AKIN KOLEJİNİN MAFYASI

5.BÖLÜM:Kamp Zamanı 2

Dışarısı harikaydı. Ben hayallere dalarken birinin beni itmesiyle düşüyordum. Son anda dengemi sağlayıp arkama baktığımda Azra'yı gördüm. Ağzını yaya yaya konuşmaya başladı. "Ay canım pardon. Seni görmemişim."

Azranın taklitini yaparak konuşmaya başladım
"Önemli değil. Zaten senin gözünde problem vardı demi. Sen bence en yakın zamanda gözlük al. 4 göz olunca belki daha iyi görürsün. "
Azra sinirle yanımdan geçip gitti.

lafı soktun kıza
Tabi canım ben Melis Derin altta kalacak değilim.

sende ego tavan yapmış maşallah
iç ses defol git

gitmiyorum napıcan
Seni öldürücem şimdi defol git iç sescim

beni öldürmek için kendini öldürmen lazım
Haklısın iç ses ama gadi git canım bak senin için nazikte oluyorum

tamam be hıh!

Ne biçim iç sesim var ya.
Konumuza dönelim
Savaş, Ada ve Selin'in yanına gittiğimde çadır kurmaya çalışıyordu. Anladığınız üzere "ÇALIŞIYORLAR" çünkü kuramıyorlar. Yardım etmeye gittim. Yarım saat sonra bütün çadırları kurmayı başarmıştık.
Çadır düzenimiz şöyle.
Ben ve Ada
Selin ve Masal
Savaş ve Berk
Mert ve Ege
Eşyalarımı çadıra koyup çıktım.

Herkes öğretmenin yanına toplanmıştı. Bende yanlarına gidip dinlemeye başladım.
"Çocuklar herkes ikili grup olarak çalı çırpı toplamaya gidecek. Ben ayarladım.
Merve ve Cenk
Aslı ve Oğuz
Ceren ve Serkan
.
.
.
.
Selin ve Savaş
Masal ve Berk
Ada ve Ege
Melis ve Mert
Nee! Ben ve Mert mi?
Olmaz. Ben o odunla hiçbir yere gitmem

Herkes gitmeye başlayınca Mert'e döndüm. Bana "neyi bekliyorsun hadi" bakışı atıyordu.
Hemen yürümeye başladım. Ormanda biraz odun topladıktan sonra hava kararmıştı ve dönmeye başladık. Ama bir türlü kamp alanına varamdık.

Kaybolmuştuk. Mert'e dönüp konuşmaya başladım
"Mert biz kaybolmadık demi."
"Malesef kaydolduk."
Korkmaya başlamıştım. Ve hava kararmıştı. Bu yetmezmiş gibi birde yağmur yağmaya başladı.
Şimşek çakmasıyla Mert'in koluna yapıştım. Bana salakmısın bakışları attı.

Ne yani şimşek ve gök gürültüsünden korkamazmıyım.
Mert rahat tavırlarla etrafına bakıyordu. Ben vallaha anlamıyorum. "Çocuk biz kaybolmuşuz burda sen neyin kafasını yaşıyorsun" bunu tabiki ona söylemedim. Söylesem beni bırakır giderdi.

Doğru söyledim seni kesin bırakır gider bu öküzcük
Valla sana bu sefer hak veriyorum ama öküzcük nedir yaa. Ama tatlı oldu
Neyse hadi git.

Sanane yaa belki gitmek istemiyorum
Dalarım sana iç ses şimdi defol çabuk.

Bana dalamazsın bir kere ben iç sesim. Gidiyorum ben hıh

İnsanın böyle iç sesi olmasın valla delitiyor bir süre sonra.
Mert'e baktığımda ağacın gövdesine oturuyordu
"Ya kalksana kamp alanını bulalım. " bana baktığında ıslanmış saçları yüzüne geliyordu ve şuan çok karizmatik duruyordu."Baksana kaybolduk kaç sattir arıyoruz ama bulamadık. Beklicez onlar bizi bulana kadar"
Sanki sen demesen ben kaybolduğumuzu anlamayacaktım.

Bende Mert'in yanına gidip oturdum. Çok uykum gelmişti ve kendimi uykunun kollarına bıraktım.

MERT' TEN DEVAM

Melis etrafa korkarak baktığında yüzü çok talı bir hal almıştı.
Bulamayacağımızı anladım artık ya bizi bulacaklardı ya da sabah kalkıp geri arayacaktık.