"Sizi öldürürsem vicdan azabı çekerdim."
"Piskopat olma Alexy." dedi Armin.
"Haydi gidelim! Orada mağaza varsa alışveriş yaparız yey!"
"Noooolur yapmayalım Alexy."
O sırada otobüs geldi ve bindik. En arkaya oturduk. Bir yanım boştu diğer yanımda da Armin vardı.
Otobüs durduğunda kapıdan içeri Ayato giriyordu. Lütfen kötü birşey yapmasın.
"Selam Moon!" dedi ve yanıma oturdu.
"Selam Ayato!"
"Merhaba Ayato?" dedi Armin.
"Bu da kim Moon?" dedi.
"Armin." dedim.Armin elimden tutup " Sevgilisiyim." dedi.
Alexy'in gözleri parladı. Sanırım Ayato'dan etkilendi.
Telefonum çalmaya başladı.
-Efendim?
+Selam kanka.
-Selam!
+Otobüs durağında bekliyorum.
-Tamam?
+Haber vermek istedim yani geliyorum görüşürüz! :3
-Bay bay Dap."O da kimdi?"
"Daphne. Ona kısaca Dap diyorum."
"Daphne de kim?" dedi Armin.
"En iyi arkadaşım."
"Hey Moon, bu arada ben plaja gidiyorum, sen?" dedi Ayato.
"Biz de plaja gidiyoruz. Çok iyi tesadüf, hahaha."
Derken otobüsün kapısından Daphne girdi. Beni farketti ve yanıma geldi. Oturacak yer yoktu. Ardından Armin ona yer verdi ve gözlerini ondan ayırmıyordu. Ne yapıyor bu!?
"Armin?"
"Seni seviyorum Daphne." dedi ve Daphne'yi öptü. NE!?
"NE YAPTIN SEN?!"
"Moon?"
"MOON DUR."
Birkaç saniye sonra kendimi dışarıda buldum. Yanımda kimse yoktu. Ne yani bütün bunlar hayal miydi?
1 - 2 dakika sonra yanıma Armin , Alexy , Daphne ve Ayato geldi.
"Neden öylece otobüsten inip gittin!?" dedi Dap.
"B-ben.. Bilmiyorum.."
Bunu çok iyi biliyorsun Moon. Ben senin içindeki 2. kişiyim. Sadece seni kışkırtmak için içindeyim. Kendini iyi veya kötü düşüncelere kaptırmana yardım ediyorum. Tabii ki de öyle değil aptal! Bu konuşmamız ilk ve son olsun. Neyse. Hatırlıyor musun? Doğar doğmaz ölen ikiz kardeşini? Evet, işte o benim, Aiden. Seni zor zamanlarında koruyacağım. Sana kimse zarar veremeyecek. Rahatsız olabilirsin ama işine yararım. Benden asla kaçamazsın. (BEYOND TWO SOULS gameplay izleyenler bilir. Aiden burada da gidecek ve dönmeyecek ama hikayemiz son bulmayacak. ^^ )
"N-ne?"
"İyi misin Moon?"
"Ben.. Ben.."
"Armin.. Seninle konuşmam gerek.. Lütfen.."
"Tabii ki." dedi ve onu elinden tutup gizli bir yere götürdüm."Ben- ben-im içimde biri daha var. Kontrol edemediğim zamanlarda beni kontrol edip saçma sapan şeyler yaptırıyor.. Lütfen bana inan.."
"Ne!?"
"A-armin bunun yüzünden ayrılmayız değil mi?" dedim gözümden bir damla yaş akarken.
"Tabii ki hayır." dedi başımı göğsüne yaslayarak. O sırada Armin yere düştü.
"B-beni kim itti?" dedi.
"N-ne?" dedim ve sonra biri Armini tekrar itiyordu. Bu kısa sürede bir yumruğa dönüştü.
"Aiden dur lütfen! AIDEN!"
"AİDEN LÜTFEN AIDEN!" dedim hıçkıra hıçkıra ağlayarak. Bunu yapmayı kesti. Koşarak Armin'e yaklaştım.
"Özür dilerim Armin.. Hepsi benim suçum.."
"Lütfen, paranoyaklaşmayı kes.. Bu yaptığın hiç hoş değil.." dedi ve hissiz bir ifadeyle gitti.
"Neden Aiden, ha? Hayatımı mahvetmek mi istiyorsun? HA?"
"BENİMLE KONUŞAMIYORSUN, AKLIMI KAYBEDECEĞİM."
"DIŞARIDAN DELİ GİBİ GÖZÜKECEĞİM!"
"HİÇBİR İŞİME YARAMIYORSUN AIDEN!"
"HİKAYELERDEKİ GİBİ SADECE BENİM GÖRDÜĞÜM 'İYİ' BİR DOST OLURSUN SANMIŞTIM, YANILDIĞIMI GAYET İYİ ANLADIM!"
"Hayatımı batırma Aiden."
Telefonumu açıp Armin'i aradım.
Birkaç seferde açmadı ama en sonunda açtı.
+NE VAR!?
-Lü-lütfen dinle, Armin..
-Aiden adına senden özür dilerim. Kontrol edemiyorum.
+O KİM?
-Ben de bilmiyorum. Benimle konuşmuyor. İstemediğim şeyleri yapıyor. Hayatımı mahvediyor.. Özür dilerim Armin. Sadece Daphne'den hoşlandığını söylemen yeterliydi.
+Daphne mi? Ama ben-..
-Açıklama yapma Armin.. Aiden bana her şeyi gösterdi! Kendini tutamayıp yapabileceklerini gösterdi! Anlıyor musun? EN AZINDAN HİSLERİ KUVVETLİ.
+Moon ben se-...
+AÇIKLAMA YAPMA DEDİĞİMİ HATIRLIYORUM! DAPHNE İLE BİRLİKTE OLABİLİRSİN! SEVGİLİSİ YOK İYİ Mİ!? İYİ GÜNLER ARMIN!