《 Geçmiş 》1

50 29 5
                                    


Geçmişten devam..

Medya~Yeşim

Cafeye geldiğimizde Ali ve annesi Hülya hanım cam kenarında bir masada oturuyordular. Parmağımla gösterip

"Şurdalar hadi yanlarına gidelim zaten çok geç kaldık"
Annem homurdanarak ;
"Ben burada bir saat beklesem kılı kıpırdatmassın şu kadın için yaptıklarına bak " 
Koskocaman gözlerimi devirip
"Kavga etmenin ne yeri nede zamanı Anneciim!!"
Diye uyardım masaya geçerken
Annemdense babam daha mutlu bi işten çünkü Aliyi oda çok seviyor yani sevilmiyicek tipde deil baksana şuna püü kırk bin kere maşşallah  Sevgilim benim.

"Huhu!! Yeşim daldın yine"
"Ahh pardon"

Hülya anne kalkıp
"Ah hoş geldiniz" diyip ilk önce annemle sonra babamla selamlaştı bana gelince elini öpüp sarıldım
"Yavrum hoş geldin"
"Hoş buldum Hülya hanım"
"Kaç kere dedim sana ANNE!! diyiceksin diye"
"Tamam Hülya anne " diyip gülümsedim.
Gözüm Alideydi bi terslik vardı, gereksiz bir duruluk vardı üstünde belkide ailemin yanında öyle davranıyor anlarız şimdi.

"Ali !" Diye seslendim.
Yüzündeki donuklukla
"Efendim? "  diye karşılık verdi.
"Bir sıkıntımı var Hayatım?" Içimi kemiren o soruyu yönelttim.
"Hayır yok Yeşim biraz uykum var sadece."  Diyip geçiştirdi bu aralar bana ismimle hitap ediyor normalde hep benim ona hitap ettiğim gibi seslenir ama anlamıyorum.

"Evet Hülya hanım oğlunuz Aliyi öz oğlum gibi severim sannımca sizde kızımı seviyorsunuz ?" Diye konuşmaya devam etti Babam.
"Evet Musa bey en yakın zamanda gelinim olarak görmeyi çok isterim."
"Bizde Ali oğlumuzu damadımız olarak görmek isteriz."  Annemin sesi yoktu demek ki birileri gözünü fena korkutmuş canım babam yaa.
"Ee ozaman Inşallah önümüzdeki aya nişanı takalım zaten epeydir bir aradalar gençleri kavuşturmak lazım." Dedi babam gülerek Allahım bu günleride gösterdin ya şükürler olsun.
"Uygundur Musa bey bi dahaki ay'a kapanızı çiçek çikolatayla çalarız Inşallah " dedi gülerek Hülya anne. Onlar konuşurken Ali'den hiç ses yoktu. Açıkçası Seda'nın gelmemesine çok şaşırdım böyle ortamlarda hep en başta biterdi. Seda Ali'nin kız kârdeşi benimde yakın dostlarım biri kendisini çok severim. Ne için gelmedigini çok merak ettim Ali'nin bu soğuk'lugundan çekenip soramadım telefonumu çıkarıp;

Giden :  Çakma görümce
"Seda nerdesin sen Allah aşkına?"    15.39
Biraz bekledikten sonra cevap geldi.

Gelen : Çakma görümce
"Yeşim ağabeyim anlatır sana o daha iyi biliyor!!"   15.43

Ya ne oluyor burda biri bana bir şeyler anlata bilirmi diye bagırmak istiyorum ama olmaz. Dönüp Aliye baktım dışarıyı izliyordu dertli dertli. Demek bu yüzden böyleydi Sedayla kavga etmiş bende neler düşündüm. O sırada bizimkiler ayaklanmışlardı
"Çok memnun kaldım arayı fazla açmıyalım Sema hanım" dedi Hülya anne
"Tabi ki en kısa zamanda bize bekliyorum Hülya hanım." Diyerek kalktılar bende kalktım ilk önce Hülya anne'yle vedalaştıktan sonra Ali'ye yaklaştım
"Anneni bıraktıktan sonra konuşabilirmiyiz? " diye sordu ne olup, ne olmadıgını anlamam gerekiyordu.
"Tamam, 1 saat sonra gelirim"
"Peki, bekliyorum." Dedikten sonra oradan ayrıldım. Ve cafeden çıktım.

Arabada beni bekliyen annem ve babama
"Arkadaşlarım beni bekliyor siz gidin ben eve dönerim"
"Gelseydin bizimle kızım"
"Işimin olduğunu söyledim dimi baba"
"Tamam, Yavrum." Diyip bizimkilerin yanına doğru yürümeye başladım, taksiye binmedim biraz açık havaya ihtiyacım vardı, düşünmeye, neler olduğunu anlamaya.

Düşünceler dalmış yürüyorken bir kıza çarptım daha doğrusu kız beni itti, Benden 1 veya 2 yaş küçük gözüküyordu güzel bir kızdı normalde olsa dönüp birdaha bakılacak tiplerden, benden biraz kıssaydı.

"Beni incelemeyi bırak bundan sonra DIKKATLI ol yürürken!!" Diyip hışımla ordan uzaklaştı. Az önce ne oldu öyle bunları bana sıraylamı veriyorsun Allahım.

cafe'nin önüne gelmiştim ne ara geldim ya? Artık nasıl dalmışsam. Içeride puf koltukların üzerinde oturan Betül ve Esranın yanına gittim. Beni gördüklerinde heyecanla kalkıp sarılacaktılar ki yüz ifademi görene kadar gerçekten beni iyi tanıyorlardı.

