Lise Belası

Yeni Ev

2 gün sonra okullar açılacaktı. Kızlar okulun yeni öğrencileri olacaktı. Mislina ve Esila kendilerine ev bakıyordu. Fakat okul dönemi olduğundan ucuz sitelerde ev kalmamıştı. Ama bu kızlar için sorun değildi. Çünkü aileleri haftada kişi başına 100.000 TL gönderiyordu. İkisininde aileleri yakın arkadaştı ama çocuklarını fazla önemsemiyordu. Paraları verdikten sonra 40 yıl görmeseler de sorun olmazdı onlar için. Fazla zenginlerdi. Dünyanın en zengin 10 insanı içinde yer alıyorlardı. Neyseki kızlar sonunda ev buldu. Sadece ev kirası 10.000 TL idi. Evin ihtiyaçları ve özel ihtiyaçlar hiçbiri içinde yoktu.

Esila
"Bu evde gecinebilirsek helal olsun bize. Bir an önce daha uygun bir ev bulmalıyız."

" Yok kızım ya neden gecinemeyelim hem gayet güzel bir site içinde her şey var. Eğlence yeri bile. Hem zaten kirasida uygunbize haftalık 100.000 TL geliyor ayda 400.000 nesibe gecinemiyecegiz."

" Fazla abartiyorsun Mislina okul masrafları var. Evin ihtiyaçları ve özel ihtiyaçlar. Giyim. Bir an önce yeni ev bakalım olmadı okulu da değiştiririz."

"Bilmiyorum bakarız. Bi okulun atmosferini de görelim. Ona göre karar veririz."

"Tamam"

Saat aksam sekizdi ve biz daha yeni yerleşmiştik. Daha yemek bile yememistik.

"Mislina yemekte ne yiyeceğiz ?"

"Ben her şeyi yerim çünkü çok açım."

"Bende. O zaman pizza sipariş edelim. Çünkü mutfakta yemek namına hicbir şey yok."

"Haklısın. :D"

Pizzalari sipariş etmiş gelmesini bekliyorduk. Bu sırada biraz sosyal medyada takıldık. Mislina gitar çalmaya başladı bende şarkı soyledim. Vazgeç gönül en sevdiğim şarkı ve söylemeyi de çok seviyorum. Bu arada sunuda soyliyim yeşil gözlü erkekler çok çekici gelir bana. Ve zil çaldı.

"Ben bakarım" dedi Mislina.

Bende "tamam" dedim.

Pizzalar gelmişti. Yedik ve tam yatacaktik ki yan daireden bateri ve gitar sesleri geliyordu. Ve Mislinanın en sevdiği şarkı çalıyordu. Seksendört- Yorma. İnsan gecenin bu saatinde neden şarkı çalar ki. Neyse biraz dinledikten sonra uyuduk.

Mislina
Sabah olmuştu. Telefonda çalan alarmın sesiyle uyandım. Ve biraz keyif yaptıktan sonra Esilaya bakmaya gittim. Çoktan uyanmıştı ve kıyafetlerini giyinmişti. Nereye gidecegizki bu böyle giyindi.

"Günaydın. Nereye böyle?"

"Günaydın hazırlan kahvaltıya gidiyoruz "

"Ne kahvaltısı hangi restorana gidiyoruz?"

"Sabah kahvaltısı :D Mado'ya gidiyoruz."

"İyi tamam bekle"

Odama  geçip kiyafetlerimi  giyindim. Parfüm sıkıp Esila'nın yanına gittim. Ve evden çıktık asansör bekliyorduk. İki tane çocuk indi. Esila ile birbirimize baktık "oha" dedik. Sonra yola çıktık ve Madoya geldik. Kahvaltı boyunca o cocuklari konuştuk. Of çok heycanliydim. Yarin yeni okulumuza gidecektik. Kahvaltilar  bittikten sonra biraz gezip eve bir şeyler almaya gittik. Ve kabarık bir fişle eve döndük.

"Yuh ya ne aldık ki 5.000 TL tutacak?" dedim.

"Aynen öyle ben sana dedim biz bu evin altından kalkamayiz"

"Sacmaliyorsun Esila babalarımız dünyanın en zengin 10 insanından biri."

"Zengin olsa ne yazar? Umurlarinda değiliz."

"Bir yandan öyle haklısın."

"Halbuki bir baba için en değerli varlık kızıdır ama bizde öyle değil."

"Aynen"

Biz konuşurken saat 7 olmuştu. Ve epey acikmistik. Kendimize aldığımız şeyleri hazırladık. Ve yedik gece geç olmuştu dus  alıp uyuduk.

Bir sonraki bölümde görüşmek üzere umarım begenirsiniz. ❤