{12}

1.3K 198 189
                                    

Yazar/Author: hqheaven
---

"Korkuyor musun?" diye sordu Makki. Oikawa başıyla onayladı.

Bir sonraki gün Oikawa ameliyat için hastaneye gidecekti. Korkuyordu.

Aralık ayındaydılar.

Iwaizumi'nin ameliyat için biraz daha para biriktirmesi gerekmişti. Oikawa dünyayı görmek istemesine rağmen Iwaizumi'ye bu kadar uğraşmasına gerek olmadığını söylemişti. Onun ne kadar yorgun olduğunu biliyordu. Bütün gününü Oikawa'yla harcıyordu, ona yardım ediyordu, ardından 2 saat kestirip işe gidiyordu. Sabah 7 de geri gelip bir saat uyuyor, sonra tekrar kalkıyordu.

Ama Iwaizumi hiç şikayet etmedi. Hâlâ saat 8'de uyanıyor, kahvaltı ve Oikawa için banyoyu hazırlıyor, ve Oikawa'yı istediği her yere götürüyordu. Bazen de gece geç saatlere kadar onunla oturuyordu.

Bir hafta öncesine kadar Makki ve Matsun nihayet taşınmışlardı. Evleri Oikawa ve Iwaizumi'nin çok yakınındaydı, böylece fazlaca zaman geçirebiliyorlardı. Her gün birlikteydiler.

Oikawa onlarla konuşup Iwaizumi'yi gün içinde uyumaya ikna etmelerini istedi. Nasıl olduysa, Iwaizumi kabul etmişti. Böylece günde 2 saat daha uyuyabiliyordu.

Bugün, Makki ve Mattsun tekrar geldi, ama Iwaizumi uyumak istemedi. Bir sonraki gün büyük gündü ve hem kendisini hem de Oikawa'yı rahatlatması lazımdı.

Ve işte böylece Oikawa ve Makki yatak odasındaydılar, bu sırada Iwaizumi ve Mattsun aşağıda yemek hazırlıyorlardı.

"Şimdi, söyle bakalım, sen ve Iwaizumi... Bilirsin ya. Şey yaptınız mı?" diye sordu birden Makki.

Oikawa kıp kırmızı oldu.

"E-evet. Yaptık" diye cevapladı. Makki'nin şaşkınlık içinde nefesini tuttuğunu duydu.

"Ne? Aman tanrım, HER ŞEYİ ANLAT!" Makki Oikawa'ya doğru yaklaştı.

"Şey, çok nazikti. Yani, çok çok nazikti. Ve.. ımm.. Beni dikkatlice hazırladı da, beni ne kadar sevdiğini söyleyip durdu ve- yani anlatmak çok zor. Çünkü o kadar güzel hissettirdi ki anlatamam bile" Oikawa kendi kendine gülümsedi.

"Ah, anladım. Iwaizumi nazik davranacak birine benzemiyor, şaşırdım doğrusu" dedi Makki.

"Neden ki?"

"Nasıl açıklayabilirim sana? Şimdi senin vücudun ince ve narin, oysa Iwaizumi güçlü ve yapılı. Sık sık spor salonuna giden biri gibi duruyor.

"Hmm.. Neyse ki yakında görebileceğim"

"Evet, tepkini merak ediyorum açıkçası"

"Ağlarım herhalde"

Oikawa ve Makki gülmeye başladı.

"Yemek hazır!" Iwaizumi'nin sesini duyup aşağı indiler. Makki Oikawa'nın inmesine yardım etti.

Iwaizumi, Makki ve Mattsun'un bakışmalarını gördü. Bir iş çevirdikleri kesindi.

"Bizim bir haberimiz daha var" dedi Mattsun Makki'nin yanına oturarak.

"Noymoş o" dedi Oikawa, ağzı pilav doluydu.

"Ben ve Makki... Biz çıkıyoruz"

Oikawa Iwaizumi'nin boğulup öksürdüğünü duyduğuna emindi.

"Neden daha önce söylemediniz?" Iwaizumi şok olmuş bir şekilde sordu.

"Siz çok tatlıydınız, aklımızdan çıktı" Makki kıkırdadı.

Makki ve Mattsun ayrılmadan önce birlikte bir kaç saat daha harcadılar. Hastanede görüşmek üzere ayrıldılar.

Oikawa ve Iwaizumi koltukta uzanıyorlardı. Oikawa Iwaizumi'nin bacaklarının arasına uzanmıştı, kafası göğsündeydi ve kalp atışlarını dinliyordu.

"Sence işler yolunda gidecek mi?"

"Her şey iyi olacak, eminim"

Ama değildi. O doktorlara güvenebileceğini biliyordu, ama sevdiklerini sürekli kaybettiği bir kötü şansı vardı. Her şeyin iyi gideceğini ümit ediyordu.

"Aslında bu parlak mavi gözlerini özleyeceğim, ama aynı zamanda beni ve o iki salağı görmen için sabırsızlanıyorum"

"Ben de çok heyecanlıyım... Benim için çok çaba harcadın, bu iyiliğinin karşılığını vermek için sabırsızlanıyorum"

"Sana çizimlerimi göstermem lazım, okuma ve yazmayı öğretmem lazım"

"Evet, daha çok işimiz var"

"Senin için kendimi feda ederdim, biliyorsun değil mi?"

"Ben de"

Iwaizumi Oikawa'nın alnına bir öpücük bıraktı.

"Sana söylemem gereken bir şey var" dedi birden. "Önce yalan söylediğim için özür dilerim, ailen hakkında yalan söyledim. Gerçek şu ki; her gün sana bakmaktan yorulmuşlar. Sana bir iki hafta bakıp hastaneye ya da kuzenine bırakmamı söylediler. Ama reddettim. Onlara asla böyle bir şey yapmayacağımı söyledim. Ve seni gördüğüm anda ne kadar doğru bir karar verdiğimi anladım. İlk görüşte aşk gibi bir şeydi benim için"

"Benim için mi... yaptın?" Oikawa hâlâ söylediklerini anlamaya çalışıyordu. Iwaizumi, bir iş sahibi olup normal bir hayat yaşayabilecekken, kör bir oğlanla kalmayı seçmişti.

"Senin için her şeyi yaparım"

---

Büyük gün geldi.

Oikawa hastane yatağındaydı, doktorları bekliyordu. Iwaizumi yanındaydı.

Makki ve Mattsun erkenden gelmişlerdi, ama bir süre sonra onu Oikawa'yla yalnız bırakmasını rica etmişti Iwaizumi.

"Sakın unutma, ne olursa olsun, sonsuza kadar yanındayım. Ameliyat iyi geçmese bile, senin yanında kalacağım. Bana güvenebilirsin" Iwaizumi'nin sesi titriyordu. Korkuyordu. Oikawa'nın elini sıktığını hissetti.

"Biliyorum. