E.N.D'in Uyanışı

1.Bölüm

"Natsu!?Senin yatağımda ne işin var?!" Ah,çok geç kaldım.Gene kızacak."Lucy biliyorsun.Senin yatağın dünyada eşi benzeri yok.Olmayacakta.Hayatım evlen benimle.""Sabah sabah kim buna bir şey verdi?...!Happy!?"Üzgünüm happy seni ele verdim ühü ühü."Aye?!"Ah,sanırım beni fark etti.Kaçsana Happy kaç yoksa Lucy'nin gazabına uğrayacaksın.Beni neden anlamıyor bu."Natsu'ya ne oldu böyle­?""Bana bir şey olmadı onu nerden çıkarıyorsun?"Bal gibi de oldu happy bana bozuk balık verdi,bunu sana daha sonra ödetirim happy.Lucy bana doğru gelmek üzereyken ona "Gelme!"diye bağırdığımda bana tuhaf tuhaf bakmaya başlamıştı bile.Peki ben şimdi bu yaptığıma ne bahane söyleyecektim sanırım artık bunu saklayamayacağım çünkü saklasam da midem bana ihanet edecek ve kusacaktım."Benim miğdem bulanıyor.Tuvalete gitmem gerek."Sanırım biraz fazla yedim.Alt tarafı 13 tane yedim bir şey olmaz ama asıl sorun hepsinin bozuk olması.Lucy eğer buzdolabını karıştırdığımızı öğrenirse bizim için hiç iyi olmaz."NATSU!!"işte geliyor."Niye buzdolabımı karıştırdınız!?"bunu söylerken ağzımdaki tüm kusmuğu çıkarmıştım yoksa "Happy!!Yardım et!" yardım etmiyor.Nasıl olurda bana yardım etmez bu işi yaparken ortaktık biz.Aha,yatağa kustu ve Lucy bunu gördü ve sonuç olarak bizi evden attı."Loncaya gidelim happy midem hiç iyi değil""Aye! Dayan Natsu."Loncaya geldiğimizde suratıma tekem yedim."Lucy'in evine gideceğini niye bize söylemedin bizde gelirdik geri zekalı!""Gray!Seni..."gray'in üstüne kusmamla bayıldı."Kendimi şimdi daha iyi hissediyorum!HAHAHAHAHAA!!Nerde kalmıştık,Gray!...hey, iyi misin?"sanırım iyi değil. Happy beni çok hızlı dürtüyordu bir dakika gerçekten hızlı dürtüyordu. Ona baktığımda bana bağırarak bir  yeri işaret ediyordu.O tarafa baktığımda çok geçti. Lucy hemen gelmişti ve Virgo'yu çıkarıp bana sert bir tekme attı. Neden Virgo olmak zorundaydı."Lucy!"bana sinirle bakıp soludu ve "Evime izinsiz girmene alıştım ama yatağımda sadece ben yatarım Natsu. Ayrıca evime girdiğinde de buzdolabında olan yemeklerimi yeme!"deyiverdi bir çırpıda."Bunu şimdimi söylüyorsun,önceden bir uyarı yapsaydın."biz böyle kavga ederken erza içeri geldi bir bana bir lucy'e ve sonrada yerde baygın şekilde yatan gray'e baktı, işte geliyor."Sabah sabah siz ne yaptığınızı zannediyorsunuz?!Ve gray niye yerde bu halde baygın.Birisi onu buradan kaldırabilir mi?!"ve işte geldi. Bunu tabi ki de bana demişti. Gray'i kaldırırken suratıma yumruğu geçirdi. Bir dakika yoksa gray normalde bayılmayıp sadece olan biteni mi dinledi. Gray'e baktığımda suratında piç bir gülümseme vardı."Gray neden sen..?!"o sırada tekrar yumruk yedim ama bu sefer bir tek ben değil gray de yedi.Bu yumruğun sahibi tabi ki de erza'ydı. Gray  ben bunu sana ödetmez miydim."Bugün hangi göreve çıkacağız?"dedi lucy. İyi soru gerçekten bugün hangi işi yapacaktık. Panoya doğru yürüdüm ve karşısına geçip hepsine teker teker baktığımda en ilgimi çeken ve bize uyan görev kara peri 85.000Jewel fiyatı da iyiydi. Hemen gidip bizimkilere gösterdim. Aralarında en çok lucy sevinmişti