''Sen ne yapıyorsun he? Kalk silkelen kendine gel! Bir erkek yeri her zaman centilmen olmalı. Evine iş getirmemeli! Karısıyla ailesiyle ilgilenmeli! Kavga etseler bile yeri geldiğinde gönlünü hemen alabilmeli! Sen ne yapıyorsun böyle?'' diye bahçeye girip ömer'e çıkıştığında ramiz kerem, sinan ve ömer şaşkınca bakıyorlardı ramize.
Ömer gülerek ramize bakıp ''sen cidden delirmiş olmalısın?! Senin bu kurduğun cümleleri sen gelmeden ben uygulamaya koymuştum ama öyle bir geldin ki dağıttın her şeyi!'' diye elini sağa sola hareket ettiriyordu ömer.
''Biz ipliklçiler dağılmayız yıkılmayız en fazla sarsılır yine dim dik dururuz! Anladın mı beni!'' diye çıkıştığında ramiz ellerini ömer'in omzuna koyarak ''toparlayacağız evlat güven dayına'' dediğinde kaşlarını oynatıp bıyıklarını oynatıyordu aynı zamanda. ''Bak evlat bu kadar atar yeter. Tamam sen anlaşma dedin ben ölüm fermanını verdim mert'in de dediği gibi eşit durumdayız yani her iki tarafta suçlu. Şimdi mesele defneyi sakinleştirmek'' dediğinde ramiz ömer gözlerini devirmişti. ''Dayı asıl mesele de o ya. Defneyi nasıl sakinleştireceğiz görmüyor musun ikimize nasıl davranıyor'' dediğinde ömer ramiz gülmüştü.
Ellerini ömerin omuzundan çekerek el hareketiyle ''işte o sıraya devreye mert girecek koçum mert. Görmüyor musun defne ağladı diye''dedikten sonra ilk elini ömere sonra da kendine göstererek ''sana bana kafa tuttu bu çocuk git dedi daha ötesi mi var?'' dediğinde ömere mantıklı gelmişti bu fikir.
Doğruydu aslında mert defneye çok önem veriyordu annesi yerine koymuştu çünkü. Mert üzerinden defneye ulaşabilirlerdi - ya peki kırgınlık? Kızgınlık bir türlü geçer de kırgınlık? O nasıl geçecekti? Bu da ömer'in taktiklerine kalmıştı.
Ömer derin bir nefes alarak ''Ne yapacağız peki bundan sonra ?'' diye sorduğunda ömer ramiz ellerini cebine sokarak başını gökyüzüne kaldırıp konuştuğunda ''birleşeceğiz'' dedi gülerek. ''Güçlerimizi birleştirip başta İstanbul olmak üzere her yere hakim olacağız'' dediğinde kerem ve sinan da heyecanlanmışlardı.
''Nasıl olacak peki bu birleşme?'' diye sorduğunda ömer ''sen her şeyin başına geçeceksin! Benim kurduğum raconun tepesinde olacaksın'' dediğinde ömer buna karşı çıkarak ''ben bıraktım bu işleri'' dediğinde ömer ramiz kaşlarını çatarak ''öyle bıraktım demenle bırakılmıyor koçum bu işler artık hiç bırakamazsın. Benim düşmanlarım biliyor senin benim yiğenim olduğunu. Eh ben bunlarla uğraşmak istemiyorum dersen sık onların kafasına herkes yerini bilsin'' dediğinde çok ciddiydi ramiz.
''Başka yolu yok mu bunun?'' diye sorduğunda ömer ''yok!'' diye kestirip attı ramiz. ''Bak evlat bunları yok ettiğimizde herkes susacak sesini bile çıkartamayacak bu iki hain ortalığı karıştırıyor. İstersen işleri'' gözleriyle sinan ve keremi göstererek ''onlara bırakırsın ama gene arada gözükürsün sonra ne istersen onu yap'' dediğinde ramiz ''ayrıca karın ile de aranı düzeltirsin güzelce geçinip gidersiniz'' dediğinde ömer ''defne mert'i bu işlere sokmaz onu zaten unut. Defne beni affeder ama kırgınlık? Kırgınlığı nasıl geçecek o işte sorun'' dediğinde ömer ramiz gülerek ''kadınları mutlu etmenin çok kolay yolları vardır evlat'' dediğinde ömer lafını kesip ''çiçek gül veya özlü sözler deme onlar eskidendi be dayı'' dediğinde ömer ramiz kahkaha atmıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kalbe Düşen İlk Cemre;Aşk
Acción3 masum kız, yer altının en ağır en psikopat ve tehlikeli 3 adam. Defne: Anne ve babası tarafından daha iki aylıkken cami avlusuna bırakılmış camiye gelen biri tarafından bulunup devlete teslim edilmiş ve 18 yaşına geldiğinde sokağa atılan, sokağa...