Belirsizlikler (1.Bölüm)

1.8K 112 3
                                    

Uzun zamandır yazma isteği duymuyordum.Neyi yazabilirdim ki ?O günden sonra hissettiğim hiçbir şey değişmemişti.Aklıma geldiğinde hala boğazım düğümleniyordu,kelimeleri yetersiz buluyordum,aşkı ve nefreti aynı anda hissediyordum.Hala acı çekiyordum,onun birdaha hayatımda olmayacağı düşüncesi beni sessiz sessiz ağlatıyordu.O,hayatımızda yaşayabileceğimiz en güzel şeyi benim elimden almıştı.Kendiyle birlikte,her şeyimi alıp götürmüştü.Varlık,yokluk,acı,özlem,nefret,aşk hepsini içimde beslemekten yorulmaya başlamıştım.Tek başıma bana bıraktığı yük çok ağır geliyordu(.Zaman öylesine yavaştı ki,hepimiz için adil işlediğine inanmıyordum.)

Her şeyi paylaşacağım,bana deli gözüyle bakmayan,ve sadece ağlamamam için konuşmak yerine gerçekçi olan birine ihtiyaç duyuyordum.Başka bir problem ise burdan başlıyordu.Çevremde hislerimi paylaşabileceğim tek bir dostum yoktu.O zor günlerimden sonra,herkesin gereksiz ve önemsiz olduğunu düşünmeye başladım.İnsanlara karşı içimi kaplayan bir nefret besliyordum.İnsanlar,her zaman yanında olacağım gibi süslü cümleler kurmaya bayılıyordu.Hayatına girip,bazen zorluklara dayandığın kişi oluyorlar,bazen kendinden bile çok değer verdiğin kişi.Ama gereken gün geldiğinde,ne şekilde olurlarsa olsun hayatından çıkmayı beceriyorlardı.Hepsi GİDİYORDU.Bazılarına yabancı gibi,hiçbir şey yaşamamış gibi nefretle bakmak zorunda kalıyordun,ama bazıları bu fırsatı bile elinden alıyordu.İşte bu fırsatı elinden alanların sana bıraktıgı tek şey anılar oluyordu.Benim için anılarla yaşamak,acıda boğulmakla eş anlamlıydı.

   Acı veren biriyle acını paylaşmanın gereksiz olduğu düşüncesiyle,herkesi kendimden uzaklaştırmak istedim.Çoğu zaman insanların kalbini kırmak için elimden geleni yaptım.Acıma saygı duyan herkese öfkemi püskürttüm.Çoğu zaman insanların kusurlarını yüzüne vurdum,dış görünüşleriyle dalga geçtim,herkesi kötü biri yapmaya çalıştım,açık sözlü oldum ve her seferinde kavga ettim.Sonunda,bu davranışlarım beni beni yeni bir okul arayışına sokmaya yetti.

  Ve tahmin ettiğim gibi hiçbir okul sevgilisinin kurtuluşu bir avuç hapta aradığı, notları ani düşüşe uğrayan,insanlarla uyum sağlayamayan,tuvaletlerde sigara içen ergeni okulunda istemedi.Kimse beni beladan başka bir seçenek olarak düşünemedi.

Bu durum ebeveynlerim için can sıkıcı olduğu kadar,benim için iyiydi.Ailem hayatıma giren bir serserinin benim hayatımı kararttığını düşünüyordu.Belkide haklılardı,ama ne fark eder ki.O serseri benim sevgilimdi,hayallerimi paylaştığım tek kişiydi.Geleceğimde yer almasını istediğim tek kişiydi.Ve o yokken,gelecek kurmanın bir anlamı oldğunu düşünemiyordum.O yüzden artık ne hayallerim,ne de umudum vardı.Umudumun olmadığı bu zamanlarda nefes almak işkenceden beterdi.

                   Nefes almakta zorlandığım o sayısız günlerin birinde,odamda oturmuş yemeğimle oynarken çalan telefon irkilmeme sebep oldu.Annemin ayak sesleri telefona doğru koştuğunun işaretiydi.Kendi kendine söylenip duruyordu.Avizeyi kaldırır kaldırmaz hattın ucundaki kişiyi dinlemeden "Hayır,eve pizza falan sipariş etmek istemiyoruz,Tanrı aşkına numaramızı nerden buluyorsunuz ?"diye bir çıkışta bulundu.

 Aldığı cevap sorusunu cevaplayıcı nitelikte olmalıydı ki biran sakinleşip dikkatle hattı dinlemeye başladı.Sürekli"Peki,harika" gibi kelimeler kullanıyordu.Bir an annemi promosyon pizza kuponlarıyla siparişe ikna ettiklerini düşündüm.Bu konunun üstünde fazla yoğunlaşmış olmalıyım ki annem odama dalıp bana kollarını bana  dolayana kadar telefonu kapattıgını fark etmedim.Annemin mutluluğu her halinden belliydi.Ona daha sebebini sormaya fırsat vermeden yüzünü bana çevirdi ve "Tatlım sen her şeye rağmen çok şanslı bir kızsın!Hazırlan,yolculuk var !Burlington'a gidiyoruz!Seninle görüşmeyi kabul ettiler!"Bu,hayattımda en çok afallama yaşadığım ikinci olaydı.Burlington,buraya saatlerce uzaklıkta,yatılı bir okuldu.Burayı terkedip ASLA oraya gitmeyecektim.Ailem bunu asla anlayamazdı çünkü onlar için,burda olmadıktan sonra geçmişi heryerde unutabilirdim.Bence anne babam,sevdiğin birini kaybetsen bile onun her zaman seninle olacağını,yaşarken ölü anılara tutunmanın ne demek olduğunu,birini özlemenin ne demek olduğunu asla öğrenemeyecek .Yaşamadıkları bir durumu anlamalarını beklemek salaklık olurdu.İşte bu yüzden,sonucu ne olursa olsun ben anılarla yaşamayı tercih edeceğim. 

Hayat GaripHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin