Ben Yağmur Çetin daha lise ikideyim ve çok inek bir öğrenciyim.
Bizim mahallemizin bir sokak ötesinde oturan yakışıklı mı yakışıklı, karizmatik mi karizmatik, taş mı taş olan Miraça aşığım.
Kendimi bildim bileli ona aşığımdır.Ama onun gözü beni hiç görmüyor. Kendime hakaret etmiş gibi olmayayım ama ben salıpsız, bakımsız, pasaklının önde gideniyim tabiki de bakmayacak.
Ben dokuz yaşındayken onlar bizim mahallemize taşındılar. Yaşıtlarının yanına bizim evin önüne gelir oyun oynarlardı.
Tabikide benim için bizim evin önüne gelmiyor.
Sadece arkadaşları orada oturduğu için onların yanına geliyor.İlk başta bende benim için geliyor sanmıştım ama hayır.
Babam benim mahalle muhtarıdır. Annemin ise bir pastanesi var ve çok güzel pastalar kurabiyeler yapar.
Yani bu yönden şanslıyım..Okulda en iyi arkadaşım gamzedir. Kıvırcık, acayip kıvırcık ve baya kıvırcık, kahve tonunda saçları vardır.
Saçlarının kıvırcık olması ona çok güzel bir görüntü veriyor.Gamzenin adı sadece gamze değil, yanaklarında küçük küçük gamze var, adı gibi.
O benim sırdaşım, arkadaşım, dostum ve kardeşten ötedir.
Yani kısacası o benim herşeyim.
******
Arkadaşlar ilk kitabım olduğu için biraz kısa olmuş olabilir. Zaten bu tanıtım bölümü. Bölümlerimi beğenirisiniz inşallah..İyi okumalar...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Prensin Prensesi
Teen FictionAşk; bazen risk almaktır, çoğu zaman acılara katlanmaktır..