ZeyKer Sevgililer Günü Özel Bölümü

6.2K 105 22
                                    

(@biiikerem Arkadaşımın ricası üzerine sanırım ikinci kez mizah içermeyen bir ZeyKer hikâyesi yazıyorum. Malum Fragmanlardan sonra çok büyük bir ihtimal ZeyKer sevgililer günü adına bir şey yaşamayacak, bu hikâye de benim hayalim olan Sevgililer günü ZeyKer bölümü.)

 --Kerem gerçekten Amerika’ya gitmiş, Jane ile karşılaşmış, sorunları ile ilgilenmektedir. Kerem, Can’dan olan biten ile ilgili haberleri alıp Zeynep’in başına gelenleri öğrenir. Türkiye’ye döner dönmez gizlice Zeynep’i izlemiş, Aksel’in okulda onunla uğraştığını görmüş ve Barış’ın Zeynep’e bağırmasına tanıklık etmiştir. Zeynep tek başına mücadele vermektedir. Bu bölümün özel olması için Bütün olaylar bölümün ilk kısımlarında gerçekleşmiş son 25-30 dakikası ZeyKer’e ayırılmıştır.--

14 Şubat Sabahı

   “Bugün 14 Şubat; sevgililer günü. Bütün dünya bugünü mü bekliyor yani sevmek için? Sevgilisi olanlar mutluluktan uçuyor mu? Nedir olay? Peki, ben neden mutlu değilim? Unutmuşum; benim sevdiğim adam dünyanın öbür ucunda. Neymiş mutlu olmam için gidiyormuş. ‘Aptal Kas Hayvanı’ sanki ona beni mutlu et diyen oldu. Zeynep çok güçlü zaten; her şeye tek başına karşı koyar, herkesle tek başına savaşır. Oysa ben seninle olmak istiyordum. Seninle dağılmak, savrulmak, yaşadığımı hissetmek istiyordum.”

    Tüm bunları günlüğüne yazarken gözleri dolmuş, titreyen dudaklarının üstünde kayan iki damla yaşa o meşhur inatçılığına ve güçlü iradesine rağmen karşı koyamamıştı. 

“Şimdi yerinden kalkıyorsun Zeynep Yılmaz. Kalkıyorsun ve gözyaşlarını silip, mutlu oluyorsun.” 

    Söylediğini yapamayacağını, içindeki doldurulamaz o boşluk ile mutlu olamayacağını kendi de biliyordu, fakat yenilemezdi kalktı ve okula gitmek için hazırlandı. Okula yaklaştıkça istemeden adımları giderek yavaşlıyor, sanki içindeki o savaşçı yalnızlıktan yorgun düşmüş, teslim olmaya hazırlanıyordu. ‘Gecenin en karanlık vakti; şafaktan hemen öncedir.(Viktor Hugo)’ Kimindi bu söz? Bu umudu nereden bulmuştu söyleyen? Zeynep duyduğu tanıdık ses ile tarif edilemez bir şaşkınlık yaşadı.

“Zeyneeeyp”

Suratına o güçlü, kendinden emin tavrını takarak döndü Zeynep.

“Kerem. Sen, Sen nasıl?”
“Dayanamadım. Yaşadıklarını duyunca dayanamadım. Seni görmemeye dayanamadım Gölyazı Elması.”

    Zeynep saniyeler önce ne kadar şaşırmışsa şimdi kat be kat daha fazla mutlu olmuştu. Sanki peri anne masallardaki sihirli değneğini onun yüzünde kullanmış, en güzelinden gülücükler kondurmuştu asık suratına. Kerem, Zeynep için her zaman fırtınalardan kaçıp sığındığı güvenli limanı olan kollarını açmış, henüz tepeye ulaşmamış güneşin yüzüne vuran ışıkları ile parlayan yeşil gözleri özlemle bakıyordu. Önce biraz duraksadı Zeynep, kafasını aşağı eğip yüzünü gizledi Kerem’den sanki aralarında büyük bir sır vardı da Kerem’in öğrenmesini istemiyordu. Sonra düşen yüzünü kaldırdı tekrar fakat bu defa yüzünde Kerem’in önce kalbine giden, oradan bütün vücudunu ısıtarak yüzünde o yamuk gülüşünün oluşmasına sebebiyet veren bir gülümseme ile. Koştu ve sarıldı, öyle sarıldı ki Kerem bir an kaburgalarından birini aşkı için feda etmenin aslında sorun olmayacağını düşündü. Kerem arabasına yaslanmış, kendisine sarılan Zeynep’i mutluluktan parlayan gözleri ile süzdükten sonra iki yana açtığı kollarını kızın beline doladı. Yavaşça elleri Zeynep’in vücudunu tekrar keşfediyormuş gibi dokunduğu her noktasını hissederek yukarı çıktı. Kafasını Zeynep’in saçlarına gömdükten sonra biraz önce kızın bedeninde gezinen elleri ile onun yüzünü avuçlarının içine alıp, şakağındaki yara izine dudaklarından değil de kalbinden gelen bir öpücük kondurdu. 

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Feb 15, 2014 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

ZeyKer Sevgililer Günü Özel BölümüHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin