JUST YOU

~KISKANÇ~

Dün onunla ilk gülüşmemizdi. Onun (bence) içten gülüşünü gördüm. Gülümserken resmen gözleri  kaybolmuştu. O an kalbime bir şeyler oldu. Napıcağımı şaşırdım. Küt küt atan kalbe ne yapılabilirdiki?..

O evden gittikten sonra nihayet kendime gelebildim. Sanki kalbim mıknatıs gibiydi o bana yaklaştıkça kalbimin ritmi bozuluyordu. Gerçekten de aşık mı oluyordum?
Yoksa bir anlık bir hoşlantı mı?
Ama ben aşk nedir bilmiyorum ki!
Bence sadece bir anlık hoşlantı.
Ben bu sorularla cebelleşirken o ne yapıyordur şimdi?

Kalbimin ritmini bozan Jimin seni dava edicem!!!

⚫️ ⚫️ ⚫️

Sabah çoktan olmuştu ve ben hala evde hazırlanıyordum. Geç kalıcam ya!! Ne demek alarmı kapatıp tekrar uyumak? Şu an kendime inanamıyorum. Bu zamana kadar hiç sabah koşusunu aksatmayan Rose bugün bir güzel uyumuş.
Hemen üstüme her zaman ki gibi bir tişört bir kot pantolon geçirip kahvaltı yapmadan evden ayrıldım. Hızla dolmuş durağına vardım ve dolmuşun gelmesini bekledim.

Derse ucu ucuna yetiştim resmen. Hemen boş bir sıra bulmaya çalıştım. Ama nedense boş bir yer bulamadım herkes bir sırayı kapmış. Yanları boştu ama sorun bakalım ben istiyormuyum? Tabiki HAYIR!! Böyle bir şey yaparsam bu tam bir delilik olur. Kızların yanında oturmam tehlike arz ediyor. Erkeklerin yanında oturmak ise beni pek rahat hissettirmiyor. Yer ararken arka sıralardan birine oturmuş Jimin i fark ettim. Ama onu görür görmez yüzümü çevirdim. Çünkü beni görürse bana mutlaka selam verecekti ve bu diğer kızların doğal olarak hiç hoşuna gitmeyecekti. O yüzden hemen bir yer bulup oturmalıydım. Ben tam bunları düşünürken birisi bana seslendi

'Rose, istersen yanıma oturabilirsin'

Ben bu seslenen kişinin Jimin olduğunu zannederken bir baktım ki ön sıralardan bir erkekti. Ismini bilmiyordum ama nazik birine benziyordu. Diğerleri beni pek takmazken o bana yerini gösterdi. Pek istemesem de mecbur kabul etmek zorunda kaldım çünkü Jimin diye bir tehlike vardı ㅋㅋㅋ

Hemen oturdum ve önüme kitaplarımı açtım. Ders başlamıştı.
Bir kaç dakika sonra karnım guruldamaya başladı. Ne yapacağımı bilemedim. Hay ben böyle işin.. Tam zamanını buldu. Çok utandım. Acaba yanımdaki ismini bilmediğim çocuk duymuşmudur? Bu sorumun cevabını ancak ona dönüp bakarak bulabilirdim. Öyle de yaptım ama çocuk derse o kadar konsantre olmuş ki benim ona baktığımı bile fark etmedi. O an kendimi o kadar rahat hissettim ki eğer bu sesi duysaydı kendimi baya kötü hissedecektim. Neyseki duymadı.

Ders bitmişti. Bende çantamı topladığım gibi kendimi dışarı attım Hemen kantine gittim. İki poğaça bir kola alıp çıktım. Diğer derse yetişmem için hemen bir yer bulup hızla yemem gerekiyordu. Gözümle güzelce etrafı bir taradıktan sonra nihayet bir yer buldum. Gözüme kestirdiğim o yere gitmek için giderken birisi beni durdu. Bu o çocuktu. Beni yanına oturtan çocuk.

'Açken hemen yemeğe saldırma yoksa hazımsızlık çekersin!' deyip elime hazımsızlığı giderecek bir içecek verdi.

