-Bu ne demek ya?
-Benim t-shirtümün burda ne işi var ki?
-Bilmiyordu. Düşürdüm demişti..
Ve koşturarak mağazaya gittim.
-Bakar mısınız?
-Buyrun.
-Az önce biri gelip kaybolan t-shirt falan var mı diye sordu mu?
-Hayır.
-Anladım. Diyerek ordan çıkıp yürümeye başladım. Bu ne demekti? T-shirtümün orda ne işi vardı?
‘’Sakladığım şeyler sadece değerlidir’’ demişti bir keresinde..
Ne yani? T-shirtümün onda ne gibi bir değeri olabilirdi ki? Deyip elimdeki t-shirte tekrar baktım. Gerçekten benim mi diye. Evet.. bu gerçekten benimdi rengi, şekli falan.
Ama Kerem napmıştı? Yoksa.. Kerem beni seviyor muydu? Yok canım saçmalama. O o senin arkadaşın .. Hem seni şuanda kölesi gibi kullanıyor. Yani insan sevdiğini neden böyle kullansın ki.. İç sesim yakın olabilmek için diyor. Hayır ya. Olamaz. Kerem beni S-E-V-E-M-E-Z…
Telefonum çalıyor.
Ekrandaki yazıyı okuyunca ister istemez bir ‘’Of’’ çekiyorum…
-Efendim Özgür?
-Nasılsın?
-İyiyim sen?
-Bende iyiyim. Dışarı çıkalım mı?
-o..olur. Nerdesin sen?
-Sizin eve geliyim ordan alıyım seni.
-Yok yok sakın gelme dedim hemen! Yoksa annem Keremle sevgili olduğumuzu söyler. Yani öyle olduğumuzu sandığı için ..
-Ben Bebek parkındayım. Sen oraya gel.
-pekii. Geliyorum.
Biraz dolaşıp oturdum. Deniz havası her şeyimi alıp götürüyor. Ve telefooon.
-Efendim Kerem.
-Nerdesin?
-Bebek parkındayım.
-geliyorum.
Deyip kapattı.
Hayır gelmeee! Özgür gelecek.
Biraz daha burda oturup elimdeki t-shirte baktıktan sonra kafamı sola çevirdim.
Ve Özgür gözükür uzaktan.
-hoş geldin.
-Hoşbuldum.
-ee. Niye buluşmak istedin.
-Özlediim deyip sarıldı bana. Ve o anda Keremi gördüm uzaktan. Yerinde kalakalmış bize bakıyordu. Sanırım bu çocuk beni gerçekten seviyor. Yine neler diyorum ya. Dedim içimden.
-Kerem gelmiş Özgür dedim Özgürden uzaklaşırken.
-Bu çocuk neden hep karşımıza çıkıyor dedi Özgürde . Haklı ama şimdi.
-Bi..bilmem ki.
-Selam dedi kerem yaklaşırken.
-Selam dedik Özgürle bizde.
-Zeynep.. Senin bir işin vardı bitti mi? Dedi Kerem. Of ya Kerem. Her şeyi Özgür anlasın diye yapıyorsun değil mi?
-Bitti.
-Ne işi bu?
-Temizlik dedim bir anda.
-Anladım.. Kerem nerden biliyor?
-Aramıştı bir şey sormak için. Temizlik yaptığımı söylemiştim de.
-Anladım.
Keremin gözü birden elimdeki t-shirte kayıyor. Ve suratının kızarması bir oluyor. Kızarma değilde. Bukalemun gibi renk değiştirme diyelim. İlk gördüğünde kızardı. Gözlerime baktı morardı. Yeşil mavi sarı derken..
Ve o anda Özgür
-O ne canım diye sordu.
-Tshirt.
-Niye elinde taşıyorsun?
-Poşet vermediler.
-Nerden aldın diye sordu Kerem.
-Mekan diye bir yerden.
-A..anladım. dedi yutkunarak.
Ah Kerem sakın düşündüğüm şey olmasın.
-Aa aşkım sizin evin önünden geçtim de bir kadın vardı.
-Annem geldi.
-Aa. Tanıştırsana beni.
-Yok artık Özgür dur bir.
-Niye banane. İtiraz istemiyorum deyip ayağı kalktı.
-ama..
-Hadi deyip önden yürümeye başladı.
-Kerem yanıma yaklaşıp fısıldayarak
-Gidelim ben bir yolla onu yollıcam.
-Kerem… Bu arada o t-shirtün hesabını sonra soracağım.
-Hadi deyip o da önden ilerledi. Of of.
Gidiyoruz taksiden inip marketin önünde indik. Bay düşünceli beyfendimiz Özgür anneme bir şeyler alacakmış.
Ve o anda annemi görmeyelim mi?
-kızım? Diyor annem hadi kerem sevgilimde özgür.. Aslında yani annem öyle sanıyor.
-Merhabalar efendim diyor Özgür.
-Merhaba.
Bu arada bilmiyorsunuz tabi annemle Kerem sabah telefon konuşması yapmış.
Hatırlama
Mekana giriyoruz.
-Aa Zeynep ben sana ne demeyi unuttum.
-Ne?
-Annen aradı. Beni çok sevdiğini senin beni üzmeyeceğini benimde seni üzmeyeceğimi söyledi.
-Gerçekten mi?
-Evet..
-Ne yazık ki. Annem hayal kırıklığına uğrayacak.
-Hıhı.
Hatırlama Son.
-Oğlum nasılsın? Dedi annem Kereme. Eyvaah.
-iyiyim siz nasılsınız efendim.
-Bende iyiyim . Üzmüyorsunuz değil mi birbirinizi. Dedi annem. Ooof.
-Niye üzmesinler? Dedi Özgür. Ah ah..
-Ee üzerlerse ayrılırlar evladım. Ben Keremi çok sevdim..
Özgürün şaşırmış suratı bana ve kereme dönüp ağzından çıkan 2 kelime.
-Siz.. Se..sevgili misiniz?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bak Postacı Geliyor..
RomantizmPostacım! Hoşgeldiin! İyi ki geldiin! Zeynep&Kerem hikayesi.