıza karşı nötrdüm.ama bu hareketleri çok yılışıktı.Hem Barana hem Özgür'e yazıyordu.Afedersinizde yolluydu sanki ya.Ya da bilmiyorum görümcelik damarlarım kabardı.Herkes sohbet ederken Tuna konuşmuyordu.En sesizimiz oydu.Yanına oturdum.Tuna esmer ve yeşil gözlüydü.Çok yakışıklıydı ama ters bir şekilde hiç bir kızla görmemiştik onu."Tuna?"dedim."söyle"of bu çocukla konuşmak çok zordu.Ne diyceğimi bilemedim."şeyy..naber?"biraz bekledi,yüzümr baktı"iyi"dedi."bumuydu?"benimle konuşsun istiyordum ama en az benimle konuşuyordu."pardon?ne bekliyorsun ki?"dedi.Herkes susumuştu bizi dinliyordu.Sadece Baran ve Aslı yoktu.Sanırım biz konuşurken gitmişlerdi.O kızdan iyice nefret etmeye başlamıştım.Ben napmıştım ki Tuna'ya?Ses çıkaramadım ne bekliyordum ki?Kafamı eydim.İşte ben böyleydim.İnsanlara beni üzer ve giderlerdi.Gözlerim dolmuştu.Bir ses yükseldi."oğlum sen ne biçim konuşuyorsun lan?naptı kız sana?kendine gel şerefsiz."bu Özgürdü.O hep beni kurtarırdı.Ona baktım.Sesiz bir şekilde "lütfen bulaşma ona"dedim.Bana odaklanmıştı zaten.Dudaklarımı okuyarak anlamıştı.Kaşkarını çattı ama sırf ben daha fazla üzülmiyim diye sesini çıkarmadı.Gerçekten kimsenin benim yüzümden birbirine girip kavga çıkarmasını istemiyordum.Minnet dolu gözlerle ona baktım.Hafif tebessüm etti.İşte bu bile yeterdi bana.
Biraz daha burda oturduk.Herkes burdaydı.Tekneyle açılıcaktık.Denizden nefret ederdim.Daha doğrusu sadece drnidrn değil uçsuz bucaksız olan herşeyden nefret ederdim ben.Denizde bunlara dahildi.Saat dörde geliyordu.Güneş tam tepedeydi.Evlerimiz çok yakındı zaten herkes çantasını hazırlayıp geldi.
Ben hiç gitmek istemiyordum ama oyun bozanlık yapamazdım.Herkes gelmişti ve açılmaya başladık.Baranın öğlen olanlardan haberi yoktu.Omzumu Barana dayamış sessizce oturuyordum.Baya ilerlediğimizde durduk.Özgür kullanıyordu tekneyi.Denizle arası çok iyiydi.Baranla Göktuğ bir tarafta şakalaşıyordu.Özgür ve Aslı bir tarafta konuşuyorlardı.Tuna..onu bilmiyordum.Açıkçası ilgilenmiyordum da.Bende Fotoğraf çekiniyordum.
Aslı:Deniz,gelsene yiycek birşeyler hazırlayalım."of kendin yap demedim tabiki."tamam geliyorum Aslı".Yerinden kaltım ve Aslının yanına gittim.Atıştırmalık birşeyler hazırlayıp yedik hepimiz.
Göktuğ hepimizden önce atlamıştı,hatta bayada ilerlemişti.Özgür:hadi gençler denize" ve herkes sıra sıra atlamaya başladı ben dahil demek isterdim ama sevmiyorum işte ayrıca korkuyorum ben denizden.
Baran:Deniz!hadi sende gel ben tutarım seni hem biraz keyfin yerine gelir."dedi.İkiz işte anlıyor halimden."yok ya baran biliyosun ben.."diyordum ki büyük bir güç beni ittirdi ve hayır ya lütfen..O karanlıktan,o belirsilikten nefret ediyordum.
Kendimi denizin içinde buldum ama bir türlü çıkamıyordum yüzeye.
Hani böle hayatınız film şeridi gibi geçer ya işte tam da o noktadayım...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SEÇİM
Literatura FemininaBir seçim yapmam gerekiyor.Bu seçimimle ya aydınlığa ulaşacağım yada onunla kendi aydınlığımızdaki karanlıkta boğulacağız. (Bu hikayede üç tane baş rol var.İkizlerimiz Baran ve Deniz.Ve onların doğduklarından beri yanlarında olan Özgür..)