*FULL YOONMİN*
'' ilk önce hangisine binmek ve eğlenceye başlamak istersin''
Tedaviyi en iyi şekilde yürütmek için şimid de bir lunapark a gelmiştik Jimin hayretle etrafıa bakınırken beni unutmayo başarmıştı bile. KÜçük bir çocuktan farkı yok tu ki görünüşü de buna dahildi.
'' Jimin beni duyuyormusun ?'' etrafına bakınmayı kesip bana dönerken gülümsemesi kalbimi yeniden harekete geçiriyordu. Acaba ondan etkilenmekle yalnış mı yapıyorum...
İşaret parmağını bir yere doğrulturken iç sesimle konuşmamı kesip gösterdiği yere baktım, çarpışan arabaları gösterirken gözlerindeki heyecanı görmemek aptallık olurdu. Hafta sonu olması nedeniyle kalabalık olan lunapark ta neredeyse her yer doludu.
Tıpkı şuan çarpışan arabalara binmek için sıra bekleyen büyük ve küçükler gibi.
'' Fazlasıyla kalabalık gözüküyor istersen başka bir şeyle ilgilenelim daha sonra ona bineriz'' burukça gülümserken hızla kolumu omzuna atıp kendime çektim. '' üzülme bugün SEVGİLİN seni eğlendirecek''
Gülümseyerek söylediğimde kolumdaki bedenin kızardığını anlayabilyordum, onun kızardığını anlamak için illa yüzüne bakmam gerekmiyordu, her sözümde kızarıyordu ki bu da açıkçası hoşuma gidiyordu, hastam hoşuma gidiyordu.
Sanırım bu tedaviden sonra bir de benim tedavi görmem gerekecek yoksa Jimin den sonra her hastamdan hoşlanabilirim.
Yavaşça insanların arasına karışırken Jimin'e çaktırmadan bakıyordum, ama Jimin'in beni umursamak yerine erafına hayranlıkla bakması neden hoşuma gitmemişti.
Kalabalığın arasında nereye gittiğimizi bilmeden ilerlerken ileride ki bir tabela dikkatimi çekmişti Sanırım bugün kü eğlencemize biraz korkarak başlayabilirdik değilmi? Yüzüme yerleştirdiğim sinsi gülüşle kolumu Jimin'in omzundan çekip elini tuttum.
Eli soğuk ve küçüktü ama hemencecik elimle uyumunu sağlamıştı. Elini tutup ilerlerken sanki yük çekiyormuşum gibi hissediyordum, omzumun üstünden ona baktığımda birleşik olan elimize baktığını gördüğümde istemsizce gülümsemiştim.
Gerçekten gülümsemek istememiştim ama nedense Jimin'in bu utangaç hareketleri fazla tatlıydı ve beni istemsizce gülümsetmeye yetiyordu. '' hastamın bu kalabalıkta kaybolmasını istemiyorum elini tutmamda bir sakınca var mı?'' durup ona bakarken başını hızla iki yana sallamıştı.
Ama sonra ne yaptığını anlayınca başını eğmişti, ellerimizi birbirine kenetleyip kalabalığın arasından korku evine doğru yürürken mümkün olduğunca elimdeki soğuk eli ısıtmaya çalışıyordum, korku evinin önüne geldiğimizde biletçinin önünde durup cebimden para çıkartıp 2 bilet istedim, para üstünü cebime koyarken Jimin'in beni çekiştirmesiyle ona döndüm.
'' ne oldu Jimin'' eliyle yine bir yeri işaret ettiğinde gösterdiği yere baktım, gösterdiği yerde okuldaki kızlar vardı ki bize yiyecekmiş gibi bakmalarıda ayrı bir ironiydi. '' sence de bizi takip ediyor olabilirler mi?''
Bilmiyorum der gibi başını yana eğerken gülümsedim. Kolumu yeniden omzuna atıp. '' o zaman merak ettikleri şeyi onlara vermeye ne dersin SEVGİLİM'' o kelimeyi vurgulayarak söylediğimde bakışlarını benden kaçırıp kızlara odaklanmıştı.
Şimdilik onu fazla kızartmasam iyi olacaktı yoksa şuan kollarımda bayılacak gibi duruyordu, kendime çekip korku evine gireceğimiz sırada birden durmasıyla bende durmuştum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AŞKIN BÖYLESİ (BTS ver.)
HumorÇift : NAMJİN - YOONMİN 🐨❤🐑. 🐢❤🐥 YOONMİN Siz hiç dilsiz bir hastanıza AŞIK oldunuzmu ? Peki ya kalbinizi çalanın hastalarınızdan birisi olacağına... Hastanıza aşık olsaydınız hayatınızda neler değişirdi, aklınıza hiç böyle bir olasılı...