Yavaşça süzüldü gökyüzünden. Kanatları kimsenin dikkatini çekmemişti. Bu kız için tahmin ettiğinden çok daha rahat olmuştu.
Aptal hormonlu faniler, diye geçirdi içinden.
Yavaşça ilerleyip pembe bir dilek feneri satın aldı. Diğer sokaklara göre fazla büyüktü Ora.
Erinona, tepeye tırmanırken ağaca yaslanmış öpüşen bir çifte yaklaştı. Elini yavaşça erkeğin arka cebine yerleştirip çakmağını aldı.
Tepeye ulaştığında fenerin paketindeki kağıttaki resminin üzerine 'Siyah, 20, Buğday' yazdı. Alt dudağını ısırarak kağıdı boyunun bir kaç kat büyük panonun üzerine astı. Geri çekilip dilek fenerini ateşe verdi.
İşte, beklediği ceset gelmiş fenerini elinden almıştı. Kurbanlarına ceset demeyi seviyordu. O, Tanrının hepsini yok etmesi için gönderdiğine inanıyordu. Belki de onu sıradışı bir seri katil yapan buydu, kurbanları için bir özellik belirlememişti. Kimin kötü yaptığına inandıysa, onu öldürdü.
Ve sıra, ondaydı. James Hills.
SELAAAAM =) NASIL BİR GİRİŞ BÖLÜMÜYDÜ BİLMİYORUM, BU YÜZDEN LÜTFEN YORUM ATIN VE EĞER BEĞENDİYSENİZ OY VERİN ^^ HEPİNZE ÇOOOK TEŞEKKÜR EDİYORUM. =]
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Şeytanın Tuzağı
ParanormaalErinona. Soyadı yok çünkü onun dünyasında kimseye bu lanetli ismi koymuyorlar. Kimse lanetlenmiş bir katilin ismini çocuğuna koymaya cesaret edemiyor. Onunsa bir mevsimi, saati, günü yok. İstediğini yapabilecek kadar zamanı ve istemediği kadar nefre...