Uykusuzluğun verdiği ağırlıkla salak gibi yürüyordum..
İki gündür dogru dürüst uyuyamıyorum kabuslar artmaya başladıgı için dogru dürüst uyuyamıyordum bile ne zaman gözümü kapatsam o lanet gün aklıma geliyor. Aklımdan hiç çıkmıyordu ya o ayrı bişey.. Oda arkadaşım dedim cadı beni 5821585 kere şikayet etsede bu gün müdürün odasına gittim...
"Gelen şikayetler yüzünden.. Artık odanı değiştirmemiz gerekiyor.. Biliyorsun ailen seni bize emanet etti.. Elimizden geldiğince yardımcı olmaya çalışıyoruz..... "
Artık dinlemekten sıkıldıgım ama ezbere bildigim tüm cümlelere kafamı salladım..
Müdür ayağa kalktı ve elime bir kağıt parçası verdi burası büyük bi yurttu
Kalıcagım yer yazıyordu..
" Dikkatli ol HwaYoung. "dedi üzgün bir sesle. Kafamı salladım ama ne oldugu benim için neden üzüldüğünü anlamadım.. Elimdeki kağıt da baka baka geleceğim yeri zor da olsa buldum... Verdiği anahtarı kapının deliğine yaklaştırdım içerden gelen sesle durmak zorunda kaldım bi kız inliyordu.... İçeri girdim hemen aslında beklediğim gibiydi kız zevkten inliyordu...
5,10 dakika sonra
"Hey... Yeter. Ben gidiyorum jackson"
Dedi dövmeli kız.
Adının Jackson olduğunu öğrendiğim yakışıklı çoçuk hala bana bakıyordu.. Sanki beni tanıyormuş gibi ama sorun sanki bende onu tanıyormuşum gibi hissediyorum. "Defol" dedi gözlerini benden ayırmadan, kız sinirle odadan çıktı..
"Ne işin var burda " dedi ama sesi bi yandan kızgın bir yandan da neşeli çıkmıştı
"Oda arkadaşınım" dedim yapmacık bir şekilde gülümseyerek
"Ben HwaYoung... Min HwaYoung"
Dedim elimi uzatarak oda elimi tutu sıcacık elleri soguk ellerimle buluşunca titredim
"Jackson.. Jackson wang "dedi....Son 2,3saattir ikimizde hiç konuşmadık yataklarımız karşılıklı olmasına rağmen sırtlarımız birbirimize döndük
Artık sıkıldım ve ilk adımı attım"Özür dilerim" dedim utana sıkıla
"Sorun değil, bende o kızı becermeyi çok istemiyordum zaten"dedi soğukça "Bende" dedim laf uzaması için
"Ne sende " dedi o an dank etti salakça bişey söyledigim..
"Yani artık birlikte yaşıyoruz, eve kız atma.. Ben rahatsız olurum.." dedim bi nefeste
"Tabi güzelim bunu düşünücem " dedi sakince
Ciddiye bile almadı.. Gıcık
" Kulaklarım çınlıyor.. Uyu sövmeyi bırak.. "
" Kusura bakma. Başkaları konuşuyor aklımdan dahi geçmedin.."dedim
"Hadi ama güzelim ben herkesin aklından geçerim. "dedi kıkırdayarak
"Bay ego. Niye kimseyi beğenmiyorsun" dedim sertçe ona dönerek oda bana döndü
Ve saçını düzelti. Bu çoçuk cidden yakışıklıydı
"Kimseyi beğenmemek değil benim ki. Kendini çok beğenmek. "dedi
" Ego diyosun Yani " dedim
"Aynen"
"Bişey söyleyimmi ? Yani biliyorsun ama söylemek istedim. Yakışıklı çoçuksun. "dedim
Güldü
" Bişey söyleyimmi ? Yani bilmiyorsun ama. Güzel Gülüyorsun. "
Dedi içim bi hoş oldu..
" Şimdi uyu ve yarın kalktığında bu söylediğim şeyleri unut. Yoksa kalbin kırılır güzelim. "dedi
" Anlamadım neden kalbim kırılacak ki "dedim merak ettim unutmamın sebebini
"Ben bir kıza bağlı kalmam hepsini alırım istediğimi severim sonra silerim bana bağlı yani" dedi soğukça
"Piçsin yani"dedim
"Uyu " dedi
Gözlerimi yumdum ve nefes alış verişlerini dinledim...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
//Danger// ◆ Jackson Wang
RandomO karanlıktan korkuyordu... Bilmiyordu ki karanlığa aşık olduğunu.. Elinden tutup aydınlığa çıkaramam.. Benim aydınlığım onun karanlığı....