Gözüme giren güneş ışığıyla açtım gözlerimi. Parti vardı bugün. Ulaş 'ım çok yakışıklı olacaktı. NET. Ve ben ona bakan kızların saçını yolmaktan partinin tadını çıkarmayacaktım.Kalkıp banyoya gidip işlerimi hallettim. Parti akşam 7 de başlayıp 11 de bitecekti. Ulaş'a mesaj attım.
Gönderilen :Ulaş'm
Günaydın.Gönderen :Ulaş'm
Sanada güzelim...
O kısa elbiseyi giymeyeceksin baloda dimi?Saçmalamaaa. Hen o kadarda kısa değildi. Gerçekten.
Gönderilen:Ulaş'm
Giyeceğim. Hem o kadar kısa değil. Abartıyosun Ulaş'm.Gönderen :Ulaş'm
O kadar kısa olmasa bile sırtı açık. Kızım giymesen ölür müsün.?!Gönderilen:Ulaş'm
Seni seviyorum gözüme çarpan çocuk.Gönderen :Ulaş'm
İstediğini almayı çok iyi biliyosun güzelim. Ama biri, sana bakarsa, kötü olur.Gönderilen:Ulaş'm
Biliyorum... Aşkım.Saat 10 û gösteriyodu. Ve ben ne yapacağımı bilmiyodum. Telefonumu alıp evimizin bahçesindeki hasırdan masaya oturdum. İnstagrama uzun zamandır fotoğraf atmadığımı fark ettim. Hemen bir tane çekilip attım
Deniz'in fotosu👆👆
Altına yorumlar gelmeyr başladı. Açıp okumaya başladım. 5897 takipçim vardı. Yorumların çoğu
"Ne kadar güzelsin"
"Sevgilin varmı"
"Ben bunu bi Altıma alsam varya-"
Ne kadar terbiyesiz insanlar...
Diye düşünürken telefonum çalmaya başladı. Ekranda Ulaş'm yazdığını gördüğümde yüzüm aydınlandı. Hemen açtım.
"Ulaş'ım nasıl-"
"Konuşma deniz, o attığın fotoğrafın altına gelen yorumlar ne öyle. Piçin teki ne yazmış. Öyle altına almalar filan ama sen merak etme ben bulucam onu."
"Ya Ulaş ben şuan tanıyamıyorum seni,benim ilk gördüğüm Ulaş kim bu kim"
"Merak etme güzelim. Hepsini öğreneceksin. Zamanı gelince..."
"Ne"
"Yok bişey boşver seni almaya geliyorum"
"Hayır olmazz"
"Off neden Deniz"
"Annemlerin, ardanın haberi yok daha bizden"
"Tamam geliym işte söyleriz."
"Böyle iki arada bi derede olmaz ki"
"Bak deniz, ben bu partide senin yanında olucam. Ama arda olduğu için sen buna izin vermiceksin. Ama ne olursa olsun bu gece senin yanında olucam. O yüzden oraya geliyorum annenlere söylüyoruz."
"Ama Ul-"
Dıtdıtdıtdıt
"Öküz suratıma kapattı yaa"
Odamın kapısının paldır küldür açılmasıyla - bilin bakalım kim geldi -
Arda ' nın içeri girip
" kimmiş o öküz" demesi bir oldu.
" H-hiç kimse hem sen hazır mısın" diye kıvırmaya çalıştım.
" 1. Si sende hazır değilsin ikincisi daha erken ama senin beni bekletmelerini düşünürsek anca giyinirsin."
"Yaa ardaaa"
"Tamam tamam çıktım."
Biraz kitap okudum. Üstüme giyinmeye başlayacaktım ki kapı çaldı.
"Buyur oğlum kime baktın"
"Size baktım aysel teyzecim"
Ulaşın ve annemin konuşmasını duyunca Ulaşın ciddi olduğunu anladım. İşte nanayı yedik.
Merdivenlerden inmemle Ulaş la göz göze geldik. Daha erken olduğu için oda üstünü giymemişti. Bir kot ve tişört vardı üstünde.
"Anne"
"Kızım sizin okuldanmı arkadaşın"
"Evet anne bizim okuldan ARKADAŞIM"dedim arkadaşımı vurgulayarak
"Haldun amcalar yokmu" Soru Ulaştan gelmişti.
"Var oğlum buyur gel içeri"
Ulaş la birlikte içeri.geçtik. Onlar içeri geçerken Arda beni mutfağa çağırdı. Elindeki elmayı yerken
"O kim"
"Anlarsın birazdan"
İçeri geçtik. Annem babamı çağırdı. Ulaş ta önce söze ben başladım.
"Anne baba ve arda abicim"
"Abicim!"dedi arda şaşıran gözlerle bakarak
"Size açıklamamız gereken şeyler var" cevap Ulaşındı.
"Dinliyoruz oğlum"
"Biz bu sene tanıştık"
"Ve-" devamını utancımdan getirmeyecektim. Ulaşım bunu anlamış olacaktıki hemen lafa girdi.
"Birbirimizden hoşlanmaya başladık"
"Ne diyosun lan Sen"arda bağırarak Ulaş ın üstüne yürümeye başladı
"Arda oğlum dur"
"Ya arda otur bişey yok"
"Ne diyo bu deniz"
"Denizi seviyorum Diyorum"
"Bak hala konuşuyo" diye kaşla göz arasında Ulaş'a yumruğu çakıverdi. Hemen cırladım
"Ardaa! Napıyosun bırak, bende Ulaş'ı seviyorum. Ne var bunda bu kadar büyütecek"
"Arda oğlum sen biraz bizi yalnız bırak annem"
Arda hiçbişey demeden çıktı. Hayır yani suç mu?
"Demek kızımı seviyosun delikanlı"diye bir soru yöneltti babam"
"Evet Haldun amca"
"Babanı tanıyomuyum adı ne"
"Babamı tanırsınız, o sizi tanıdığına göre aslında belki beni de tanırsınız"
"Adı ne"
"Babamın adı Bülent. Bülent Sözeri."
Babamın gözleri sertçe açıldı
"Ne!"
"Noluyo Haldun"
"Senin adın Ulaş mı Ulaş Sözeri"
"Evet, demek tanıyosunuz"
"Tanımamak mümkün mü sizi herkes tanıyor"
Babamın yüzünde sert ve alaylı bi ifade vardı. Ay noluyo ya
"Ya burda noluyo biri bana söyleyebilirmi"
"Çalışma odama gel. Biraz konuşalım."
"Ben emir almam Haldun bey"
Ulaş mı buuu!!!
"Ne dedin sen"
"Ben emir almam dedin"
"Sende baban gibisin"
Dedikten sonra çalışma odasına gitti. Ben ulaşa anlamazca bakarken o bana göz kırparak babamın peşinden gitti.
"Deniz ne zaman oldu kızım"
"Annecim biz Ulaşla bu senenin başında tanıştık. Ve gerçekten Ulaşı seviyorum."
"Canım benim gel buraya"
Annem beni kolları arasına aldı. Huzuru burada buluyordum ben.
Saatin 13:00 olduğunu görünce hazırlanmak için odama çıktım. Elbisemi giyip saçlarıma maşa yaptım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sonsuzluğum
JugendliteraturGerçekten şu dört ay içinde onun o mavi gözleri sonsuzluğum olmuştu.O gözlere bakınca kayboluyordum. Sen Deniz, sen benim mavim, sonsuzluğumsun... 'Sonsuza kadar birlikte yaşayalım mı? Mutlu sonumuz değil mutlu sonsuzumuz olsun. Gözlerinin mavisi be...