Bir iki dakikalık korkunun ardından sonunda kendime gelebilmiştim. Korkumun sebebi gördüğüm kişi değildi, sadece arkamı döndüğümde dibimde beni izleyen birini beklemiyordum.
-"Ülkü ders zili çaldı kızım ilk günden ikinci derse geç kalmak istemezsin değil mi?"dedi karşılaştığım kişi müdür beydi.
-"Istemem tabiki hocam bende şimdi sınıfa gidiyordum."dedim en nazik şekilde. Istediğim zaman nazik, istediğim zaman çatlak birine dönüşebiliyordum. (Bu güzel birşeydi..yani bence öyleydi.:)
Müdür; müzik sınıfına girerken bende sınıfa doğru ilerlemeye başlamıştım. Sınıfa girdiğimde hocanın henüz sınıfa gelmemiş olduğunu görünce derin bir nefes alıp, verdim. Tam sırama oturacağım zaman; önceki ders kitabını bana veren, arka sıramda oturan arkadaşta benimle birlikte benim sırama oturmuştu. Sanırım beni tanımak ve arkadaş olmak istiyordu, bu güzel birşeydi ve beni mutlu etmişti.
-"Ben Bersu"diyip elini uzattı. Bende elini sıkıp
-"Bende Ülkü, tanıştığıma memnun oldum."derken sınıfa hoca girmekteydi. Hocanın ardındanda Ege girmişti, bu kadar erken gelmesinin sebebi galiba müdürdü.
-"Hayrola Ege erken gelmeni neye borçluyuz?"dedi hoca hafiften gülerek.
-"Müdür beye borçlusunuz hocam."dedi oda biraz gülümseyerek. Bu duruma şaşırmıştım, Ege gülümseyebiliyormuş demek ki...
Hoca bu derslik bizi serbest bırakacağını söylediğinde sınıf yine sessizdi, niçin bu kadar sessizlerdi. Eski sınıfım olsaydı çoktan çılgına dönmüşlerdi, hele ki ders tarih ise... Hocanın serbest bırakmasıyla Bersu anında bana dönüp;
-"Hangi okuldan gelmiştin"diye sordu birden.
-"İstanbul'dan yeni taşındık buraya..."dedim gülümseyerek, duyunca biraz şaşırmış gibi olmuştu.
-"Istanbul'dan buraya mı taşındınız? Neden ki?"diye bir soru yöneltti bu defa da.
-"Ailevi olaylardan dolayı taşındık, şimdi değil ama belki birgün anlatırım."dedim samimi bir şekilde.
-"Kusura bakma patavatsızlık yaptım biraz galiba"dedi. Pişman olmuş gibi...Öyle hissetmesini istememiştim.
-"Seninle ilgili birşey değil Bersu, yeni yaşanmış ve hayatımın değişmesine neden olan bir olay olduğu için bahsetmek kolay değil benim açımdan." Nedenini bilmiyorum ama Bersu çok cana yakındı, ona herşeyi anlatabilecekmişim gibi hissediyordum. Ama yinede şuan zamanı değildi...
-"Burda akrabanız felan var mı? Zor olmalı sizin için."dedi yeni tanışıyor olmamıza rağmen çok düşünceliydi.
-"Teyzemler, dayımlar var. Hatta 12. sınıflarda kuzenim var; Ezgi."dedim.
-"Tenefüste görmüştüm sizi."dedi
~
Yeni hayatımın ilk günü bitmek üzereydi.. Bugün aslında beklediğimden kolay ve iyi geçmişti, gözümde çok büyütmüşüm anlaşılan. Çıkışta Ezgi beni eve bırakmış ardından evine doğru yol almıştı. Eve girdiğimde annemi bulamayınca ilk önce şaşırmıştım ardından annemi aradığımda...
-"Anne nerelerdesin sen? Beni nasıl olur da yalnız bırakabilirsin?"dedim, biraz çocuklaşıp.
-"İş arıyordum, saatin bu kadar geçtiğini fark etmemişim ama iyi bir haberim var annenin artık bir işi var kuzum"dedi neşeli bir şekilde, iş bulduğu için değilde o mutlu olduğu için mutlu olmuştum. Demiştim ya annem herşeye rağmen güler yüzlü durur ve asla vazgeçmez; işte şimdi ki durum bunun kanıtıydı.
-"O zaman bu iyi haberi kutlamalıyız değil mi? Bir an önce gel bekliyorum."dedikten ve birbirimize öpücükler gönderdikten sonra telefonu kapattık. Evde annemi beklerken canım sıkılmıştı, odama gidip henüz boşaltılmamış olan kolilerde kitap aramaya koyuldum..
Kitap bulmak isterken eski resimler karşıma çıkıverdi, o bilmediğimiz yalanların içinde ki mutluluğumuzu gördüm. Resme bakınca ne kadar da mutlu bir aile denir; peki ya gerçekler duyulunca?.. İşte o zaman bu resim bütün güzelliğini kaybeder, bizim ailemiz güzelliğini çoktan kaybetmiş ama biz yeni fark etmişiz...
Evin kapısından açılma sesleri duyunca fotoğrafları kutuya doldurup kapıya yöneldim. Annem her zaman ki gibi yine güler yüzlü bir şekilde içeri girmişti.
-"Nasılsın kuzum"dedi acayip neşeli bir şekilde.
-"Iyiyim sen de baya neşelisin"dedim gülümseyerek. Onun mutluluğu benide mutlu ediyordu.-"Tabi ki neşeliyim; yeni bir şehir, yeni bir hayat ve yeni bir işim var. Sen de yanımdasın daha ne isterim ki ben?"dedi. Bir süredir onu böyle görmemiştim ve annemin bu hali beni mutlu ediyordu.
-"Ee neler aldın bakim bana?"dedim neşeli bir şekilde ama bunu anneme uyabilmek için yapmamıştım, içimden geliyordu...
Annemle bir süredir böylesine güzel vakit geçirememiştik gerçekten; oyun oynamış, karoke yapmış ve dans etmiştik. Bu gece ikimizde çok eğlenmiş ve yataklarımıza geçmiştik, ben uykuya dalmaya başladığım sırada annemin telefonunun sesini duymuştum. Bir süre sonra sesi kesildi ardından tekrar çalmaya başladı, bu kadar ısrarla çalmasına rağmen annem açmadığı için arayan kişinin babam olabileceğini düşündüm. Ama bu zamana kadar hiç bir şekilde bize ulaşmaya çalışmamıştı. Annemin odasına girerken korkmuştum; ya arayan gerçekten babamsa diye...
-"Anne; sen iyi misin? Arayan kimdi?"diyerek aklıma gelen ilk soruları yönelttim.
-"Iyiyim tabiki, sen neden uyumadın bakim hâlâ?"dedi arayan büyük ihtilalle babamdı yoksa annem kolay kolay bu hale gelecek biri değildi.
-"Iyi değilsin anne yalan söylemeyi beceremiyorsun"dedim yanına oturup elini tutarken. Onu ilk defa böyle görüyordum. Ilk defa çok güçsüz görünüyordu; güçsüz ve korkmuş...
-"Bu yeni hayatımızın ilk günü söylediğin şeyleri çabuk unutmuşsun anne"dedim.
-"Sen o gün okula girmeden, ellerimi tutarak bana 'Her zaman birbirimize karşı dürüst olalım' demiştin unuttun mu?"diye devam ettim. Bir süre sonrada kendimi beynimin içinde ki düşüncelerle savaşırken buldum. Aklımda bir sürü cevapsız soru vardı; arayan kişi babam mıydı?, eğer babam ise neden günler sonra arama ihtiyacı duymuştu?. Kendimi düşüncelerimle olan savaşın içinden bir an önce çıkarmam gerekiyordu... Çünkü kendini iyi hissetmesini ve gülümsemesini sağlamam gereken bir annem vardı. Bu nedenle kendimi güçlüklede olsa bu savaştan çekip aldım. Annemin ellerini dahada sıkı tuttum, şuan buna ihtiyacı olduğu kesindi.
-"Anne arayan kişi.. babam mıydı?" diye soruverdim kendimi tutamayarak. Annem şaşkın bir ifadayle bakıyordu ama şaşkınlığının yanında endişe de vardı, bunu görebiliyordum.
-"Evet, arayan babandı ama onu dinlemek istemedim."dedi.
-"En iyisini yapmışsın anne boşver sen babamı, üzme kendini tamam mı? " dedim. Annemin yarım saat önceki halini istiyordum, ne olduysa sanki? neden aradıysa?
- "Şimdi daha iyiyim"dedi hafiften gülümseyerek, bu beni sevindirmişti amacım buydu çünkü...
-"Tamam o zaman bu gece birlikte uyuyuruz değil mi?"diye sordum annem tabiki bana hayır diyemedi.Ve sımsıkı sarılarak annemin o huzurlu kolları arasında uykuya daldım.
~
Güneş ışıkları resmen uyanmam için gözüme gözüme çarpıyordu, bu duruma daha fazla dayanamayıp gözlerimi araladım. Kendime geldiğimde yanımda annemin olmadığını fark etmiş ve tedirgin olmuştum...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aşkın Notası
Fiksi RemajaYaşattıkları şeyler yüzünden kızgındım ona... Ama o, bana bunları yaşatmaşaydı belki de 'aşkı' bulamayacaktım...🍁