Bölüm Şarkısı: Adam Lambert-Runnin'
İyi Okumalar~
Maya Cresta
"Eğer burada istenmeyen sinir bozucu bir yabancı olmasaydın," dedi ciddiyetle. "Seninle çok iyi anlaşırdık."
"Hayır," dedim nezaketen gülümseyerek. "Anlaşamazdık. Ben suçlu ile kurbanı ayırt edemeyen insanlarla pek anlaşamam."
Bu onu tekrar güldürmüştü fakat ben gülmüyordum. Burada bir kurban varsa o bendim. Yine de onlar ortamdaki huzursuzluk için sadece beni suçlamaya ve üzerime gelmeye devam ediyorlardı. Kimse bana fikrimi sormuyordu. Herkes sanki bu işe bulaşmaya dünden razıymışım gibi davranıyordu ve bu beni delirtiyordu.
"Ben Rita," dedi elini uzatarak. Yine nezaketen elini sıktım ve Ryan'a döndüm.
"Sorularımı cevapla."
~
Uzun süren ısrarlarımın sonucunda Ryan rahatça konuşabilmemiz için kütüphaneye çıkmayı kabul etmişti. Rita uyuyacağını söyleyerek yanımızdan ayrılırken Lacey beni merak ettiği için aramıza katılmıştı. Şimdi kütüphanede geniş çalışma masalarından birisine üç kişi oturmuştuk. Muhtemelen Grant de hâlâ buradaydı fakat yanımıza gelmeye gerek görmemiş olmalı ki ortalarda gözükmüyordu.
"Sor," dedi Ryan aceleci bir tavırla. Bir an önce buradan çekip gitmek istediği belli oluyordu.
"Bugün birlikte yemek yediğimiz kişiler benimle ve yan etkilerle ilgili her şeyi bilen kişiler değil mi? Ve diğer kimse bir şey bilmiyor?"
"Evet," dedi hızlıca. Beni uğraştırmayacak olmasına sevinmiştim. Sıradaki sorumu sormaya hazırlanırken Lacey uyuşuk bir ifade ile koluma sarılıp yaslandığında istemsizce irkildim ve dikkatim dağıldı fakat Lacey irkilmemi fark etmemiş olacak ki yerinden kıpırdamadı.
"Uykun mu geldi?" dedim ona da ilgi göstermek isteyerek. Sonuçta sadece benim için burada duruyor ve partiye gitmiyordu. Ona söz verdirtmiştim.
"Hayır," diye mırıldandı gülerek. "Seni sevdiğim için."
Açıklaması bir kez daha irkilmeme sebep olurken gerçekçi dostluğu ve sebepsiz sevgisi içimi bir tuhaf yapmıştı. Beni o kadar hızlı kabullenmişti ki şaşırmadan edemiyordum. Ona göremeyeceğini bilsem de ufak bir gülümseme sunduktan sonra tekrar Ryan'a döndüm.
"Peki, sizin yükselen özellikleriniz neler?" diye sordum.
Yükselenlerini merak ediyordum çünkü kaçmaya çalışırken bana yardımcı olup olamayacaklarını bilmek istiyordum. Ayrıca cidden kaynağın doğasını bilmeye ihtiyacım vardı. Bu sadece bir merak değildi.
"Bunu herkese bireysel olarak sormalısın," dedi kaşlarını çatarak. "Söylemek ya da söylememek için sebepleri olabilir."
Söylediği mantıklı geldiği için ben de kaşlarımı çattım. Bunu daha önce düşünüp herkese bireysel olarak sormam gerekiyordu.
"Lacey?" dedim sevimli olmaya çabalayan bir sesle sorumu ona yöneltirken. Bu onun kıkırdamasına sebep olmuştu.
"Benim sesim yükseldi," dedi. "Kulak zarını patlatacak kadar yüksek ses frekansına çıkabilirim. Hatta sesimi o kadar yükseltebilirim ki ses dalgalarım fiziksel hasar verebilir."
Onu anladığımı belirtmek için başımı aşağı yukarı salladım.
"Peki, sadece kendi sesini mi? Başkalarının seslerini kontrol edebiliyor musun? Yoktan sesler oluşturabiliyor musun?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Değişim
Ciencia FicciónMaya'ya göre: O sıradan bir zekaya, sıradan bir görüntüye, sıradan bir hayata sahip basit bir genç kızdı; insanlar gereksizdi, az insan çok huzuru beraberinde getirirdi. O halinden memnundu ve mutluydu. Hayatının hep böyle devam etmesini isterdi...