5

522 124 59
                                    

"Aylinn" dedim ayağımı yere vurarak bu stresli ve sinirli zamanlarımda yaptığım bir hareketti. Kimsenin yüzüne bile bakmıyordum saate odaklı bir şekilde devam ettim "Okulun popüler kızı bile kandı"Demiş diyerek hızlıca ayağa kalkıp sınıftan uzaklaştım. Şuan arkamdan nasıl şaşkın şaşkın baktıklarını hissedebiliyordum. Gözyaşlarım küçük bir kızın hayallerinin yıkıldığı anki gibi saf, yanlış kişiye değer verdiğini anlayacak kadar kendini suçlayıcıydı.

Gözlerimden akan her damla yaş içimdeki duyguların yok olmasına sebep oluyordu. Yalnız kalmalıydım ,insanlardan uzak kalmalıydım. Küçükken hep ne zaman ağlasam müziğe sığınıyordum ama şimdi okuldaki müzik odasına sığınacaktım. Müzik odasının kapısını hızlıca açıp, sert bir şekilde kapıyı kapattıktan sonra duvara sert bir şekilde yumruk atarak "pislik" diyerek yere çökerek gözyaşlarımın akmasına izin verdim.

O sıra o kadar odaklanmıştım ki düşüncelerime yıkık bir şehre benzeyen düşüncelerime yanıma gelip beni dürten çocuğu bile yeni fark etmiştim. Bu yeni gelen çocuktu ama şuan bu umurumda bile değildi. "Neyin var "dedi, endişeli bakışlarıyla veya bana öyle geliyordu o sıra bilemiyorum. "Seni ilgilendirmez " dedim, gözlerimi yere eğerek. "Ne yaparsan yap be sormak hata zaten !"diyerek, kapıyı açıp tam çıkacaktı ki "bütün erkekler aynısınız "diye haykırdım.

Birden hızlıca gelip kapıyı da üstümüze kilitleyerek "delirdin herhalde sen" diye bağırdı. Bende gözyaşlarımı kolumla silerek ayağa kalkarak "bence siz delirmişsiniz, aç şu kapıyı" diyerek kapıya tam yürümeye başladım ki kolumdan tutarak "anlat "dedi, kaşlarını kaldırarak. "Sen kimsin ya, manyak ?"diyerek ,kolumu kurtarmaya çalıştım ama başarılı olamadım.

Daha da sıkarak "ben mi? Sen mi? Ne cadaloz bir şeysin sen" dedi, gülerek ellerini hafifçe çekerek "isteğimi gerçekleştirmezsen buradan çıkamazsın, karar senin" dedi, ellerini ben bilmem der gibi yaparak. "Tanımıyorum seni" dedim ciddi bir şekilde. Kahkaha atarak "Tanımadığın birine manyak diyecek kadar cesaretlisin ama "dedi. Söylediğim sözlere kızarak "eski erkek arkadaşım ,benimle oyun oynamış ,beni kandırmış bu yüzden sinirlendim özür dilerim oldu mu şimdi?" dedim .

Tam cevap vereceği sırada müzik öğretmeni," açın kapıyı "diye bağırdı. Kapıyı açınca öğretmen "ne yapıyorsun? Allah aşkına Toprak burada ?"diyerek içeri girip unuttuğu yoklama defterini aldı. Adını sonunda öğrenmiştim. Toprak'ta elindeki müzik defterini göstererek "unutmuşum, kapıyı da yanlışlıkla kilitlemişim ,kusura bakmayın" diyerek çıkıp gitti. Öğretmenin gözleri ne kadar bana kaysa da hiç bir şey demedi.

Derslere bu halde giremezdim. Müdürden izin alarak ,midemin bulandığını söyledim. Fazla devamsızlık yapan bir öğrenci değildim bu yüzden izin vermişti. Kimseye görünmeden çıkmalıydım. Çantamı toplayarak kapattım ,bu sırada herkes bana "neler olduğunu" soruyordu ama soruları cevapsız bıraktım. Aylin'se "takma kuzum "diyerek konuyu uzatmadı.

Esen rüzgar saçlarımın yüzüme gelmesine sebep oluyor, gözyaşlarım acı verecek şekilde gözlerimden süzülmeye devam ediyordu .Bu sırada arkamdan gelen motorun sesiyle arkama baktım ama kaskını çıkarmasıyla ikinci bir şok daha yaşadım. "Sen nasıl ?"dedim , nutkum tutulmuştu şuan kelimelerim tükenmişti. ..

Oylamayı unutmazsanız sevinirim❤️

 Tutkulu Şizofreni Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin