Veeee yeni bir hikayenin kapısını sizin hayal dünyanıza sokmak için araladım ,benim dünyamdan sizin dünyanıza gelsin...
Bu hikaye Hande Gümüş ve Defne Yıldırım'ın hikayesi ,Bazen Hande nin ağzından bazen de Defne nin ağzından yazacağım gelecek bölümlerde bir erkek oyuncu da sokacağım hikayeye ,ilk üç bölüm konuya giriş olacak ,vote ve yorum yapanların hayatlarında çok istedikleri bir şey hayırlısıyla oldun ...Hande'nin ağzından:)
18 senemin geçtiği eve son defa baktım.Bu ev ,bu mahalle ne acılara şahit olmuştu...Benim gibi...
Hergün lanet okuyarak girdiğim yerden ayrılmak elbet kolaydı ama içimde bir tını vardı acının tınısı ,gülmeyen yüzümün 18 seneden alacak intikamını almak için ayrılıyordum buralardan...
Artık kaderin güzel yüzünü görmeyi beklemeyecektim ben gidecektim onun ayağına ...
Yüzümü gideceğim yöne doğru çevirdim ,kendime söz verdim ,kim bana çelme takarsa taksın bu yoldan dönmek yoktu bana.
Gözlerimi kapatıp hayatın bütün olumsuzluklarını kafamın en ücra köşesine atıp,oksijenin ciğerlerim dolmasına izin verdim .
Adımlarımı hızlandırıp çarşıya geldiğimde boş bulduğum banka oturdum gelip giden insanları incelemeye başladım herkesin telaşı vardı ,peki ya ben?.
Bugüne kadar ne işe yaramıştım,kazandığım üniversitem tek avuntumdu .
Geleceğime bakmak için artık geçmişimi unutmam gerekiyordu ,bugün 22.06.2017 ve benim doğum günüm 18 yaşındayım artık ...
Ellerimi cebimin içine sokup cebimden çıkardığım kağıdı görmemle içimde acıyla beraber mutluluk belirdi sonunda bitiyormuydu çilem bilmiyorum ama yeni bir şeylerin başlayacağı belliydi .
Valizimi banka bırakıp gördüğüm toprak alana geçtim çıkardığım çakmağı kağıda değdirip toprağın üzerine attım ,yanan kağıt parçası değildi sadece ,yanan benim geçmişimdi ...
Kısa bir süre kağıdın ve geçmişimin yanışını izledikten sonra küllerin üzerine biraz toprak koyduktan sonra eski yerime geçtim .Nereden başlamam gerektiği konusunda en ufak bir fikrim yoktu ,karnımdan gelen guruldama sesi açlığımın habercisiydi .cebimde olan yüz lira belkide benim aylarca geçinmemi sağlayan tek dayanağımdı bundan dolayı dikkat etmeliydim ,beş altı metre uzakta gördüğüm simitçi ,iç organlarımın o tarafa doğru koşmasına neden oldu bende tek başıma iskelet olarak takılmak istemediğim için iç organlarım ,iskeletim cümbür cemaat simitçiye doğru gittik.
Simitçiden aldığım bir simit karnımı doyurmaya yetmişti .
Aradan geçen dakikalar ,beklemenin saçmalığını kanıtlamıştı bana ,valizimi alıp yollara düştüm iş arayacaktım yapacağım en mantıksız aykırı olmayan nadir davranışlardan biriydi .
Yürüdüğüm 103 dakika sonunda gördüğüm iş ilanı içimdeki organlarımın heyecanlanmasına hatta midemin kasılıp kasılıp gevşemesine neden oluyordu ,iş ilanı görmek bile beni bu kadar heyecanlandırdıysa işi kaparsam ne yapacağımı merak etmedim değil ,tabi bu kadar insanın içinden şansın benden yana olup işi kapmam umutsuzluklarım listesinde baş sırayı almışken olumsuz duyguların beni daha fazla ele geçirmesine izin vermeyerek gördüğüm iş ilanlı markete girdim,gözlerimin hedef noktası olan danışmayı bulduktan sonra heyecanımı bastırmak için dudağımın kenarını ısırmaya başladım,danışmaya geldiğimde yüzüme takındığım güler yüz ifadesi gamzelerimin ortaya çıkıp beni daha çekici yapması her zaman işime yaramıştır .Karşımda bana bakıp ne diyeceğimi bekleyen benden büyük ciddi görünümlü bir bayan duruyordu ,konuşmaya başladı
"Buyrun ne iştemiştiniz "
"İş ilanı için gelmiştim "
Şaşırmış gözlerle beni süzdü bir süre ,mübarek sanki modellik başvurusu yaptım
"Yaşın kaç "
Elli beş Samsun ,demedim tabi
"18"
"Hımm"
Biraz birşeyler düşündükte sonra önüme koyduğu kağıtla ,limansız gemimin artık bir limanı olacağı düşüncesi mutluluktan titrememe neden olmuştu ,ardından çıkardığı marketin adının yazısı olan tişört olaya son noktayı koydu .