"Ne bu hal kızım senin burda sevinçten zıplaman gerekmiyormu ?" Diye saymaya başladı Betül
"Harbiden Yeşim ne bu hal?" Diye devam etti Esra.
"Sakin olun oturun şuraya anlatacağım!" Diye yapmacık şekilde kızdım. Çok etkili olmuş ki hemen susup oturdular. Beklenti halinde yüzüme bakmaya başladılar.

"Bahs etmiştim ya bu aralar Ali'de birşeyler var diye, Işte onun sebebini galiba ögrendim."
"Neymiş?" Diye merakla sordu Betül.
"Seda ile kavga etmişler galiba, Bugün gelmemişti bende şüphelenip Sedaya msj attım 'ağabeyime sor o daha iyi bilir '  dediğine göre kavga etmişler demektir."
"Ali'ye sormadınmı?" Sordu Esra.
"Konuşalım mı dedim seni 1 saat sonra alırım dedi o zaman sorucağım."
"Kavga etmişler işte endişelendiğimiz gibi bir durum yokmuş" diye söylendi Betül
"Aynen Yeşim takma kafana bu kadar ee anlatsana noldu sizinkilerle ?" Işte asıl soruyu Esra hanım sordu..
Yaklaşık yarım saat olayları anlattıktan sonra Ali geldi ve kalktım. Arabaya doğru ilerledim bir hafta önce degiştirdiği araba spor bir BMW almıştı bu kadar parayı nerden buldun diye sorduğumda 'buldum işte bi yerden' diye yanıtlamıştı bende daha fazla üstünde durmadım
Arabaya bindim. Onu öpmek için yeltendiğimde arabayı çalıştırdı, bozulsamda belli ettirmedim ne oluyor bu adama ya? Bir haftada aramız iyice açılmıştı daha da kötüye gidiyorduk.
Sahile geldiğimizi anlayınca arabadan indim, oda indi boş banklardan birinde oturduk. Ona döndüm, bana bakıyordu.

"Ali bana doğru bir cevap ver! Canını sıkan ne?" Diye içimi yiyip bitiren o soruyu tekrar sordum.
"Seda, anlatmadımı?" Diye sordu
"Hayır!, oda ağabeyim sana anlatır dedi "
"Anlatacak birşey yok Seda'nın çocuklukları işte nesini anlamıyorsun bunun Yeşim!!" Diye çıkıştı anlam veremediğim bir öfkeyle.
"Bağırma bana, hem suçlusun hemde güçlü bu bir haftadır bana nasıl davrandığının farkındamısın sen Ali?"
"Nasıl davranmak istiyorsam öyle davranırım."
"Istediğin bumu yani beni o karanlık kuyulara tekrarmı atmak istiyorsun ?" Diye sordum bu kadarını hak etmiyordum ben bunları hak edecek hiç bir şey yapmamıştım.
"Başlama yine. Yoruldum anlıyormusun YORULDUM!"
"Ne demek bu Ali 3 yıllık ilişkiyi bitirmek mi istiyorsun ?"
"Nasıl anlamak istiyorsan öyle anla Yeşim ben gidiyorum Hoşcakal." Diyip hızla arabaya bindi. Kurduğu cümleler birer ok gibi kalbime saplanmıştı neydi değişen anlamıyordum en az bir saat ölü gibi denize baktım nefes alamıyordum. Sonunda kendime gelip telefonumu açtım
10 cevapsız arama 22 tane de msj vardı hiçbirine bakacak takaatim yoktu. Oturdugum yerden kalkıp yürümeye başladım, nereye gideceğimi ne yapacağımı bilmiyordum.

Eve geldim kapıyı babam açtı gerçekten endişelenmiştiler, dışardan nasıl göründüğümü gerçekten hiç bilmiyorum.
"Kızım ne oldu sana ne bu halin!!? Ali'yi arıyoruz ul-" sözünü tamamlamadan yarıda kestim.
"Baba çok yorğunum izin verin biraz dinleniyim sonra olanları anlatacağım." Diyerek odama çıkmaya başladım.
"Ama-"
"Lütfen " diyerek odama girdim ve kapıyı kilitledim. Bir duş alıp kendime gelmem gerekiyordu, ılık bir duştan sonra iç çamaşırlarımı giyip odama geçtim. Yaşanaları birazda olsun unutmam gerekiyordu, hala iç çekiyordum o kadar fazla ağlamıştım ki gözlerim kıp kırmızıydı. Lacivert pijama takımımı giydikten sonra yatağa girdim uyumam lazımdı ama bir türlü olmuyordu baş ucumdaki komidinin çekmecesinde bir uyku hapı alıp içtim sonra kafamı yastığa koyduğumda yine aklıma o söyledigı kelimeler geldi ağlamaya devam ettim. Gözlerimi açamadığımı hissettigimde kendimi uykunun kollarına bıraktım...

Kestiik, bu bölümünde sonuna geldik.Daha  Yeşimin başına neler gelecek neler bi bilseniz. 3 . Bölümde geçmişten devam edecek. Ins beğenirsiniz Vote ve yorumlarınızı bekliyorum...

Yeşermeyen UmutlarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin