KUMA "Hanginiz gelin olacak?"

16.2K 290 56
                                    

--FATİH--

İstifini bozmadan, dediği şeyin ciddiyetini bilmeden karşımda rahatca oturan babama sinirle bakıp ayağa kalktım.

"Ne demek kuma gelecek?!" ayağa kalktığımı görünce o da ayağa kalkıp karşımda dikildi.

"Haddini bil! Karşında baban var!" sinirle kalktığım yere geri oturdum.

"Baba, bak. Ben Pelin'i seviyorum. İstemiyorum kuma falan! Evlatlık çocuk alırız ama kuma... Olmaz!"

"Olacak! Elin herifinin çocuğuna bakmam ben. Senin kanından senin canından olacak. Töreleri biliyorsun. Karın ölecek yoksa." sinirle elimi saçımdan geçirdim.

Karım varken hem kendi hayatımı hem de onların hayatını niye karartayım ki? İstemiyorum.

"Baba. Ben Pelin'den olmayan çocuk istemiyorum. Ben başka kadın istemiyorum."

"İsteyeceksin!" bağırınca sustum. Her ne kadar güç bakımında ondan önde olsam da, büyüğümdü sonuçta.

"Karın... Karın hazır. En kısa zamanda sana yakışır bir düğünle evleneceksiniz. Pelin'e haber ver, o kızı üzecek bir şey yapmasın." yerimden kalkıp Pelin'in yanına doğru ilerledim. Kapıdan çıkarken babamın dediği şey dikkatimi çekmişti.

"Zaten yeterince üzüldü."

--GÜL--
Keyifle birasını yudumlayan adama baktım. Lale'nin elini biraz daha sıktım. Korkuyordu o da benim gibi. Çünkü eğer bu adam bizi yanına çağırdıysa, kesinlikle ya bir şey isteyecek, ya da dövecekti.

"Hanginiz evlenecek?" afalladım. Evlenmek?

"Neyden bahsediyorsun?" suratıma bakıp birasından bir yudum daha aldı.

"Hanginiz Fatih'in gelini olacak?"

"Ne Fatih'i?" pişkince gülmeye başladı.

"Kız bende seni akıllı bilirdim ha. Hanginiz ağanın oğluyla evlenecek?!" durdum. Konağa gelin gitmek belki de köydeki herkesin hayali fakat benim değil. Benim sorumluluğum vardı bu evde. Lale'm vardı. Bırakıp nasıl gidebilirim ki?

"Saçmalıyorsun şuan." bitirdiği bira şişesini ayaklarımın ucuna atıp kırdı.

"Demek evlenmiyorsun! O zaman geriye Lalecik kalıyor. Küçük yaşta konağa gelin gideceksin demek."

"O daha 10 yaşında!"

"Sende 19 yaşındasın. 9 yaştan bir şey olmaz herhalde?" sinirle gözlerimi yumdum. Bu adamda vicdan yoktu. Kırıntısı bile yoktu.

"Sanırım bu evleneceksin demek oluyor?" gözlerimi açtığımda gözlerim dolmuştu. Karşısında ağlamamak için Lale'nin elinden asılıp odamıza geçtim.

Lale yüzümü ellerinin içine aldı.

"Abla. Evlenmeyeceksin değil mi?"
sarılıp kendimi susturmaya çalıştım.

"Evlenmek zorundayım ablacım."

"Abla evlenemezsin! Kaç kurtar kendini. Hatta bende senle gelirim. Aklın arkada kalmaz olur mu?"

"Olmaz meleğim. Ne içip ne yiyeceğiz?" ayrılıp yüzüme baktı.

"Çalışırız? 3-5 kuruş kazanır yemek alırız. Kalacak bir yerde ayarlayınca tamamdır işte."

"Öyle olmuyor miniğim. Herkes bizi 'deli Kemal'in kızları' olarak bildiğinden, iş verecek birini tanımıyorum." tekrar sarılıp ağlamaya başladı.

"Şimdi sen gelin mi olacaksın?" başımı evet anlamında salladım.

"Beni bu adamla mı bırakacaksın?"

"Asla. Seni de yanıma aldırtıcam. Gerekirse seni saklarım, ama burada bırakmam. Tamam mı?" göz yaşlarını silip yüzüme baktı.

"Tamam abla. Güveniyorum sana." tekrar sarılıp ağlamaya başladık.

--FATİH--

"Ne demek evleniyorum?! Fatih biz evliyiz farkında mısın?!" Kollarını tuttum.

"Aşkım farkındayım. Sadece çocuk için kısa bir süreliğine kuma gelecek."

"Ya bırak kolumu!" diyip kollarımı itti.

"Eksikliğimle kabul ettin beni! Bir şey olmaz, problem etme dedin! Şimdi bana kuma gelecek diyorsun!"

"Ben istemedim. Ben seni hala bu şekil kabul ediyorum." Komidinin üstündeki eşyaları yere attı.

"Ailen kabul etmiyor! Ve sende ailene söz geçirtemiyorsun! Allah'ım çıldıracağım!"

"Pelin yeter! Zorunlu olduğumu biliyorsun. Babamı da tanıyorsun. Sıradan bir adam değil o. Ağa! Senin gibi İstanbul genci değilim. Bu şekilde yetiştirildim. Anlıyor musun beni?!"

Kendini sakinleştirmeye çalıştı derin nefesler alıp göz yaşlarını sildi. Yanıma gelip gözlerimin içine baktı.

"Beni seviyor musun?"

"Tahmin edemediğinden çok." sıkıca sarıldığında bende ellerimi beline sardım.

"O zaman problem yok. Kalbin benimse, çocuğun başkasından olsun."

"Seni seviyorum Pelin. Beni bu şekil kabul ettiğin için, seni çok seviyorum."

"Bende seni sevgilim."

Pelin'i bu hale soktuğu için daha kumayı tanımadan nefret etmiştim. Karımı ağlatan, kalbimin sevgilisini ağlatan kişinin bende yeri yok. Ve bunu ona ödeteceğim. And içmiştim adeta.

KUMAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin