Duygularını demir attığı limanların, onları dalgalara teslim ettiğini kabullenmek zorunda olduğunda, içini bir boşlukta hissedersin. Ve gözlerini Yaşlı. Ellerinle neyi tutsan yıkar. Gözlerini kapatsanda o daima bir resme bakar. Bir zaman sonra biriktirdiğin küskünlüklerini yanina alıp o limanların kapısına dayanırsın. Ağlayarak anlatırsın... Ama kızamazsın ki! Nerde sende o yürek... Mutlu olmadığını hissedersin; O'nun mutlu olduğunu da... Sen üzülürken O'nun mutlu olmasını istemekle istememek Arasında saatlerce , günlerce, haftalarca gidip gelirsin. Kararın hep aynıdır. O mutlu olmalı... Ama o seni acıttı, niçin O'nun incinmesini istemezsin ? Niçin sende olandan daha çoğunu ona verirsin? Aşıksın..!! O yüzden , onda senden hiçbirşey kalmasını istemezsin. Nefretini iletirsin kuşlardan önce ona... Seni tamamen silmeli ki bir gün dönüp baktığında "bu" diye seni göstermesin ve yaparsın da, kırarsın onun kalbini, seni tamamen hayatından çıkarır. Böyle daha iyi olacağını düşünmüşsündür ama. Rüyaları hiç hesaba katmamıştın... Her rüyada sana hesap sorar. Her rüyanda ona saatlerce sarılır, dakikalarca bakar sanigelerce öpersin.. Ve zamanlar böyle sınırlıdır işte. Kan ter içinde yatağından fırladığında O'nun gülümseyerek uyuduğunu düşünerek avuttuğunu sanırsın kalbini. Abutamadığini anladığında, O'na "seni hâlâ seviyorum"demek gelir içinden Ve O'na sarılmak herşeyden daha sıkı..!! Bu bir an geçer aklından... Güler geçersin, sonra ağlar geçersin, sonra düşünürsün. Ama bu kez geçemezsin..! Bütün vücudunu o an çok kenarlı kırmızı yapışkan iple sarar. Seni kımıldamayacak derecede tutar. Ama sen kurtulup, onu bulup, sarılmak istersin. Ve görünür... Sana yaklaşıp geçee önünden... Yanında da o. Bunu gördüğünde ağların seni tamamen bıraktığını farkedersin... "Hadi orada işte git!!" derecesine... Gidemezsin, adımların geri gider. Onunla yaşadıkların bir ekranın altından sana sağır dilsiz muamelesi yaparak alt yazı halinde geçer. Ne yazıktır ki, onları görüntü ve Sesle birleştiremezsin. Ve vazgeçersin. O'nun üzülmesinin hiç birşeyden, üzülmemesinin herşeyden önemli olduğu artık senin için tek gerçektir. Gözlerinde acı bir telaş, yürüyüşün boş ve yavaş umutsuzluğun son durağından ileri gidersin. Denizinde yıkanır, güneşinde ağlarsın. Ve şarkınız başlar. "Gitme" diye inletirsin gökyüzünü. Ama bir sen, birde kalemin duyar bunu. Sen ağladıkca o yazar. En az iki damla En az iki sayfa...