"Kağıdı doldur ,tişörtü giyin sonra yanıma gel sana işi göstereyim "
Mutluluktan işlevini yitirmiş bedenim bu cümleden sonra kendine geldi ,içimde attığım kaçıncı çığlığım bende bilmiyorum .Ani bir hareketle kadının yanağından öpüp ,çığlık atmam bir oldu ...
Geçen dakikalarda ciddi görünümlü bayanın marketin şefi oluğunu öğrendim .Bana yapacağım işleri gösterip ,markette çalışan diğer insanlarla tanıştırdı .Şimdilik içlerinde en çok kasap reyonunda çalışan bıyık amcayı sevmiştim ,adını unuttumda .
Akşama kadar iş yapmaktan yorulmuş bedenim ,bu kadar yorucu olacağını düşünmemiştim ne düşündüğümü bende bilmiyorum .
Çıkış saati yaklaştıkça akşam nerede yatacağım diye düşünmeden edemedim ,tek seçenek camiydi,tabi başka bir seçenek daha vardı ama yoktu yani izin yoktu ,ben olsam bende izin vermem markette yatılmasına ,haklılar.
Ama yinede denemekten zarar gelmez diyerek yerimden kalkıp toalete girdim ,market kapanmıştı ama çalışanların çıkmasına beş ,on dakika vardı ,beni unutsalar diye içimden dua etmeye başladım .
Aradan geçen beş dakika sonunda çalışanlardan biri gelip toaletin kapısını tıklattı
"Hande hadi çık seni bekliyoruz "
Lanet olsun nerden anladınız burada olduğumu ki
"Ya şey ben cırcır olmuşumda siz gidin beni boşverin"
Yalan söyleme suçundan çarpılmasam bari
"Hande ne saçmalıyorsun "
"Saç malanmaz ,taranır.Sen gitsene kokar buralar birazdan rahatsız olursun"
Rahatsız ol bi zahmet ,şu an ben bile tiksindim kendimden.Ayak sesinin uzaklaşmasıyla rahat bir nefes aldım ,kız haklıydı gitmekte bari pisikolojisi bozulup işi bırakmasa .
İki dakika sonra ayak seslerinin gelmesi oturduğum klozet kapağından aniden kalkmama neden oldu,demek pisikolojisini bozamamıştım ,şimdi ben sana gösteririm
"Kızım anlamıyormusum ,çok cırcır oldum ,şifonu çekiyorum temizlenmiyor o derece "
"Hande, ben şef "
Neeee Allah belamı versin ,lan şansıma tüküreyim ,ne şef i ben şeftali olmanı beklemiştim
Üstümü başımı düzeltip kapının kilidini açıp dışarı çıktım .
Bana endişeli gözlerle bakan şefe kısa saçma bir açıklama yaptıktan sonra hemen oradan uzaklaştım ,şefe ne dedim ben bile anlamadım şuan arkamdan muhtemelen bana sövüyordur .çok haklı.
Ben yine elimde valizimle sokakların tozunu attırıyordum ,saate baktığımda 10.15 olduğunu görmem sonra ağzımdan belli belirsiz bir küfür sallamam bir oldu ,bu saatte camilerin açık olma ihtimali %-12 ,yinede şansımı deneyip üç camiye baktıktan sonra umudumu buharlaştırıp yağmura karıştırmak üzere göklere yolladım .
"Hayır yani biraz erken bitse mesai ne olur ölürlermi ,biz insan değilmiyiz ,fil miyiz biz"
İlk günden bu kadar isyan etmenin saçma olacağını düşünüp daha fazla konuşmadım .
Ayaklarım beni parka getirmişti ,içimdeki bermuda şeytan üçgeni kadar bilinmez ve korkunç korkuyu bir kenara bırakıp ,gözüme kestirdiğim ilk banka oturdum,valizimin içinden çıkardığım poları üzerime örttüm valizi kafamın arkadına aldım ve korkudan titrememi görmezlikten gelerek kendimi uykunun güzel kollarına bıraktım ...Bütün bölümlerin sonuna sizin için ve kendim için hayata dair minik öneriler yazacağım yorumlardan sizde bana yazabilirsiniz ...
"Güldüğünüz yanınıza kar kalır:))♥️"İnstagram hesabım "Arkibl"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MIKNATIS ETKİSİ
RandomHayat diyorum korkunç mu komik mi ?, Kişiden kişiye ,hayattan yaşama ,değişir ... Defne ve Hande ...