Kızların bana bakarak Berke'ye bir şeyler söylediklerini gördüm, ve sinirlenmiştim. Anlamadığım, yüzüme söyleyemediklerini neden arkamdan konuşuyor olmalarıydı.Sonra kafamı onları görme açımdan çıkaracak bir yere doğru baktım. Yerimde sessiz sakin otururken Miray'ın geldiğini fark ettim ama umursamadım, umursamadığımı anlayınca hafiften öksürüp ''Nasılsın Derin?'' diye sorduğunda ''İyiyim'' cevabını verdikten sonra ona neden burada oturmak istemediğini sordum meraklı bir halde. Canının istemediğini söylediğinde konuyu uzatmak istemediğim için daha fazla sorgulamadım. Ama sorgulasam işin içinden daha farklı şeylerin çıkabileceğini hissediyordum. Sabah doğru düzgün kahvaltı yapmadığım için karnım acıkmıştı, Miray'a kantine gidelim mi diye sorduğumda ''Tabii, bende çok açım zaten'' dedikten sonra koluma girip sınıftan çıktık. Koridorda yürürken Berke'nin bir çocuğu azarladığını gördükten sonra sebebini çok merak edip Miray'a sordum. Bana dediği tek şey ''Boşver'' olmuştu, ''Kızım sanane milletten'' dediğini duyduktan sonra iç sesime hak verip sesli bir şekile ''Aynen, banane milletten.'' dediğimde koridor bitmişti ve kantine nihayet gelebilmiştik. Gelebilmiştik gelmesine ama sıra çok vardı ve ben asla o sırayı bekleyemezdim. Miray ne kadar ısrar etsede ona ''Sen gir sıraya o zaman ben de şuradaki masada oturuyor olacağım.'' dedim. Onaylayıp sıraya girdikten sonra bende gösterdiğim masada oturmuştum, Miray iyi kıza benziyordu, kötü düşünmüyor, ve sürekli konuşuyordu. Onu beklerken masaya kafamı gömüp babamı düşünmeye başlamıştım, herşeyin yalan olduğunu, babamın katil olmadığını, tekrar bir ayara gelip mutlu bir aile olacağımızı ve en önemlisi de babamın anneme zarar vermeyeceğiydi...Bu güzel hayalden uyandıran şey masaya Miray'ın oturduğuydu, kafamı kaldırıp karşıma baktıktan sonra karşımdakinin Miray olmadığını Berke oluğunu gördüğümde şaşırmıştım. Sarı uzun dalgalı ve simsiyah olan gözleri onu değişik kılıyordu. Bana sadece gülümseyerek bakıyordu ve bene ona...Sonra ''Gözlerin güzelmiş fıstık'' diyerek göz kırptı...Nedenini bilmeden çok heyecanlanmıştım. Ama çokta şaşırmadım çünkü koyu yeşil olan gözlerimi herkes beğeniyordu. Daha sonra Miray'ın geldiğini görünce ''Nihayet' dedim gülerek, şaşkın bakışıyla
''Ne dedi o ?''
''Kim ne dedi?''
''Berke diyorum sana ne dedi?''
''Ha Berke. Hiç, sadece baktı ve sonra gözlerimin güzel olduğunu söyledi''dedim
Ve alt dudağını dişleyerek ve sessiz bir şekilde ''Eyvah'' dedi endişeli bir yüz ifadesi karşıladı beni. ''Niye noldu?'' dedim ve bana ''Bak Derin...Berke'nin takılığı ve bulunduğu yerlerde çok fala olma.'' dediğinde sinirlenmiştim. Bana kimse emir veremezdi. Hiçkimse...''Neden dediğimi lütfen sorma sadece iyiliğin için...'' dediğinde çocukça bir şeydir diye kafama takmadım. Miray'la biribirimizi tanıma aşamasındaydık. Birbirimize sorular soruyorduk.
''Nerede oturuyorsun?''
''Ben merkezdeyim.Sen?''
''Okulun iki sokak arkasında oturuyorum.''...bunun gibi sorular
Ve gelmiştik benim için cevaplamalası en zor en kazık soruya ''Baban çalışıyor mu?''...İlkten bir şey diyemedim. Kimse diyemezdi...''Babam yurt dışında canım. İş için gitmesi gerekiyor.'', ''Salaksın sen salak...Neden yalan söyledin?'' dediğini duymuştum iç sesimin. Peki ya ne diyecektim? ''Babam çalışmıyor, çünkü kendisi katil ve şu anda da hapiste'' mi diyecektim. Desem de benim için çok zor olurdu. Yapamam...Yapamazdım...Ve yapmayacaktım...Babamı o şekilde tanıtamazdım. Miray'la konuşmamamız bittikten sonra hemen zil çaldı ve sınıflarımıza gittik. Merdivenleri tam bitirmiş ve köşeyi dönecektim ki Berke'le çarpışmıştık. Tam laf söyleyecekken benim olduğunu anladıktan sonra eli yanağıma götürüp ''İyi misin?'' dediğine dizlerim titriyor ve terliyordum. Çünkü ilk defa bir erkekle bu kadar yakındım...Herkesin bizi izlediğini biliyordum ve iyi olduğumu söyledim. Daha sonra dikkat et diyerek bir gülücük attı. Sonra etrafına bakıp "Ne bakıyorsunuz" deyip hafiften ses tonunu yükselttiğinde kızların bana nefret erkeklerin ise şaşkın şaşkın baktığını gördüm. Sinirlenmiştim...Hemde çok...Düşünsenize, koridorun ortasındasınız ve herkes oradaki herkes size bakıyor...Bu çok sinir verici bir durum, çok geçmeden Miray kolumdan tutup beni kızlar tuvaletine götürmüştü. Kolumu sıkı sıkı tutarken bana şunları demişti...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Baba?
Novela JuvenilBi babam yok. Bi ailem yok. Bi geleceğim yok. Bi yaşamımda yok. Özgürlüğümde yok. Bakıyorum da ben yok oluyorum...Yavaş yavaş acı çeke çeke ölüyorum...