sanırım kirasını karşıladığı içindi neyse. Gray'de en az benim kadar bu işi sevmişti ama erza 'daha düzgün bir yok muydu' dercesine bakıyordu bana. "Bu işe gidiyoruz.Karar verilmiştir."dedim. Hemen yola çıktık. Görevimiz  Genoa'daydı ve biz de oraya gidiyorduk. Beni gene yolculuk tuttu."Natsu'yu gene yol tuttu. Natsu kendine gel artık görev yerimize geldik, hadi ama!"dedi Lucy. Hala daha bir şeyler söylerken erza onu durdurdu ve bana bakıp piç bir şekilde gülümsemesiyle"Lucy onu kaldırmaya uğraşma nasıl olsa tren şimdi yeniden kalkıyor bırak daha sonra tekrar gelir zaten. Ayrıca burada görevdeyiz  fazla vakit kaybediyoruz."dedi. Olamaz , tren yeniden harekete geçicek. Erza çok kötüsün. Kendime gelebildim ama tren hareket etmeye başlıyordu ve beni tekrar yol tuttu ama happy beni uçurarak trenden çıkarttı. Ben hala kendime gelemedim. Yolda ilerlerken Genoa görüş alanımıza girdi. Gözlerim istemsiz bir şekilde hemen sonuna kadar açılmıştı. Nedeni ise tam karşımda duruyordu. Koca bir şehrin sadece yarısı değil arkasındaki orman da gitmişti ve dev bir çukurda vardı. Anlaşılan biz gelmeden önce sıkı bir dövüş olmuş. "Bu da ne böyle? Sanırım burda bir tek biz yokuz." Erza hemen olduğu yerden sıçradı. Ve hemen onun ardından topraktan büyük demirden iğneler çıktı. Burada durmamız güvenli değildi koşmalıyız. Ne kadar hızlı koşabiliyorsak koşmalıydık. Takım ayrıldı her birimiz farklı yerlere gittik. Benim gittiğim yerde kara büyü'yü kullanan biri vardı"Demek kara peri sendin?"aslında onun  kara peri oldupundan hiç emin değildim sadece tahmin ediyordum. Ama suratının ifadesine bakılırsa evet bu o kara periydi. "Ejderha yumruğu!"diye bağırıp onun üstüne doğru koşmaya başladım ve tam ona vuracağım zannediyordum ki aniden görüş alanımdan çıktı ne olduğunu anlayamadan suratıma doğru son sürat bir yumruk geldi.Bu gerçekten de fazlasıyla acıtmıştı sanırım happy benim için endişelenmiş olmalı ki "Natsu!" diye bağırmıştı. "İyiyim, bir şeyim yok" endişelenmemesi için öyle söylemiştim ama kendimi sağır gibi hissediyorum. Attığı yumruk tam olarak kulağıma gelmişti ve kulağım çok çınlıyordu. Bu da benim dikkatimi dağıtıp görünüşümü bulanıklaşdırmaktan başka bir şey yapmıyordu. "Bu da ne?"ağzımdan bir tek bu kelimeleri çıkarabilmiştim."Nasıl sevdin mi yumruğu?Senin için özel bir şekilde vurdum. Umarım beğenmişsindir."bu sözleri suratını acırmış gibi yaparak söylediğinde ona dersini vermek istedim ama kulağım çınladığı için pek odaklanamıyordum. Bir dakika ben odaklanmam ki vur gitsin."Noldu fairy tail sineği hemen pes mi ediyorsun?"dedi."Fairy Tail hakkında nasıl böyle konuşursun lanet olası?!"bu  adam fairy tail'i nasıl böyle kolay bir şekilde sineğe çevirir. Sınırları fazla zorluyor madem zor istiyor bende ona zor verirdim. "Ateş ejder avcısı" tam isabet. Biraz bir sis oldu ma sonra yavaş yavaş dağıldığında şok geçirdim. Büyüm den bir çizik  dahi almadan çıkmıştı. Gerçekten bu kişi neydi böyle. Nasıl tek bir çizik bile almadan çıktı?"Sen nasıl..?"Ne diyeceğimi hiç bilmiyordum. Yoksa karşımdaki S-sınıfı bir büyücümüydü?