Mine gözlerini zar zor açtı.Üstünde bir yük vardı sanki.Kendini o kadar yorgun hissediyor du ki.
Etrafa baktığında siyah beyaz tonunda büyükçe bir yatak odasıydı.
Mine yataktan kalkıp kapıya doğru gitti.Kapının kolunu indirdi ama açılmadı.Tekrar tekrar denedi.
Kapıya vurmaya başladı.
"Açın kapıyı"
Daha da hızlı vurmaya başladı.
Hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladı.Korkuyordu.Babası onu bıraktı,sahip çıkmadı.Tanımadığı biri onu kaçırdı.Simdi de tanımadığı bir yerde.Yalnız başına.Onu kurtarıcak kimsesi yok.
Mine daha da şiddetli ağlamaya başladı.Ne zamandan beri kapıya vurduğunu hatırlamıyor du bile.
Artık elleri ağrımaya başlamıştı.Mine odada ki tek cama gitti.Pencereden baktığın da ikinci kattaydı.Dışarısı her yer yeşillik.Evin biraz ilerisi de orman.Etrafta başka ev falan da yok.Mine kendi kendine"Allahın dağındayım ."dedi sitemle.
Karanlık olmaya başlamıştı.
Ama ses seda yoktu.Ne gelen var ne de giden.Mine yatakta oturmuş bacaklarını kendine çekmiş,kollarını bacaklarına dolamıştı.Mine ne yapacağını bilmiyor,Nasıl bir hayatın onu beklediğinden haberi yoktu.
Bir anda kilit sesi geldi.
Mine korkuyla kapıya baktı.
İçeriye kırklı yaşlarında bir kadın geldi.Üstündeki kıyafetlere bakınca evin hizmetlisi gibiydi.Elinde de birşeyler vardı.
Mine hemen yataktan kalkıp kadının yanına gitti.
"Kimsiniz.Ne istiyorsunuz benden. "dedi bağırarak.
Kadın tam tersine gayet normal bir ses tonunda
"Hanım efendi beyefendi duş almanızı ve bu elbiseleri giymenizi istiyor.Sonra ben sizi almaya geleceğim.Akşam yemeğinizi aşağıda yiyeceksiniz."dedi.
Mine duyduklarına inanamadı .Ne diyordu bu kadın ya .Beyefendi de kim.Mine daha da sinirlendi.
"Saçmalamayın.Ben gidiyorum."deyip kapıya yöneldi.Ama sert bir şeye çarptı.Kafasını kaldırdığında o adamı gördü.Ne istiyordu bu salak adam ondan.
Mine korkuyla bir adım geri gitti.
Bora "Nereye "dedi.
Mine kaşlarını kaldırarak
"Nasıl nereye.Ayrıca size ne?"deyip Bora 'nin yanından geçip gidecekken Bora kollarından tuttu.
"Hiç bir yere gidemezsin.Hadi duşunu al ve bu elbiseleri giy."dedi gayet rahat bir şekilde.
Mine hem korkuyordu hem de sinirlenmişti.
"Ne diyorsun sen ya.Kafayı mi yedin.Ne istiyorsun benden."dedi bağırarak.Mine Bora 'ya baktığında sinirlendiğini yüz ifadesinden anladı.Ama Mine nin umrunda bile değildi.Resmen onu zorla burda tutuyordu.Bora hala Mine nin kolunu tutuyordu.
Mine sinirle kolunu Bora 'dan çekti.Bora kadına gitmesini söyledi.Kadın odadan çıktı.Mine gerçekten korkmaya başladı.Ya bir şey yaparsa.
Kadın odadan çıktıktan sonra Bora Mine 'ye doğru bir adım attı.Mine de geriye doğru bir adım attı.
Mine geriye doğru gittikçe Bora daha da ilerledi.Mine korkmaya başladı.
Yutkunarak "Ne ..Ne istiyorsun benden .Birak da gideyim."dedi .
Bora hiç bir şey demedi.Halende Mine 'ye doğru ilerliyordu.Mine nin gidicek bir yeri kalmadı .Duvara kadar gitti.Ellerini duvara yapıştırdi.
Korkuyla "Lütfen beni bırak gideyim."dedi.Bora Mine nin dibine kadar gelip.
"Hiç bir yere gidemezsin."dedi.
Mine sinirle "Ne istiyorsun benden .Bırak da gideyim."dedi.
Bora Mine ye daha da yakınlaştı.Arada milimetreler vardı.Mine sağ taraftan gidecekken Bora elini o taraftaki duvara koydu.
Mine bu sefer sol tarafa yöneldi.Bora öbür elini de o duvara koydu.
Mine kafasını kaldırmadı.
Zaten yeterince yakındılar.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mafya 'nın AŞKı
Fiction généraleMine 'nin bileğini ellerinden kurtarmak istemesi canını yaktı. O an ölmek istedi. Yanmak. Parçalanmak. Bora 'nin tek bir isteği vardı.Ömürünü bile adayacağı bu kızın kendisini sevmesi....