12. BÖLÜM

11.1K 298 36
                                    

Arkadaşlar bu bildiğiniz gibi benim ilk kitabım. yani baya bir yanlışım var biliyorum uyarılarınız için teşekkür ederim ama bu iş hakarete gitmesin lütfen ben zorla kimseye okuyun demiyorum . Kimsenin kalbini kırmak istemiyorum sizde beni kırmazsanız iyi olur. Şuana kadar kimseye birsey demedim ve hepinize de cevap verdim hatta uyardığınız için teşekkür ettim. Dikkate alırsanız sevinirim. Yorumlarınızı benden esirgemeyin lütfen hatalarımı görmeniz beni mutlu eder.
Vr gecikme için özür dilerim

Düğün sabahı
Begümden

Sabah gene annem tarafından zorla kaldırılmıştım. Milletin annesi karşı çıkar benimki beni evden göndermeye meraklı.
Kalktım direk duşa girdim. Sonra kuaför geldi saçımı yaptı. Ve işte gelinliğimm...( aşağıdaki multi. )

Çok guzeldi

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Çok guzeldi.Ben aynada kendimi süzerken  abim girdi içeri. Elinde kırmızı kuşakla ve arkasından bir dolu insan girdi odaya.  Abim bana yaklaştı ve

"Canımın içi umarım hep mutlu olursun . Umarım seni üzmezler o konakta. "
dedi ve kırmızı kuşağı belime sardı.
O an  farkına vardım herşeyin aslında çıkılmaz bir yola girdiğimi o an fark ettim ama iş işten geçmişti.
Gözümden bir damla yaş süzüldü ve
"Umarım...abi" dedim sessiz bir şekilde . Etraftaki herkes alkışlarken ben o alkışlamaların arasında kaybolmuştum aslında. Ve odaya o girdi Yiğit Karahan .. 
Hayatımı mahvedecek olan  adam.  Herkes aşağı indi. Odada yalnızca biz kaldık. Aslında biz demek saçma çünkü o ve ben asla biz olamayız. Hiçbir tepki vermedi sadece kolunu uzattı ben de tuttum.
Sonra odadan çıktık.Bu adam duvağımı bile kapatmamisti. Birden durdum ve ona baktım.

"Ne var"

"Duvağım ... duvağımı kapatmayacak mısın?"

"Sen kapatsan sorun olmaz . Ben o duvağı kapatalı çok oldu."

Sinirle  duvağımı kapattım ve devam ettik. Merdivenlerden indik. Herkes alkışliyor ama neyi. Neden niçin . Bana çok anlamsız geliyordu. Sessizce anneme sarıldım.

"yavrum üzülme mutlu günlerin olacak emin ol"

sonra babama

"Ah deli kız bir bilsen beni. Seni sevmediğin biriyle evlendirmeyi bende istemezdim ama mecburum kızım " diye fısıldadı.

Sonra ise arabaya bindik. 10 dakikalık yol bana o kadar uzun gelmişti ki. Güya Yiğiti kazanmak için çabalayacaktım. Ben daha yolun başında vaz geçtim . Yorgunum yapamam ......

Ve o konağa geldik. İndim burda da bir dolu insan vardı.  Direk bize ayrılan yere oturduk herkesin önünde dini nikah Kıyıldı ve duvağım ı çıkardım. Sonraysa Yiğit ortalardan kayboldu. Herkes gülüyordu. Çoğu tanımadığım insan gelip sarılıyor bir sürü şey söylüyordu.
Sonra kucağıma erkek bir bebek verdiler. O kadar tatlı birşeydiki. Bir süre sevdim zaten sonra da aldılar. Yemekler dağıldı herkes oynuyordu.
Yiğit gitmişti ve bir daha gelmemişti. Kendimi çok yabancı hissettim. Elvin ortalarda yoktu.
Okuldan da iki gün izin almıştım.
Ve işte funda . sonunda tanıdık biri.
"Yengeciğim nasılsın"

KUMA (BİTTİ, DÜZENLENİYOR)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin