Erkek Lisesi

22. Bölüm

Suzy~
Sınıfta tek başıma oturuyordum. Kızlar kantine gitmişlerdi. Chanyeol ise geç geleceğim okula demişti. Canım sıkılınca kızları bulmak için sınıftan çıktım. Kolidorda yürürken birisi arkamdan seslendi.

"Hey! Sessiz kız!"(Mark) arkama döndüm. Bu Mark'dı. Bayadır sataşmıyordu yine noldu acaba.

"Ne var?!" Bana yaklaştı.

"Tch bane ne var falan diyemezsin ufaklık. Her neyse asıl konumuza gelelim. Chanyeol ile sevgili olmuşsunuz"

"Evet'de bundan sana ne? "

"Chanyeol'un sevgilisi hmm. Bundan sonra seninle uğraşıcağım Suzy" hadi ama zaten uğraşıyorsun ya benimle daha ne kadar uğraşmayı planlıyorsa.

"Senin ne işin var Suzy'nin yanında! " gelen Chanyeol'dan başkası değildi sonunda gelmişti yoksa bu maldan kurtulamazdım.

"Vayy kurtarıcında geldi" Chanyeol bir anda Mark'ın yakasına yapıştı.

"Ulan ben sana sevdiklerimden uzak dur demedim mi?" Chanyeol resmen Mark'ı öldürmek istiyordu. Chanyeol'un kolunu tuttun.

"Chanyeol dur öldüreceksin"

"Sen karışma" Chanyeol adeta bana tıslıyınca biraz geri çekildim. Tekrar kolunu tuttum.

"Chanyeol lütfen" Mark'ın arkadaşları gelince Chanyeol'u kolundan tutup çekmeye çalıştılar.

"Tamam bırak. Bırak" Chanyeol beni kolumdan tutup sürüklemeye başladı. Kendi dengemi sağlayamıyordum. Merdivenlerin oraya gelince Mark Chanyeol'u kolundan tutup yumruk attı. Chan kolumu bırakınca dengemi kaybettim ve merdivenlerden yuvarlandım.

Chanyeol~
Mark iti kolumdan tutup yumruk atınca dengemi korumak için Suzy'nin kolunu bıraktım. Bırakmamla merdivenlerden yuvarlanması bir oldu. Koşarak yanına gittim başı kanıyordu fazla değildi başındaki kan ama karnından gelen kan çok fazlaydı. Hayır bu olamaz değil mi? Hızlıca kucağıma aldım sevgilimi. Okuldan hızlıca çıkıp arabama doğru yöneldim. Suzy'yi arka koltuğa yatırıp sürücü koltuğuna geçtim.

Hastaneye doğru sürmeye başladım. Allahım ona bir şey olmasın nolur olmasın. Hastaneye gelince Suzy'yi de alıp hastanenin içine doğru koşmaya başladım.

"Yardım edin. Lütfen yardım edin" bir kaç doktor geldi.

"Nesi var?" Diye sorarlarken Suzy'yi sedyeye yatırdılar.

"Merdivenlerden yuvarlandı. Doktor bey o hamile bir şey yapın lütfen" Suzy'yi Acil odasına aldıklarında bende bizimkileri aradım.

JIYEON~
Sehun beni babamlardan kaçırmıştı. Sehun'un abisinin yanında kalıyordum. Kalıyordum diyorun çünkü Sehun burada kalmıyordu. Telefonum çalınca hemen elime aldım.  Numarayı tanımıyordum.

"Alo?"

"Jiyeon?"

"Luhan?"

"Evet benim Luhan. Yeni telefon numaranı bulmak kolay olmadı açıkçası"

"Ne istiyorsun?"

"Hiç bir şey istemiyorum. Ne zaman geliceksin Kore'ye"
Telefon elimden alınınca şaşkınlıkla arkama baktım bu Sehun'du.

"Kore'ye geri dönmeyecek. Haa eğer dönersede benimle dönecek"

"..."

"Ne?" Ne olduğunu anlamamıştım Sehun telefonu kapatıp bana baktı;

"Noldu Sehun?"

"Suzy'yi ameliyata almışlar"

"Ne? Neden?"

"Okulda merdivenlerden yuvarlanmış."

"Sehun geri dönelim. Suzy'nin yanında olmam lazım"

"Tamam" alel acele hazırlanmaya başladık. Koreye gidecektim başıma ne gelecek umurumda değildi tek isteğim Suzy'nin iyi olması.

●●●
Hastaneye geldiğimizde herkes buradaydı. Krtstal'ın yanına gittim.

"O iyi mi?"

"Evet o iyi ama bebek öldü"