Lauren
Ally, çabuk ol yakalanacağız!
Sessiz olmaya özen gösteriyordum. Eğer biri bizi yakalarsa hiç de iyi şeyler olmazdı. Arkamı dönüp kontrol ettim. Bir gardiyanın kulağında kulaklık vardı ve gözleri kapalıydı. Diğeri de televizyona dalmış patlamış mısır yiyordu. Yavaşça yangın merdivenini araladım. Ally içiri girdiğinde tekrar arkama baktım. Kimse görmemişti. Bende içeri girip kapıyı kapattım. Ardından gülmeye başladım.
Yakalanırsak hayatımız biter. Biliyorsun değil mi?
Yaşıyor muyuz?
Ally gülümseyerek koluma girdi ve beni yönlendirdi. Sessiz olmaya özen göstererek merdivenleri çıktık. En üst kata geldiğimizde bir kapı daha vardı. Onu da itip çatıya ulaştık. Ay tüm güzelliğiyle karşımızdaydı. Kendimi iterek duvara çıktım. Ayaklarımı aşağıya sallandırıp ellerimi iki yana açtım.
Uçuyorum!
Ally gülümseyerek yanıma oturdu. O da ellerini açıp kafasını geriye doğru attı.
Keşke şuan dışarıda olsaydık.
İç çekip ellerimi indirdim.
Hayattan çok fazla şey bekliyorsun, Ally. Ama ne var biliyor musun?
Gözlerimi Ally'e çevirip burukça gülümsedim.
Beklentiler daima yaralar.
Kafasını olumlu anlamda sallayıp gülümsemeye çalıştı. Ellerini dizlerinde birleştirdi ve sesli bir şekilde nefes aldı.
Bazen keşke bunu yapmasaydım diyorum.
Neden bahsettiğini anlamıştım. Ona doğru sokulup bir kolumla kolunu sıvazlamaya başladım. Kafasını göğsüme yaslamıştı.
Bu senin suçun değil Ally. Sen sadece kendini korumak istedin.
Hıçkırıkları daha da çok arttığında ona iyice sokuldum. Destek olmak istiyordum. Yanında olduğumu bilmesini istiyordum.
O iğrenç nefesini ensemde hissettiğim an..
Anlatmak zorunda değilsin. Geçti.
Diğer elimle de saçlarını okşuyordum. Bir süre böyle kaldık. Ardından gülerek benden ayrıldı. Burnunu çekip saçlarını düzeltti.
Senin gibi bir insanı nasıl kötü gösterebiliyorlar?
Hayat bu. Güçlü adamların piyano sesleri her zaman bizim piyano seslerimizi bastırır.
Ufak bir kahkaha attığında bakışlarımı karşıya diktim.
Ama bu, çalmaya devam etmek için bir engel değil.
Ally alkışlamaya başladığında hafifçe eğilerek teşekkür ettim.
Senin gibi bir insanla neden arkadaşım bilmiyorum. Lisede en nefret ettiğim ders edebiyattı.
Kusmaya benzer sesler çıkardığında kahkaha attım.
*********
Demir başlıkların sesleri bütün hücrenin içinde yankılanırken homurdanarak örtüyü kafama kadar çektim. Her sabah böyle uyanmaktan nefret ediyordum. Başımdaki örtü çekilince gözlerimi araladım ve sesli bir şekilde homurdanmaya devam ettim.
Lauren, kalk artık kahvaltı vakti.
Omzumu silkerek yastığıma sıkı sıkı tutundum. Ally tepeme atlayınca başımı iyice yastığa gömdüm.
Beni öldürmek istiyorsan daha iyi yöntemlere ihtiyacın var.
Kahkaha atarak beni gıdıklamaya başladı. Etraftaki herkesin bize baktığından emindim. Daha hapishaneye gireli 2 gün olsa da Ally buradaki tek arkadaşımdı. Herkes bir polisi öldürdüğüm için benden uzak duruyordu. Hakkımda ortaya türlü türlü dedikodular atıyorlardı, biliyordum. Ama umrumda değildi. Ally'i üstümden çekip yere attığımda hala gülüyorduk. Ayağa kalkıp saçlarımı düzelttim.
Bugün bir polis gelecekmiş. Suçlunun tekini öldürdüğü için.
Yatağımın başındaki hapishane kıyafetini elime alıp gülümsedim.
İnsanların çoğu zaten ölü. Bunlar sadece kağıt üzerinde olan ölümler.