Olamaz  çocuk benim karın gurultu mu duymuş!! İnanmıyorum ya!! Şu an yer yarılsa da içine girsem. Çok utandım çocuğun yüzüne bile bakacak durumum yoktu. Yanaklarıma dokunarak yüzümü kontrol ettim resmen yanıyordu Domates gibi kızarmıştım kesin.
Teşekkür ederek hemen oradan uzaklaştım.

Neyseki yerime kimse gözünü dikmemişti. Hemen oturup yemeye başladım. Tam birazda olsa rahatlamışken yanıma birisi oturdu. Bu da kim şimdi ya!! Ben yalnız Kalamayacakmıyım hiç!!

Kafamı kaldırıp kimin oturduğuna baktım. Bu Jimin di. Bakar bakmaz sinirli olduğunu anladım. Acaba kime sinirlendi? Resmen gözlerinden ateş fışkırıyordu.

'Sen herkesin verdiği şeyi kabul edermisin?'

Bu ne saçmalıyor diye düşünürken birden aklıma çocuğun bana verdiği içecek geldi. Büyük ihtimalle bizi gördü. Ama onu ne ilgilendirir ki!
Bu tepkiyi dışardan birisi görse bizi sevgili sanar.

'Noldu ki? Alamazmıyım?'

Hemen soruma soruyla cevap verdi

'İçine kötü bir şey atmadığını ne biliyorsun?'

O şimdi benim için endişelenmişmiydi yoksa kıskanmışmıydı?

Yok canım ne kıskanması!! Bende kendimi nerelerde görüyorsam ㅋㅋ

'Yok ya öyle bir çocuğa benzemiyor'

Daha konuşmamı doğru düzgün dinlemeden başka bir soru sordu

'Neden yanıma oturmadın? Senin için yanımı tutmuştum ama sen gittin onun yanına oturdun! Onu seviyormusun yoksa (bu kısmı baya hüzünlü bir şekilde söyledi)'

Ne saçmalıyor bu! Daha çocuğun ismini bile bilmezken nasıl aşık olabilirim ki!

'Ne saçmalıyorsun Jimin ya! Daha çocuğun ismini bile bilmiyorum. Sadece bugün sabah geç kalınca kahvaltı yapamadım o da karnımın aç olduğunu ve benim hemen yemeklere saldıracağımı anlayınca böyle bir şey yaptı. Hemen başka yerlere çekiyorsun inanamıyorum sana'

'Peki beni gördüğün halde neden yanıma oturmadın? Arkadaş olduğumuzu sanıyordum'

'Öyleyiz zaten. Ama arkadaşların benden pek memnun olmadığından dolayı yanına gelmek istemedim'

'Nasıl yani anlamadım?'

'Geçen sınıftaki bazı kız arkadaşlarından duydum. Benimle ilgilenmenden rahatsız oluyorlarmış'

Dahada öfkelenerek cevap verdi

'İlk önce şunu söyleyeyim benim hiç kız arkadaşım yok onlar kendini öyle görüyorsa bilemem. Hem istediğim kişiyle ilgilenirim buna kimse karışamaz!! (burada baya sinirliydi)'

'Öyle ama Lütfen anlayışla karşıla! Birilerinin bana dik dik bakmalarından nefret ediyorum! Hem aramızda hiç bir şey yokken birilerinin hakkımızda yanlış fikirlere kapılmasını istemem!!'

'Burası özgür bir ülke değil mi Rose?'

'Evet'

'O zaman kimse ne yaptığımıza karışamaz!'

Sonra biraz daha sinirli bir bakışla konuşmaya devam etti

'O senden rahatsız olan kızıda tahmin ediyorum. Artık haddini aştı!'

Eyvah! Benim yüzümden birisiyle kavga edicek. Bunu hiç istemiyorum. Keşke bir şey söylemeseydim. Ama başka çarem yoktu.

'Jimin sinirlendin galiba sen. Boşver zaten biz arkadaş değilmiyiz?'

'Evet ama ileriki zamanlarda da (ileriki zaman derken!!) sorun çıkarmasını istemiyorum! O yüzden onunla açık açık konuşucam'

Offf iyice kötüye gidiyor durum eğer benim söylediğimi anlarlarsa tüm sene burnumdan getirirler. Allah'ım napıcağım ben şimdi

(lys sınavından dolayı pek fazla giremiyorum. Umarım beğenmişsinizdir. Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın canlarım)