Selam.
Ben bu kitaba ruhen öncülük edecek kişiyim..
Umarım cool tavırlarıyla sizi büyüleyecek Eylem,süsüyle püsüyle size mutluluk yayacak Naz hayat prensiplerinizi şekillendirir.
Tek dileğim bu kitaba başlamamla siz okurların hayatında yer edinirim. Tüm okurlara kucak dolusu sevgiler ve saygılarımla...
Nur❤
Eylem'den...
Büyülenmistim ilk görüşte. Dedikleri kadar olmasa gerekti İstanbul. Tabi Muğla'da güzel şehir, hele o Fethiye yok mu rengiyle insani aska sürükleyen o iki mavinin buluştuğu nokta görmeye deger. Bide Aşkyaka'miz var bilen bilir. Asiklar şehri gibi,bazi askin sonu yaş filizlenen bi aski yeşerdiği nokta..
İstanbul ayri bir yer,yasami ve insaniyla ayri bir atmosfer tabi. Bir de ertesi gün olanlardan sonra baglandim deli gibi bu şehre.
İlk gün kolej gibi bir üniversite kapisina gelip içerde kaybolmayacağına insanın kendini inandirmasi biraz zor. Sorup sorusturarak buldum ait olduğum yeri. Herkes mi tufatı yoksa İstanbul mu? Bende siyah bir kot,turkuaz detayli bir converse,beyaz salaş bir tişört ve kirmizi ekose gömlek. Etrafimdaki kizlar piercing,yirtik Jean, fileli çorap, yarim tişört tarzi acik saçik. Farklı bir tabirle köpek dalamış.
Kampüse girdim önümdeki danisman hayattan bezmiş gibi bakiyordu,ağaç tepesinde yardima muhtaç kedi gibi. Merdivenlerden cilginca inenler,özlemle birbirine sarilanlar,benim gibi aileden uzak ve yalniz olanlar kampüsü boğuyor gibiydi. Kapi girişindeki güvenliğe sinifimi sordum danismaya yönlendirdi. Lanet olası kalabaliktan kaçarken iyice karisiyordum içlerine. Duvardaki ok yönlerinde kantini gördüm. Ok yönünde uzunca bir koridor vardı. Koridor sonunda ikiye ayrilan yoldan sola döndüm. Bayagi uzun bir koridor,öyle ki epey boğuk ve karanlık. Kantin masalarini görünce içim ferahladi.Kantin masalarindan biri bile bos değildi tek başına oturan sarışın bir kız vardı. Yanina gittim."merhaba" elimi uzatip"ben Eylem,oturabilir miyim?" Kulakliklari takiliymis ve duymadigini fark ettim. Kafasini kaldirip kulakligin tekini cikardi"pardon, duymadim ne dediğini.Malum müzik.." Gulumsedim,indirdigim eli tekrar kaldirip "ben Eylem, oturabilir miyim?" Elimi tutup diğer eliyle bos olan sandalyeyi işaret etti "tabi ki" Gulumsedi ve"Bende Gaye memnun oldum" dedi.
Güvenlik kadinin bagirislari koridorda yankilanarak kulagima "sınıfları dolduralim artik,koridorlar bosalsin"
Gaye ile sinifa cikarken ayni sinifta olduğumuzu öğrendim. Sinifimiz ve kişileri tahmin etmek zor değildi. Zengin, başına buyruk insanlardi çoğunluk kesin. Sinifimizi zor bela bulmuştuk. Kapidan adim atinca çoğunluk erkekti ve bu normaldi. 20 kisiysek 7-8 i kız gibiydi yani. Orta bölümün 4.sirasini gözüme kestirdim ve oraya oturdum. Gaye ayakta bana tebessümle bakiyordu. Elimle bos olan sandalyeyi işaret edip
"Oturmanda bi sakinca göremiyorum"dedim ve gülümsedi. Su ana kadar tanidigim en içten insandi belki de Gaye. Sohbet ediyorduk,lise hayati,dersler,mazide kalan arkadaşlar. Sinif yuksek bi sesle irkildi. İri yari,esmer,gözlüklü,hafif ak sacli bi adam. Kapiyi carpip hic birşey olmamis gibi oturmasi tuhafti.-Uzatmadan soyliyim. Derste gürültü istemem,disardan biri geçerken desin ki burada ders inkılap ve ogretmen Necip Hoca..