Elini kaldırıp dudağıma koydu ve gözlerini devirdi.
Daha fazla çekemeyeceğim.
Elimdekileri gösterip gülümsedi.
Bu sene yemek yiyebilecek miyiz acaba?
Üzerimdeki tişörtü çıkarıp elimdekini giydim ve Ally'i kapıya doğru ittirdim.
Buyurun efendim.
*********
Hücrenin kapısı gürültüyle açıldığında kafamı kitaptan kaldırıp o tarafa doğru baktım. Gardiyan girmişti. Odanın içinde sanki birisini arıyormuş gibi gözlerini gezdirdi. Ardından göz göze geldiğimiz an elini bana doğru uzatıp bağırdı.
Lauren Jauregui, ziyaretçin var.
Daha hapise gireli 2 gün olmuştu nasıl ziyaretçim olabilirdi ki? Kitabımı yatağımın üstüne bırakıp Ally'e anlamsız ve boş bakışlar attım. Gardiyan arkasını dönmüş kapıda bekliyordu. Adımlarımı hızlandırıp ona yetiştim. Arkamdan kapıyı kapattığında yüzüme bile bakmadan ilerlemeye başladı. Bir süre uzun koridorda ilerledik. Bir başka kapının kilidini açıp içeriyi gösterdi.
Özel olarak izin alınmış. Sadece 15 dakika.
Beni içeri itip arkamdan kapıyı kilitledi.
Lauren!
Bakışlarımı sesin geldiği yöne çevirdiğimde olduğum yerde kaldım.
Aman tanrım Dinah!
Koşarak üzerine atlayıp kollarımı boynuna doladım. Onu çok özlemiştim. Benim kız kardeşim gibi olmuştu her zaman. Bir süre sıkı sıkı birbirimize sarıldık. Artık nefes alamıyordum. Geri çekilmeye çalıştım ama hala beni tutuyordu.
Dinah, ölmek için çok gencim.
Kahkaha atarak beni bıraktı ve omzuma yavaşça vurdu.
Mike Nerede? Tutuklanmadı değil mi?
Sorduğum soruyla birlikte yüzü anında düştü. Kaşlarımı çatıp ona baktım.
Dinah? Mike nerede?
Sorumu tekrarlamamla birlikte ağlamaya başlaması ve yere oturması bir oldu. Ben hala tepesinde dikilmeye devam ediyordum.
O-onu.. Onu o polis öldürdü Lauren. Onu Camila Cabello öldürdü.
**********
Hücrenin kapısı açıldığında içeriye bakmaya başladım. Beynimin içinde aynı kelimeler dönüp duruyordu. 'Onu o polis öldürdü.' Beraber büyüdüğüm, her anımda yanımda olan, ne zaman birilerine tutunmaya ihtiyaç duysam anında kolunu uzatan o adam ölmüş müydü? Hala dikilmeye devam ettiğimi fark ettiğim an hücrenin içine girdim. Arkamdan gürültüyle kapanan kapının sesi yüzümü buruşturdu. Herşey çok fazla geliyordu. Nefes alamıyordum. Düşüncelerimden Ally'nin sesiyle sıyrıldım.
Lauren? İyi misin?
Cevap verme gereği duymadan etrafıma baktım. Kimileri televizyon seyrediyor, kimileri gazete okuyor, kimileri uyuyordu. Ardından eşyalarını yerleştirmeye çalışan kızı gördüm. Sabah Ally'nin bahsettiği kız olmalıydı. Göz göze geldiğimiz an vücudumdaki bütün kanın çekildiğini hissettim. Tırnaklarımı titremeye başlayan elime geçirip dişlerimi sıktım. O da şaşırmıştı, görebiliyordum. Bembeyaz olmuştu.
S-sen..
Ardından görüş alanımdaki herkes tepetaklak oldu. Kapının koluna tutunmaya çalıştım ancak başaramadım. Yere çarpan başımla beraber asıl tepetaklak olanın kendim olduğunu fark ettim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Fall Apart | Camren
Fanfiction"Sanki en iyi resimler çoktan çizilmiş, en iyi şiirler çoktan yazılmış, en iyi senaryolar en iyi oyuncular tarafından oynanmış gibi.. Yoksa boşa geçen bu hayatın başka hiçbir açıklaması olamazdı." Kafasını yukarı kaldırıp gözlerini gözlerimle bulu...