Üzerimden çekilen örtüyle homurdandım. "Hactor." Ondan başkası giremezdi odama ben uyurken.
"Kalk İvy."
"Bırak uyuyayım gece uyuyamadım biliyorsun."
"Onu bana değil babana anlat istersen." Yataktan fırlamama bu sözler yetmişti o adamdan önce masada olmalıydım.
"Neden daha önce uyandırmadın?."
"Denemedim mi sanıyorsun?." Banyoya girdiğimde arkamdan geliyordu kapıya kadar takip etmişti içeri girmeden durdurdum.
"Tuvaletede mi geleceksin?."
Kapının önünden beni itip içeri girdi dolaptan ilaç kutularını aldı tabi ya ben onları unutmuştum yanımdan geçerken söyleniyordu.
"Önümde işediğin günleri biliyorum." Suratımı asmıştım.
"Bunu söylemek zorunda mıydın?."
"Evet içimde kalırdı." Kapıdan çıkarken uyarmayı da unutmadı. "Yirmi dakikan var."
"Şimdimi söylüyorsun bunu."
Arkasından bağırmıştım hemen duşa girdim üzerimden akan soğuk suyla kendime gelmiştim duş jelini vücuduma sürdüğümde duş kabinine yayılan kokuyla gözlerim kapanmıştı duş keyfini fazla uzatmadan çıktım. Odamın içindeki giysi odasına girdim ben ne giyeceğimi düşünmeden karşımdaki İtalyan dar kesim mavi bir takıma baktım Hactor benden önce karar vermişti ve takım muhteşemdi. Mavi takım beyaz gömlek üzerine siyah ince gravat siyak deri kemer siyah ayakkabılar sonunda hazırdım geç kalmadığımı düşünmüştüm salona girdiğimde büyük yemek masasının başında oturan Garner Thornsu görenene kadar.
"Geç kaldın iki dakika on sekiz saniye."
Tanrım kızmamıştı başını hiç kaldırmadan konuşmuştu arkasında duran Hactore bakmıştım dudaklarını oynatarak ' aptal ' demişti.
"Hactore bakmayı bırak ve otur." Bu adam nasıl görüyordu bunları bakmadan.
"Özür dilerim efendim."
Adımlarımı hızlandırdım masanın öbür başına oturdum ben gelmeden kahvaltım hazırlanmıştı ve kahvaltımda yumurta vardı çocukluğumdan kalma bir alışkanlıktı yumurta yiyemiyordum. İzlediğim bir proğramda yumurtadan civciv çıktığını görmüştüm yedi yaşındaydım o zaman inanmıştım yumurtanın içinde civciv olduğuna ve dolaptan saklı aldığım yumurtaları uzun bir süte saklamıştım yatağımın altından çıkan koku olmasaydı eminim çıkacaklardı. Annem kokudan şüpelenip bulana kadar yumurtalar kurtlanmıştı kıçımın üzerine oturamadığımdan emin olana kadar terlikle dövmüştü beni o zamandan beri yumurta yemiyorum. Hactore bakmıştım tekrar yumurta yemediğimi biliyordu yemem için zorlasa bile bana kıyamıyordu şimdi neden yumurta vardı kahvaltıda.
"Başla."
Babamın sinirli sesini salonu doldurduğunda yemeğe başlamıştım ben başlamadan kahvaltısını bitirmişti fincandaki sıcak kahvesini yudumluyordu. Elindeki fincanı bırakmış bana bakıyordu...
"Öğlen yemeğini birlikte yiyelim." Lokmamı yutup ağzımı peçeteyle sildim.
"Tamam efendim."
"Doktor kontrolü raporlarını aldım artık gitmene gerek yok."
"Peki efendim."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
*****İRİS*****
RomanceHiçbir şey göründüğü gibi değildi.... Aşklar hariç. CİNSEL İÇERİKLİDİR