Abim odamın kapısından kafasını uzattı ve "Güzelim," diye seslendi.Yatakta ona doğru dönüp gülümsedim.İçerye girip kapıyı örttükten sonra yatağa oturdu ve "Söyle bakalım.Bir şey mi oldu?Mesaj attığını görünce hemen geldim."diyerek ellerimden tuttu.Abimin sıkı sıkı tuttuğu elime baktım ve "Seni özledim abi.İşlerin çok yoğun biliyorum ama evde tek kalınca korktum da biraz.Bir de.. Babam gelirse.." dedim sessizce.Onunla tek başıma kalma fikri ensemdeki tüylerimi diken diken ediyordu.Abim bana yaklaştı ve sıkıca sarıldı."Babam konusunda endişe etme artık.Ben varken sana dokunamaz bile.Sen sadece güzel bir tatil geçirmeye bak.Bunu sonuna kadar hak ettin,güzelim."diyerek sırtımı sıvazladı.Başımı omzuna yasladım ve "Seninle böyle olabildiğimiz için çok mutluyum ağabey." diye mırıldandım.Abim sırtımı sıvazladı ve "Bu kadar geç kaldığım için üzgünüm kardeşim." dedi.Burnumu omzuna yaslayıp kokladım ve "Abi beni bırakma bir daha." dedim.Saçlarımı okşadı ve "Bir daha hiç güzellik.Geç kaldığımız için bütün zamanı telafi edeceğiz.Şimdi seninle film izleyeceğiz." diyerek ayağa kalktı ve üstündeki ceketi sıyırıp sandalyeme attım.Masamın üstündeki laptopu alıp yatakta yanıma oturdu."Ne izleyelim peki?" diye sordu bilgisayarı açarken."Cips, kola yok mu?" diye sordum yarım ağız.Böyle film mi izlenir?Abim yanaklarını dişlerinin arasına çekip ağzını balık gibi yaptıktan sonra "Sen iste yeter ki."deyip laptopu dizlerimin üzerine bıraktı ve odadan çıktı.Çocukken abimle izlemek için yanıp tutuştuğum filmi 'Harry Potter ve Felsefe Taşı' nı açtım.O zamanlar yalnız başıma korka korka izlemiştim.Çatı katında.
Abim elinde tepsiyle geri geldi ve yatakta aramıza koyup tekrar oturdu.Tepsiyi kaldırıp yanıma gelmesini işaret ettim.Daha sonra da tepsiyi onun diğer yanına koydum.Abim bir kolunu boynuma attı ve ekrana bakıp "Bu gün kendimi sana ayırdım güzellik.Yarın da gidip binicilik kursuna kaydımızı yaptıracağım.Kenimize güzel iki tane de at seçeriz.İngiliz atı mı olsun,Arap atı mı?" diye sordu içi meyve suyu dolu bardağı bana uzatırken.Bardağı elime aldım ve "Bilmem ki,hiç düşünmedim.Beyaz olsun ya da boz renk." dedim hayallerimdeki yelesi uçuşan atı hatırlayarak."Artık yaz tatilinde iyice öğrenirsin." dedi hınzır hınzır gülümseyerek.Ağzımın kenarıyla güldüm.Abim omzumun üstündeki kolunu sıkıp ona bakmamı sağlayınca "Bana bak, sen okula da atla falan gelirsin şimdi." dedi ve gözünde canlandırır gibi tavana bakarak "Düşünsene güvenlikçi şaşkın.Arabaların geçtiği barikatın üstünden atınla zıplayıp geçiyorsun, geçerken de öğrenci kimliğini polis memuru gibi havalı havalı kaldırıp gösteriyorsun.Sonra öğrencilerin bisikletlerini zincirlerdiği park yerine atını bağlıyorsun." dedi kolunun boynumda olmasını umursamayıp iki elini yaklaştırdı ve alkış yaptı.Ne saçmalıyordu acaba?"Abi filmi izleyelim." dedim daha fazla bu konuya katlanamayarak.Abim ekrandaki play tuşuna bastı ve arkamıza yaslanıp en sevdiğim film serisinden ilkini izlemeye koyulduk.Bazı sahnelerde birçok kez izlesem de abime sokuluyordum.Böyle zamanlarda kendimi çatı katındaki o çocuk gibi hissediyordum.Yaralarım sızlıyordu.Abimin sırtımı okşayan eli yaralarıma merhem oluyordu.Ama bu canımı daha çok yakıyordu.Geç kalmıştık.Ama hala vaktimiz vardı.On sekiz yıl sonra ilk kez kendime acımayı bırakmıştım.İlk kez ağlamak canımı yakmıyordu.İlk kez başımı yastığa değil abimin omzuna yaslıyordum.Abim film bitene kadar bana komik detayları gösteriyordu.Film hakkında yorum yapıyordu.Ezberlediğimiz replikleri oyuncularla birlikte söylüyorduk.Abim filmi durdurup bir yerden bulduğu çöp şişle bana sahneleri canlandırıyor.Türkiye'de çekilse ne olurdu diye anlatıyor sonra da bana sıkıca sarılıyordu.Sonunda film bittiğinde abim bana sarıldı ve "Başka izlemek istediğin film var mı?" diye sordu.İzlemek istediğim film vardı ama bunu İnternette bulmazdık.Abim yanımdayken izlemek istediğim çok güzel bir şey vardı.İkimizin girmeye izni olmayan bir yerlerde.Hissediyordum ama o kadar cesur değildim.
Abim çenemi tutup kendisine çevirdi "Ne istiyorsun?Söyle yeter ki."diye mırıldandı.Abime iyice sokuldum ve "Abi, babamda annemin videoları var mıdır?" diye sordum.Abim gözlerini kucağımda birleştirdiğim ellerime kaydırdı ve "Ne zamandır mezarlığa da gitmedik." diye mırıldandı.Benim gitmem, daha doğrusu onlarla gitmem, yasaktı.Ben daha sonra tek başıma gidiyordum.Tek başıma ağlıyordum.Dönerken abim beni alıyordu.Evden bir şekilde çıkıyordu ve babama da benimle yolda karşılaştığını söylüyordu.Abime bu yüzden nefret duyamadım.Babamdan korkuyordu.Ya da başka bir şeyden.Ama bu şey her neyse onu babamın yanında olmaya zorluyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BEYAZ
RomanceBizim hikayemiz yıllar önce başlamıştı. Bir gölün kenarında her şeyden habersiz oynarken şekillendi kaderimiz.Bir hayaldi,bir umuttu ve bir bekleyiş... Yıllar sonra birbirlerini bulan siyah bir mürekkep ile beyaz bir sayfanın hikayesidir.