HAYAT KİMİ SEÇER

Bölüm (18)

Canannnn diye ...... Haykırdı güç..... Evkilik resimlerini görünce çılgına döndü. Büyük bir gürültü ile evlilik resimleri yere düşerek paramparça etti.

Canan, hıçkırarak ağlıyordu. Bir insanın, kaç tane daha ruhu olabilirdi. Yada kaç tane canan onun içine sığmıştı.

Canan, bugün biraz evi ile ilgilenmek istedi. Tüm işlerini bitirdi. Çamaşır makinesini açtı. Vakit geç olmuştu. Balkona, mutfaktan çıkılıyordu. Burası arkası açık, yüksekte bir yerdi.

Birden kendini, balkonda buldu. Çamaşırları asmaya başladı. Korkuyordu. Güç geldi onun saçına, yüzüne dokunuyordu. Burası sanki uzayda korku tüneli gibiydi.

Canan, ne yapacağını bilemiyordu. Güç izin vermiyordu. Parmaklarını, mandala asıyor, gitmesine izin vermiyordu. Çok korkan cananın başını o ısrarla istediği yöne çeviriyordu.
Hemen karşısında bir bina yıkılmıştı. Burası, onu ürpertiriyordu. Güç onu ısrarla bak bak burdayım... Hadi. Gör beni, gör diyordu. Etrafında deli edercesine dönüyordu.

Canan tam bağırmak üzereydiki, sameti mutfağa su içmeye geldi. Canana neden, oraya çıktın diye endişeli bir ses tonu ile kızacaktıki...Rüzgar
uğultusu ile şimşek çakmaya başladı.

Güç, cananı kolundan yakaladı. Samet ona elini uzattı. Bu çok kötü oldu. Bir eli sametinde, diğer eli güç denen bu hayvansı garip şekilin elinde. Çok sinirlenen güç yarı karanlık içinde o çirkin yüzüyle, uzun tırnakları ile simsiyah uzun koluyla, samete yaklaştığı an canan kolunu tuttu o anda yok oldu.
  
Samet onu içeri aldığında, yarı baygındı. Bütün bu hayata iki sevdiği için katlanıyordu. Sameti ve oğlu onun tek yaşama sebebiydi.

Bunları düşünerek kriz geçirmeye başladı. Güç geldi bu onun istediği durumdu. Yavaşça yerde kalan kafasını dizine yatırdı. Canan onu gördü, çığlık atarak bayılmıştı bile........
Aylar sonra, biraz düzelen canan
Anne babasının mezarına gitmek istedi. Yola, çıkan cananı güç yine beklemeye.Başlamıştı....