Tüm sinif şok olmuştu. Niye böyleydi. Sebebi ne bu kadar disiplinin?
-Ayrıca disarda bile düzgün, terbiyeli olcaksiniz,değişik değişik hareketler istemem.
Defterden bos bir sayfa ararken sinifta sessizlik olustu. Hoca bana bakiyordu.
-Kime dedim,ne dedim,hatirliyor musun?
Anlamsiz ve sorgulayici bi bakis attim"hocam malum o kadar şey söylediniz ki aklimda tutamam sonra ezberlerim diye not alacaktim"
-Vaay, özgüven patlaması yaşıyoruz bayan ama bana sökmez. Edep,adabini takin.
İlk günden birşey yapmak istemezdim değil mi, oturdum. Yanimdaki sirada oturan çocuğa gözüm kaydi. Yapili,kumral,ela gozlu bir çocuktu. Ona baktigimi fark etti ve bana göz kirpip dudaklarina küçük bir gülümseme yerleştirdi. Gamzeleri cok derin ve hoş duruyordu. Utandim ve kafami one egdim. Göz ucuyla kontrol ertim, hala bendeydi gözü. Sayin hocamiz konusmasini bir turlu bitiremiyordu,derken zil caldi. Hoca düşen gözlüğü işaret parmagiyla burun kemerine yerleştirdi ve disari adim atti. Telefonumu cikardim ve internetimi actim. Whatsapp grubundan mesaj gelmesini bekledim ama yoktu. İnterneti kapattim. Gaye, kolumdan durterek "ben dolasicam gelmek ister misin" dedi. Peki ala dercesine kafami yana egdim. Kampus kapisindan cikista bir kaç metre ötede masalar vardi, en yakin olanina oturduk. İkimizde en yakin arkadasimizdan konuşuyorduk."Daha göreli iki gün geçmeden özledim Sevda'mi" dedim,gerçekten de ozlemistim. Kivircik saclarini karistirip onu sinir etmeyi, en sevdiği giysilerini dolabindan aşırmayı özledim. Lafa atildi "bak benim best friendim geliyor" "nasil yani o burada mi okuyo" Şaşırdım ayni okulda olmalarina. Aslinda cok iyidi,hep yaninda,yakininda. Yanimiza sari sacli,minyon bi kiz geldi. Gaye ayaga kalkip "Naz'im ya bugün çok güzel, çok heyecanli değil mi" Kiz basini salladi ve tebessumle Gaye'ye bakan gözlerini bana çevirdi."Selam,ben Naz"elini uzatti,kirmadim ve elini tuttum"Memnun oldum bende Eylem"
Gaye ile Naz ayni yazliktan arkadaşlar. Naz'in moda tasarimi okuduğunu tahmin etmek hic zor olmasa gerek. Cantasindan cikardigi uçuk pembe renkli M.A.C rujla, rujunu tazeledi. Sürerken aynaya odaklanışı o kadar sevimliydi ki ela gözleri resmen parliyordu. Sohbet muhabbet derken ders saatinin geldiğini fark ettik. Herkes içeri giriyordu. Kapidan içeri adim attigimda soldaki bankta yan siramda oturan çocuğu gördüm. Merdivenlere adimizi attigimizda çocuk yaninda beliriverdi. Elini uzatti ama yüz vermedim. Gaye'den birşeyler söylemesini istedim"pardon da uzun şey derdin ne senin ha? Ooo yoksa zubbe,senin her istediğini yapacak kizlardan mi sandin bizi ? Soylesene ha n'oldu"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Arkadaşım Değil Kardeşimsin
Teen Fiction2 Deli kız bir aradayken nereden çıktı şimdi bu Eşsiz adam? Kim bilir, belki de yaşanacak sorunların tek sebebi yada tek çıkışıdır.. Eylem,19 yaşında uçak teknisyenliği bölümü öğrencisi. Onun yaşamında ki 3 prensibi ; ruhani bir lider,özgüven patl...