Daha üç yaşındayken annesini ve babasını kaybetmiş bir çocuktan kendisi için bir gelecek kurmasını istemek,kanatları olmayan bir kuşa uçmayı öğretmek gibi birşeydir.Çabalamaya çalışır,uçamayacağını,kanatlara ihtiyacı olduğunu bildiği halde denemek ister.Ama kanatları olmadan bu imkansızdır.Benim hayatımda tıpkı o kuş gibi...İki kanadımda yok benim.Ne annem...Ne babam.Ama ben yinede bu acımasız hayata karşı pes etmiyorum.Kanatlarım olmadan da başarabileceğimi kanıtlamak istiyorum."Hey seni sersem hayat! Üç yaşındaki çocuğu yenmek kolay,birde beni yıkmayı denesene!".Her sabah kalktığımda,kaldığım yurdun çatısına çıkıp bağırarak bunu söylüyorum.Bu,rahatlamamı sağlıyor ve kendime olan özgüvenimi arttırıyor.Şuanda da bunu yapmak için çatıdayım.Ama bu defa bir farklılık var.Bu defaki seslenişim son olacak.Çünkü artık 18 yaşımdayım ve 18 yaşını dolduranlar artık yurtta kalamıyor.Kısacası,kendi başımın çaresine bakma zamanım geldi.Bu benim buradaki son seslenişim olacak ama gittiğim yerlerde de bunu devam ettireceğim.Burdan ayrılıyor olmam hayatımın sonu değil,tam tersine meydan okuduğum hayata karşı olan savaşımdaki ilk adımım.Ve eğer bu ilk adımı doğru atarsam geri kalan her şey daha kolay olur.Hadi bakalım Zeynep,ilk adımın kolay gelsin!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kimsesiz
Romance"Seni seviyorum. Ama nasıl. Avuçlarımda camdan bir şey gibi kalbimi sıkıp parmaklarımı kanatarak, kırasıya, çıldırasıya." "Sendeki sıfatım ne olursa olsun; sen, ölene kadar benim sevgilim olarak kalacaksın." . . . Zeynep daha 3 yaşındayken annesini...