Bu bölüm YorgunBumblebee ithafen yazılmıştır.
Narin'in Anlatımıyla...
"Geç kaldım,geç kaldım.Of ya! Melek hep senin yüzünden."
"Kızım,neye geç kaldın? Ne oldu?"
"Ya bir haftadır bu oyunu bekliyordum.Hatta bunun için izin aldım.Ama şimdi geç kaldım.Kesin bilet kalmadı."
"Tamam,sakin ol önce.Çok uzak mı bu yer?"
"10,15 dakikaya giderim."
"Ee tamam işte gidersin şimdi.Sakin ol be kızım."
"Ya ben normalde dakik bir insandım neden böyle oldu ki?"
"Boşver,hadi çabuk hazırlan o zaman."
"Tamam çıktım bile."
"Tamam konuşuruz canım."
Dün gece merak edip Meleği aradım.Kafede hiç iyi görünmüyordu.Olanları anlatayım derken gece 3'e kadar konuşmuştuk ve bende tiyatroya geç kalmıştım işte.Arabama bindim ve tiyatro binasına gittim.Kapıdan içeriye girdiğimde benimle birlikte bir adam daha girdi içeri.Ama bayağı yakışıklı çocuktu hani.Ne diyordum ben.Her neyse.
Biletlerin satıldığı yere gidip
"Çıkmaz Sokak Çocuklarına bir bilet alabilir miyim?" dedim ama aynı anda aynı şeyi yanımdaki de söyledi.Göz ucuyla baktığımda karşılaştığım yakışıklı beyefendi olduğunu anladım.Ben ona bakarken birden o da bana bakıp gülümsedi.Ne güzel gülüştü o öyle! Kendine gel Narin ne diyorsun sen?
"Kusura bakmayın elimizde sadece bir bilet kaldı" dedi görevli.
Ben de hemen
"Tamam ben alıyorum."
"Bir dakika ben bu oyun için bayağı uzun süredir bekliyorum.Bu bilet benim hakkım."
"Bakın beyefendi.Ben de bu oyun için ne zamandan beri bekliyorum.İzin verin ben alayım bileti."
"Tamam sakin olun" dedi görevli.
Az önce yakışıklı mı dedim ben bu adama.Sözümü geri alıyorum.Gıcığın teki bu ya!
Biz tartışırken yaşlı ama elit gözüken bir adam geldi.
"Aaa hoşgeldiniz Mehmet Bey" dedi görevli.
"Hoşbuldum.Çıkmaz Sokak Çocuklarına bir bilet rica edeceğim."
"Tabi ki buyrun" dedi görevli ve bileti yaşlı adama verdi.
Bizse olduğumuz yerde donmuş bir şekilde birbirimize baktık.
"Ne oldu şimdi?"
"Sanırım bileti kaptırdık" deyince ikimiz de
"Ne?" diye bağırıp görevlinin yanına gittik.
"Ama bu haksızlık bileti nasıl verirsiniz."
"Evet haksızlık.Sabahtan beri bu bilet için tartışıyoruz.Farkında mısınız?"
"Ama olmaz ki böyle" diye ikimiz birden konuşuyorduk.En sonunda görevli ayağa kalkıp
"Yeter!" diye bağırdı.
"Gidin kavganızı başka yerde yapın.Güvenliikk!" diye bağırınca bizi yaka paça dışarı attılar.
Dışarı çıktığımızda
"Of ya! Oyun da kaçtı" dedim.
"Ya ben özür dilerim sizden.Biraz kaba davrandım sanırım" deyince gülümsedim.
"Önemli değil ben de kaba davrandım.Kusura bakmayın" deyince telefon çaldı.Akıcı bir şekilde ingilizce konuşuyordu.
Yabancı mıydı? Yok artık! Telefonu kapattı ama ben hala şaşkın gözlerle ona bakıyordum.
"Türk müsünüz?"
Al işte! Çok güzel soruydu Narinciğim.Tebrikler.
Gülümsedi.Ne olur sen gülme ya!
"Hayır.Fakat uzun zamandan beridir buradayım.İşim gereği."
"Öyle mi? Mesleğiniz ne peki?"
"Evet.Mimarım.Bir holding te çalışıyorum.Bu arada ben Kai Odin."
"Ben de Narin Suna."
El sıkıştıktan sonra
"Bir kahve içmemizde sorun yoktur umarım." Aklım almıyordu.Buradaki çoğu insan bile Türkçeyi düzgün konuşamıyorken onun konuşması beni çok şaşırtıyordu.
"Hayır yok" dedim bende.Tiyatro binasına çok yakın bir kafede oturduk ve kahve söyledik.Bana tiyatroyu ve kitapları çok sevdiğinden bahsetti.Dünya klasiklerinin yanına Türk klasiklerine de ilgisi varmış.Çok güzel değil mi?
O konuştukça ben de daha fazla konuşsun istiyordum.
"Shakespeare'nin şiirleri çok hoşuma gider mesela" dedim.
"Benim de" dedi.Ortak yanlarımız çıkıyordu şu an.Gülümsedim ve dışarıya doğru baktım.Ama o bana bakıyordu hissediyordum.
Saate baktım.3 mü? Zaman çok çabuk geçmişti.(Tabi onunla geçen zaman.)
"Ben artık kalkayım.Geç oldu.Kahve için teşekkürler" deyip tam ayağa kalkacaktım ki
"Sizi bir daha görebilecek miyim?" dedi.Eli elimin üstündeydi.Kalbim çok hızlı atıyordu. Gülümsedim ve
"Neden olmasın?" deyip çıktım.
Kapıdan çıkar çıkmaz derin bir nefes aldım.Bu neydiyazamayacağ Neler oluyordu bana? Yok canım! Olamaz değil mi? Ama çok çabuk.Melekle Efsun anlatmıştı bazı şeyler.Ben inanmamıştım.
Eyvah, sanırım aşık oldum!
Merhabalar Merhabalar.
Yarın okullar açılıyor.Ard arda bölüm yazamayacağım.Ama daha heyecanlı bölümlerle karşınızda olacağım.İyi okumalar...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yıllar Sonra
RomanceBir insan enkaz bir haldeyken bile bile uçurumdan aşağı rüzgarı hissedercesine neden kendini bırakmak ister ki? Ben istiyordum.Şu an hayatımın uçurumundaydım ve tek çaremin buradan atlamak olduğunu biliyordum neden mi? Hayatımın yalnızca dip...