HELLÖ kusura bakmayın çok bekletmis olabilirim bundan sonra 3 günde bir yeni bölüm gelicek ve uzun uzun...Bir de artık bölümleri yukarıya koyduğum şarkılarla dinlemenizi isterim (her bölüme ayrı şarkı) Lütfen hatalı veya beğendiğiniz yerler olursa yorumlara yazmayı unutmayın:)Seviyorum sizi♡♡
Dikkat et tatlı kız diyerek yanımdan gitti. Çok yakışıklı ve çok karizmatikti, tam da hayalimdeki erkek profili onda vardı. Telefonumu açıp annemi aradığımda nerede olduğunu sorduktan sonra bana sahilde olduğunu ve 5 dakikaya yanımda olacağını söyledi. Annem karakoldan sonra ilk kez benimle konuşmuştu ve sesi kırılmış, umudunu yitirmiş, en önemlisi ağlamıştı. Onu beklerken çok zaman geçmemişti ama çok sıkılmıştım, annem geldiğinde arabaya eşyaları koyduktan sonra ön koltuğa geçip oturdum. Ona bir kez daha kağıtta neler yazdığını sordum ve bir kez daha bişey söylememişti. Korkuyordum. Çok korkuyordum. Ya babam hapse girerse? Ya birdaha onu göremezsem? Ya annem başka biriyle evlenirse? Aklımda cevapsız sorular...Yarın okullar açılıyordu ve ben hiç bilmediğim bir okula gidicektim. Babamı seviyorum çok seviyorum ama ona güvenmiyorum. Bu da benim diğer insanlara karşı güvenimi tetikliyordu. Okulum tam gündü yani 09:00'da ders başlayıp 12:00'da öğle yemeği olup 15:20'de okuldan çıkacaktım. Eve gidip yemek yedikten sonra direkt yatağıma gidip uyudum, sabahta 08.10'da kalkmıştım. Oysaki ben genelde 12:00'de felan uyanırdım, annemde uyandırmamış kendim kalmıştım. Sağ elimle uykulu gözlerimi kaşırken, dilimlede kuruyan dudaklarımı ıslatmıştım. Okul kıyafetlerim hazırdı. Giyindim. Aşağıya kahvaltımı yapmak için indiğinimde annemi kanepede uyuya kalmış bir şekilde görmüştüm. Hemen odasına çıkıp pike alıp onun üstünü örtüp daha rahat bir pozisyona geçirdim. Kahvaltıda pek bişey yemek istememişitim, sadece 1 haşlanmış yumurta ve ekmek. Bu beni ne kadar tam doyurmasada idare ederdi, çantamı aldıktan sonra annemin yanına gidip alnından öpüp bir not bıraktım, notta:
Kahvaltımı yaptım. Düzgünce giyindim ve muhtemelen sen bunu okurken okulda olacağım. Gelmesende olur. Seni seviyorum anne:)Okulun yolunu biliyordum ve cok uzak sayılmazdı. Etrafımda okul çantasıyla ama serbest biryere giden bir çok insan vardı ama okula gidiyor olmazlardı. Çünkü kızlar, mini şortlar ince askılılar ne ararsan bu kızlarda vardı. Birinin daha sonra hepsinin bana itici bir gözle baktığını gördüm. Sinirlenmiştim. Onalar kim de bana o şekilde bakabiliyorlardı?
Neyse ki okulun önündeydik, okulda sıraya girdiğimizde en arkada duruyordum ve ellerimi birbirine bağlayıp yerdeki taşla oynamaya başladım. Mutlu olduğum zamanlar kendime vakit ayırırdım fakat mutsuzdum hemde çok mutsuz. Saçımı yukardan çok sıkı olmayan bir topuz ve siyah, çok kalın olmayan bir hırka giymiştim. Yanıma kıvırcık ve benim boylarımda olan bir kız geldiğinde, nedenini bilmeden kıza çok sinir olmuştum. Sonra bana gülümsediğini görünce istemsizce yüzümde oluşan tebessümle kızın "Merhaba" demesi bir oldu, fakat kimseye güvenmiyordum ama "O kötü biri değil" diyordu iç sesim. Sonra kızın samimi gülüşünden sonra bende "Merhaba" deyip dişlerimi ne kadar gòstermemeye özen göstersemde bir gülücük attım. Daha sonra yarım saate yakın konuşma bittikten sonra herkes sınıfına gidiyordu, kimileri 5 kimileri 7 kimileri ben gibi 8. Tek sorun okulda yabancı olmamdı onun dışında okul, bahçe, kantin...Herşey çok güzeldi...Tek emin olamadığım öğrencileri, öğrencileri iyi miydi? Bunu bilmiyordum ve bilemezdim. Onları tanımam gerekirdi değil mi? Fakat ben babamdan sonra değil öğrencilere, insanlara nasıl güvenecektim?
Sınıfa girdiğimde tek iki kişilik yer kapı tarafı en arkanın bir önünüydü ve öğretmen masasının hemen önüydü. Kızla tek ayakta duran biz olduğunuzdan ve az da olsa bir sohbetimiz olduğundan ona en arkanın bir önüne geçelim diye sorduğumda "Saçmalama kızım " dediğini duymuştum ve sinirlenip oraya geçtim. O da öğretmen masanın hemen önüne oturmuştu herkes bana bakıp "Oha cesarete bak" diyordu. Anlamadığım için aldırış etmedim sonra etrafıma bakındım herkesin tipine iyice göz gezdirdikten sonra arkamdaki masa kalmıştı. Arkama doğru döndüğümde dibime girmiş ve bana bakan bir erkek gördüm. Bu...Bu o çarpıştığım çocuktu, evet gerçekten de oydu ve bana bakıp durdu yüzü ifadesiz bir şekilde. Önüme döndüğümde herkes bana bakıyordu ve cok geçmeden de hoca derse girmişti. O...O arkamdaki çocuk ayağa kalkarak "Hocam aramıza biri katıldı" diyerek beni göstermişti. Hoca kendimi tanıtmamı istedi. Ve tanıtım kendimi "Ben Derin Topçu 14 yaşındayım Antalya'da doğum büyüdüm ve maalesef buraya geldim " bunları söylemiştim. Ve o çocuk da tekrarladı "Maalesef". Hoca konuştuğum kıza seslendi "Miray gelirmisin? " öğrenmiştim artık adını. Tek merak ettiğim o çocuğun adı olmalıydı. "Sanane kızım ondan kendi derdinle uğraş!" dediğini duydum iç sesimin. Haklıydı ama banane ondan...Zil çalmıştı ve bir grup kızlar o çocuğunu yanına gitmişlerdi adını söyleye söyleye "Berke" "Berkee" öğrenmiştim. Adı Berke'ydi, güzel de bir ismi vardı ama kişiliği? Bilemiyordum...Daha sonra...
Arkadaşlar bölümler daha kısa mı bu boyutta mı yoksa biraz daha uzun mu olsun yorumlara yazın bir dahaki bölümde öyle olucak :) Eger bir şey yazılmassa bu şekilde devam edeceğim :))
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Baba?
Teen FictionBi babam yok. Bi ailem yok. Bi geleceğim yok. Bi yaşamımda yok. Özgürlüğümde yok. Bakıyorum da ben yok oluyorum...Yavaş yavaş acı çeke çeke ölüyorum...