Cartman hala kendini çağırmış Kyle'ı bekliyordu. Bu lanet olasıca Yahudi kendisini çağırmış ama hala gelmemişti ve bu onu iyice sıkıyordu. Niçin kendisini bu kadar bekletmişti ki? Acaba başına bir şey falan mı gelmişti? Kafasındaki bu şüpheleri kovmaya çalıştı. Niçin onun için endişeleniyordu ki? Birbirlerinden çocukluklarından beri nefret ediyorlardı. Elinde olsa onu öldürürdü bile ama içindeki bazı duygular bunu engelliyordu. Bu siktiğimin duyguları olmasaydı o lanet olasıca Yahudi çoktan ölmüş olacaktı.
Adım sesleri yaklaşıyordu.
Cartman usulca arkasını döndü ve Kyle'a karşılaştı
Kyle onun ifadesizliğine karşı atak yapmak istermişçesine şirince gülümsedi.
-Fazla beklettim, özür dilerim.
-Sorun değil. dedi Cartman büyülenmişçesine.
Bu lanet olasıca çocuk çok şirin gülümsüyordu.
-Kyle, sana itiraf edeceklerim senin için hoş olmayabilir veya benden nefret edebilirsin. Ama artık bazı şeylerin açığa kavuşması gerekiyor değil mi? Çocukluğumuzdan itibaren bana hep işkence yaptın. Senden nefret ederdim ve seni öldürmek isterdim.. Ama sonra bunun yanlış olduğunu anladım. Hem savaşmak kötü bir şeydi değil mi? Sana aşık olduğumu fark ettim. Ama yanlış olan buymuş aşkım, senden hala ilk günlerdeki gibi nefret ediyorum. Oh senden nefret ediyorum!
Çıkardığı bıçağı Cartman'ın kafasına sapladı.
-Bu Heidi ile çıktığın içindi aşkım! dedi.
Ve gitti, arkasında bir ceset bırakarak..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Oh,I hate you! -Kyman (One-shot)
FanfictionBoy x Boy'dur Sevmiyorsanız,siktirip gitmeniz rica olunur.