Yoğun bir tempo içinde koşuşturmaktan yorulmuştum. Hayatıma bir tık yenilik katıp Atlantis'e çıkma teklifi etmiştim, yaklaşık bir hafta önce. Duygularıma çok fazla emin olmasam da onu tanıyordum, eskiden kalma hissler alevleniyordu gün geçtikçe. Atlantis çok güzel bir kız değildi belki ama kalbi güzeldi. Çirkin diyemezdim ya da aşırı güzel. Eski kız arkadaşlarıma göre 'tatlı, sevimli' kalıyordu. 11 yıllık geçmişi göze alaraktan bu adımı atmak zordu benim için. Eğer bir gün sona gelirsek bağlar kopardı. 'Sevgili' olayından beri düşünüyordum. Yürütebilir miydik, eskisi gibi kalabilir miydik? Orası kesin değildi işte. Tek tekerlikli bisiklet ile ipin üzerinde yürüyormuş gibi hissediyordum. Kendime soruyorum bir kaç gündür;
Seviyor muydum? Sanırım.
Atlantis, narin, hassas ve duygusaldı. Annem ilişkimizi öğrendiğinde tekrar ve tekrardan beni uyarmıştı. Ailecek görüşüldüğü için yıllardır, Atlantis annemin hiç olmamış kızı gibiydi. Onu üzmemden, kırmamdan korkuyordu doğal olaraktan. Ama bir çıkmazın içine çoktan girmiştim ve ne yapacağımı bilemiyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sign of the times ➳h.s
Fanfic"Ağlamayı bırakman gerekiyor. Gülümse her zaman." demişti bana. Ama asıl bu duruma gelmemi sağlayan kendisiydi. ©Selinarat,2017.