Bölüm 1. Eda'nın kocasının ölümü

27.4K 566 28
                                    

Multimedya Eda

Eda Antalya'lı , 18 Yaşında lise son sınıfa giden. Ailesi fakir bir ailenin kızıydı. Bir gün okul bitiminde eve gelince, annesinin koştura koştura hazırlık yaptığını gördü.
- Ne bu telaşın anne, misafir mi gelecek yoksa?
-Evet kızım babanın asker arkadaşı ve oğlu geleceklermiş.Antalya'ya iş için gelmişler babanı da ziyaret edince, baban da bugün benim misafirim siniz bir yere bırakmam demiş. Onlar gelecek çabuk sende üzerini değiştir bana yardıma gel.
-Tamam anneciğim.diyerek odasına çıktı Eda çok geçmeden, kapının zilini duydu. Hemen hızlı adımlarla aşağı indi.Gelen babasının misafirlerine hoşgeldiniz ben Eda dedi.Babasının arkadaşı söze girdi.
-Hoşbulduk kızım, ben babayın arkadaşı Mehmet buda oğlum Osman, maşallah koca kız olmuşun en son gördüğümde 1 yada 2 yaşındaydın. diyerek güldü.Eda Osman'a bakınca kumral uzun boylu birini gördü. Başını öne eğdi çünkü Osman bakışlarını hiç kaçırmadan Eda'ya bakıyordu. Sohbetdi , yemekdi derken annesiyle Eda yatakları hazırlayıp istedikleri zaman uyuya bileceklerini söylediler ama hâlâ Osman Eda'ya bakıyordu artık Eda rahatsız olduğunu belli ederek ben odama çıkıyorum size iyi geceler dedi. Sabah olunca Mehmet amcayı ve oğlu Osman'ı Diyarbakır'a doğru yolcu ettiler.
Bir hafta sonra
Mehmet amca'dan Eda'nın babasına bir telefon geldi. Müsaitseniz akşam size hayırlı bir iş için geleceğiz dediler. Eda'nın babası da hemen anlayarak ve büyük bir sırıtarak tabi ki dedi. Çünkü Mehmet amca Diyarbakır'ın en zenginlerinden biriydi.Durumu karısına ve Eda'ya anlatmasıyla Eda'nın hıçkırıklara boğulması bir oldu.
- Ben evlenmem kimseyle baba okuyup öğretmen olmak istiyorum, hem sevmediğim bir insanla ben nasıl evlenirim.
- Bizim halimizi görüyorsun işte açlıktan nerdeyse nefesimiz kokacak. Sen öyle olma zenginlik lüks içinde yaşayacaksın,başına talih kuşu kondu.Oğlan seni görmüş beğenmiş zamanla sende onu seversin. Dedi Eda baktı babası kararlı ağlayarak odasına çıktı.Aradan zaman geçince annesi odasına gelerek.
- Çabuk hazırlan misafirler geldi
- Anne yalvarırım bir şey söyle babama, ben evlenmek istemiyorum.
- Babanın dedikleri doğru kızım, hem o adam askerde babayın hayatını kurtarmış istese de olmaz diyemez.Hadi üzme bizi çabuk hazırlan da gel. Çaresiz üzerine bir elbise geçirip çıktı Mehmet amca , karısı Melek, kızları ve oğlu Osman gelmişti. Eda hepsine bakarak kısık bi ses tonuyla.
- Hoşgeldiniz!
-Hoşbulduk güzel kızım, oğlumun anlattığı kadar varmışsın maşallah peri kızı gibisin. Dedi Melek teyze
-Bi oğlumuz daha var Tufan , Osman'ın küçüğü ama o gelemedi malum polislik zor iş. Dedi Mehmet amca. Eda'nın babası oğlumuz Osman kaç yaşında dedi.Osman söze atlayarak.
-25 efendim.
-Ne iş yaparsın.
-Babamın yanında ithalat ihracat, efendim.
Mehmet amca konuyu fazla uzatmayalım.Rasim sebebi ziyarettimiz belli. Allah'ın emri ile kızını oğlum Osman'a istemeye geldik. Dedi babama dönerek
-Sizden iyi yere mi verecem kızımı, verdim gitti.dedi babam ama o anda yıkıldım resmen.Mehmeh amca fazla uzatmaya gerek yok düğünü hemen yapalım dedi.
Dügünüm bir ay sonra Diyarbakır'da​ oldu.Benden başka herkes mutlu gülüp egleniyordu.Herkes gitti beni bi odaya tıktılar. Odanın büyüklüğü bizim ev kadarı idi nerdeyse ben böyle düşünürken. Osman geldi odaya yanıma yaklaştı, yüz görümlüğü mü takıp, duvağı mı kaldırıp , alnıma bi öpücük kondurdu. Ben ise korkudan her yerim titriyordu.Osman yatağa oturup benide yanına oturma mı söyledi.
-Beni sevmediğini biliyorum, ben sabırlı bir adamımdır. Beni sevdiğini söyleyene kadar sana dokunmayacağım. Sen benim karım oldunya ben daha ne isterim ki.
- Be. Benn çok teşekkür ederim Osman. Diyebildim zar zor.
- Maalesef bende bu odada kalmak zorundayım, biz artık evliyiz ayrı odada kalırsak herkes şüphelenir. Dedi olur anlamında başımı salladım.

Bir yıl sonra

Osman her zaman olduğu gibi arabasına binip işe gidiyorum diye çıktı evden. İyi anlaşıyoruz Osman'la. Hiç üzmedi beni , benim dediklerimi hiç geri çevirmedi, bende ona saygı da hiç kusur etmedim.Yavaş yavaş alışmaya da başladım sırtımı güvenle dayadığım bir çınar gibiydi. Yardımcımız Dicle'nin bağırmasıyla irkilip odadan dışarı çıktım.
- Ne oluyor, ne bağırıyorsun?
- Hanımım Osman beyimiz vurulmuş. Dedi hem ağlayıp , hem dizlerini döverek. Olduğum yerde donup , kaldım. Kendime biraz gelip şoföre söyle hemen beni onun yanına götürsün. Hastahaneye gittiğim de doktor başınız sağolsun dedi işte zaman benim için artık durmuştu.
Osman'ın ölümünün ardından beş gün geçmişti. Babam salonda otururken, kızım Eda hadi hazırlan dönüyoruz Antalya'ya dedi
- Hayırdır Rasim ben izin vermeden nereye götürüyorsun gelini mi.
- Osman öldü artık Mehmet, Eda'nın burda kalması uygun değil. Dedi babam herkes şaşkınlıkla birbirine bakarken Mehmet babam oğlumun birini toprağa verdiysem, şükür biri hayat da hem oğlumu vuranları bulacak hemde Eda kızımla evlenecek demesiyle. Tufan'la ben şaşırarak birbirimize baktık.

Hikayem hakkında ki görüşlerinizi söylerseniz çok memnun olurum arkadaşlar. Okuduğunuz için teşekkürler.

ABİMİN  KARISI (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin