merhaba benim tatlı okuyucularım.Sizi beklettim biliyorum ama inşallah bu hafta sonu iki bölüm peş peşe yayınlayarak telafi etmeye çalışıcam sizi seviyorum bu bölüm nisa içindi seni seviyorum isotum :) Neyse iyi okumalar.
Bölüm şarkısı Kelly CLARKSON:Because of you..
Demir
Beni hızlandıran Su'nun çığlığı olmuştu.Hızla odaya girdim.Ve tepsiyi sehpanın üzerine koydum.Zaten çok da bi şey kalmamıştı.Hızla yatağa gidip Su'yu sarstım.
-Su uyan!
Ama kalkmıyordu sadece
-hayır istemiyorum.İstemiyorum.Diye bağırıyordu.
-Su kalk Su hadi.
Dedim.Ama sadece. "İstemiyorum" diyordu onu sarstım.Kabus görüyordu belliydi."Su hadi uyan dedim ağlamaya başladı.Ama gözlerini de açıyordu."Geçti tamam geçti.Sadece kabustu."Dediğimde hıçkırarak ağlamaya başladı."Şişş"dedim.Ve ona sarıldım.Bu kızı ağlayarak görmek istemediğimi farkettim."Su tamam geçti hepsi kabustu.Tamam mı?Geçti geçti" dedim ama hala ağlıyordu.Ne yapmam gerekiyordu?Nasıl teselli etmeliydim?Yavaşça yanına yattım ve onu kendime çekerek sarıldım.Hıçkırarak ağlıyordu. "Tamam geçti"diye mırıldandım. Saçlarını okşamaya başladım.Sakinleşmeye başladı.Ne gördü çok merak ediyordum ama sakinleşmişken tekrar ağlamaya başlamasını istemiyordum.Yavaş yavaş tekrar uyuyordu.Sonra Su'yu düşünmeye başladım.Onun açık bal rengi gözlerinin hayata aslında ne kadar acıyla baktığını düşündüm.O farklı şeyler yaşamış bir kızdı.O sosyatik güzel,şımarık kızlardan değildi bunu biliyordum.Bir derdi vardı ama neydi bu bedeni küçük ruhu büyük kızın derdi?Bunları düşünürken uykum gelmeye başlamıştı.
Su
Sabah çok rahat bir yatakta uyanmıştım.beyazlarla dolu bir odada açmıştım gözlerimi.Ama belimde bana sarılmış bir el vardı.Dün akşam ne olmuştu?Nasıl gelmiştim buraya ve bana sarılan kimdi yaklaşık iki saniyede bütün bunları düşünüp hızla arkama dönmüştüm.Ve Demirin bana sarılarak uyuduğunu gördüm.Ama belimdeki elini çekmedim o kadar masum uyuyorduki..Yüzünü incelemeye başladım.Fısıldayarak "Kimsin sen Demir Sağ?Sen Sağlardansan ben seni neden tanımıyorum?" Elimi yüzüne yaklaştırdım dokunmadan sevmeye başladım.Fısıldamaya devam ettim"ve çok masumsun..."Tekrar arkamı dönerken çok huzurlu ve güvende olduğumu hissediyordum.Elimi kalbime götürdüm.Ne kadar hızlı atıyordu.Bu neydiki şimdi.Arkamı dönüp ona daha çok sokuldum.Ama sokulmamla arkamdan "Benimle uyumak hoşuna gitti galiba dedi ve belimdeki elini sıktı diğer elinide boynumun altından geçirerek daha çok sarıldı.İnatla çıkmaya çalışıyordum ama kas torbası çok güçlüydü."Çok mu masumum gerçekten dedi." Pislik gülüyordu."Şeeyy ben.." dedim ama sadece gülüyordu."Peki sen kimsin Su Timur?" dedi sesi ciddiydi.
-Beni bırakır mısın?
-Hayır.
-Ya hadi bırak beni.Bak kötü olur!
-Ne yapabileceğini göster o zaman.
-Ya Demir bırakır mısın amacın ne senin?
-Uyumak istiyorum ama senin yüzünden bu pek mümkün olmuyo.
-Tamam beni bırak ne halt etmek istersen et.
-Hayır.
-Aptal!
-Teşekkür ederim.
-Yaa Demiiiir!
"Offf seninle de uyunmuyo yaa" dedi ve kalktı.O odadan çıktı ben de içeriyi inceliyordum.Ama çok kötü terlemiş olduğumu fark ettim.Duş almalı ve üzerimi değiştirmeliydim.Fazla içki içmiştim.Alkole dayanıklı değildim.Buna bilmeme rağmen çok içmiştim.Başım ağrıyor ve midem bulanıyordu.Kapıyı açtım ve Demir'e:
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SEN AŞKSIN
RomanceBüyük aşklar nefretle mi başlar gerçekten? Yada aşkın derecesi varsa Büyük... Küçük... Bizimkinin derecesi neydi? Bir de bu büyük yada küçük aşkı sürdürebilmek var... Omuzlarımdaki yük çok fazla. Her şeyin sonunda bana senin yüzünden deniliyor. He...