- 68

13 0 0
                                    

O nun adını bile duymak içimdeki fırtınalı gemiyi dahada lodosa çekerken kendimi kaybetmemek adına yumruklarımı sıktım yoksa gerçek beni görürdü asla ama asla kimse o içimdeki çaresiz kızı görmeyecekti ömrüm yettiğince buna izin vermeyektim gözleri hala bana alayla bakarken  kapıyı gösterip " ÇIK DIŞARI" diye bağırdım ama sanki bu haykırışdı daha fazla tutamazdım kendimi gitmesi gerek  Aybarsa baktığım bir an gözlerindeki acıma duygusunu gördüm bundan nefret ediyordum  " Sen böyle aciz birisin işte kendini güçlü zaneden ama içindeki  nefretle yaşamayı bile beceremeyen aptalın tekisin " daha fazla kaldıramıyordum sözler ağırdı benim için ağırdı ve konuşmaya devam etti " Hani sen o kızı öldürdün ya benim canımı acıttın sen yine mutlu ol Ayberkin ölümüyle yoksa onu..." sözünü bitirmesine izin vermedim tüm gücümle yumruk attığımda geriye sendelendi ve burnunu tutmaya başladı kanlar geliyodu burnundan.

Yeniden gözlerini gözlerimi kilitledi " Sen intikam alamayacak kadar acizsin kendini boşuna yorma "  diyerek kapıyı çarpıp çıktı ben bacağımdaki güç bitmiş şekilde yere düşerken aklımda tek şey  vardı onun bana gülümseyen suratı sonrası yok karanlık gibi bir yer.

AYBARS ' DAN 

Alpikenin eviden çıktığımda hala inanamıyordum  Ayberk kardeşimi onun için öldürmüştü ama Ayberk onun için özel kılan şey onun şu hayataki tek dostu olması ve onu kollarında kaybetmesi üzücü keşke yeniden hayata döndirebilsem Alpikeyi ama kadın kendini resmen hayattan soyutlamış  sadece intikamını alıp gidecek  hayattaki tek amacı buymuşcasına istediğini alıp  gidecek şaşırtıcı ama onda istediğim bir şey var hala neyse boşver zamanı gelince  herkes görecek şimdi işlerime  geri dönmem lazım .

Şirkete girdiğim gibi asistanım yanımda belirdi  " Efendim bugün  sadece imzalanacak evraklar ve ihaleler için akşam yemeği var " dedi pekte umrumda değil odama girip şu evraklara bakmaya başladım da gerçekten fazlaymış en iyisi ben bunlara başlayım zaten akşam olur 

İşlerimi bitirdiğimde tam da tahmin ettiğim gibi akşam olmuştu  hemen şirketten çıkıp son sürat eve yetiştim fazla vaktim yoktu  eve geldiğimde  lacivert takımlarımdan birini alıp giydim gömleğimin yakalarını açıp serbest bıraktım kol düğmelerimi taktığımda hazırdım şimdi akşam yemeği olduğu için bayanlarda olacaktı bana kavalye lazımdı genellikle tek takılmayı sevsemde ihaleye çok saygın bir aileyle girdim iyi aile babası görünümlü olmak şart telefonumu çıkartdığım gibi Burayı  aradım benim en yakın arkadaşımdı bide bu kızlardanda iyi anlardı  " Burak bana böyle saf düzgü efendi gibi duracak kız yolla acil "  dedim  " Abi sana öyle bi kız şuan bulamam çünkü başım dertde mekanı polis bastı kızların hepsini yolladım" dediğinde daha fazla dinlemeden yüzüne kapattım aptal bu çocuk hiçbirşeyi beceremez 

Telefon rehberi oruspu kaynıyo zaten en iyisi yalnız gideyim bir şekilde hallederim deyip evden çıktım arabama atladığım gibi sürmeye başladım yolda giderken kırmızı ışık yanınca durmak zorunda kaldım gözlerimi yoldan çevirip yanıma kayrdırdığımda kocaman tabelasıyla LUX yazan bara baktım burası alpikenin mekanı büyük ihtimalle burdadır mecbur en iyisi ben bunu alayım deyip arabadan çıktım benim korumalardan biri çıkıp benim yerimi aldı bende koşarak LUX 'e girdim içerde striptiz yapan kızlar tam  ortada piyano vardı ve tıklım tıklımdı bar taburelerenin oraya baktığımda Alpikeyi göremedim yukarıda özel odası felan vardır diye düşünüp etrafa göz attığımda bir asansör vardı hemen binip yukarı çıktım büyük bir oda var ayrıca burda küçük bir bar vardı duvarlarda raflar vardı hepsinde kaliteli alkol vardı ben içkileri keserken sırtıma bir el dokundu hemen döndüğümde Alpikeyi gördüm bana şaşkınca bakıyordu o zehirli mavileri 

"Ne istiyosun rahat bırak beni artık " dedi bitik yüz ifadesiyle ilk defa meydan okumuyordu ilk defa görüyordum bu halini  ona dahada yaklaşıp  " Bana bir iyilik yapman gerek bir akşam yemeği var bir kızla gitmem gerek bak geç kalıyorum kimseyi bulamadım benimle gelirmisin" dediğimde hala bana aynı ifadeyle bakıyordu bu demeki kabul etmeyeceğinin göstergesi oluyordu tam arkamı dönmüş gideceken " Otur bir şeyler iç hazırlanıp geliyorum ama bana iyilik borcun olur SOYLU haberin olsun " deyip önümde birden üstündekileri çıkarmaya başladı alışkınım aslında onun bu hallerine ben onu izlerken bana dönüp " Başkalarınada kalsın bakmayı kesde " deyip önüne döndü üstüne lacivert dizlerini üstünde balıkçı yaka uzun kollu heryerini kaplayan kadife bir elbise giydi altınada dizinin biraz altında biten uzun siyah bot giydi saçlarınıda adını bilmediğim bir örgü yapıp topladı şuan harika duruyodu eline siyah ince bir çanta aldı bana dönüp

SINIRHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin