Bölüm 1

8 2 1
                                    

Ailemin yapamazsın dediğini etimi dişime takmış ve yapmış olarak bugün arabamla okula öğrencilerime gidiyorum. Ne ara liseyi bitirip üniversiteye gelip onu da yüksek lisasla bitirip coğrafya oğretmenliğine ne ara atandım hiç fark etmedim. Zaman öyle çabuk geçmiş ki sırf ailemi güldürebilmek onları mutlu edebilmek için ve en önemlisi de hayallerimi gerçekleştirmek için zamanın değerini anlayamamışım. Hayallerim için o kadar çok uğraştım ki çevremde ki güzelliklerin hiçbirinin farkına varamadım. Ama şimdi hayallerim gerçek oldu. Zamanın da yapamadığımı şimdi yapmaya çalışacağım. Mesela ailrmle daha çok vakit geçirmek gibi arkadaşımla daha çok zaman geçirmek gibi gitmek isteyip de gidemediğim şehirlere gitmek gibi... Daha çok var ama yapmaya ömrüm yeter mi bilemem. Rabbim ömür verdikçe yapmaya çalışacağım tabiki. Pazar günümü evde geçirmeyi düşünüyordum ama bunalınca kendimi dışarı attım. Güneşin sıcak ve can verici ışınları doğa üzerinde çok güzel etki yaratırken kuşlar ağaçların dallarında şarkı yarışına girmişçesine birbirleriyle düet yapıyordu. Arkadaşımla 2 ay önce şehir stresinden kurtulmak için şehre 1 saatlik uzakta çiftlik tutmuştuk. Geniş ve bol arazileri gezerken küçük bir tepenin üstünde büyük bir ağaç gövdesi ve yeni yeni yapraklarını açmaya yazırlanan  güzel bir ağaç gördüm. Ağaca doğru yaklaştıkça yaşlanmış olduğunu ve insana derin bir huzurluk verdiğini hissettim. Aklıma ağacın dibine oturup kitap okuma dürtüsü geldi. Neyse ki her zaman çantam da bir kitap bulundururum. Kitabımı çıkarıp ağacın dibine oturdum. Kitap okumaktan yorgun düşen gözlerim kendini ağırdan ağırdan uykuya teslim ediyordu. Gözlerimi kapattım ağacın gövdesine yasladım. Kuşlar hala öterken sessizliğin verdiği huzurun mükemmel olduğunu düşünürken biri ıslıkla bir şarkıya eşlik ediyordu. Sesin nereden geldiğini anlamaya çalışırken ağacın diyer tarafında birinin olduğunu fark ettim. Elimle onun omzunu dürttüm. İrkilerek bana baktı. "Biraz sessiz olmanı rica etsem. Bu huzur dolu yerde biraz kafa dinlemeye ihtiyacım var" dedim. Dudağının kenarında bir gülümseme gördüm gibi oldum "çok affedersiniz" dedi ve yerime tekrardan oturdum. Onu nasıl oldu da daha önce fark edemedim anlayamadım. Yakışıklı ve deniz mavisi gözleri olduğu aklımın ucundan geçince derhal o düşünceden uzaklaştım.
 Saatin geç olduğunu Azra arayıp bana fırça attığında anladım. Hemen toparlanıp ayağa kalktım. Ağacın diğer tarafına baktığımda onu göremedim. Gitmiş olduğunu düşündüm ve eve yol aldım.

Hayalimdeki Aşk 💕Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin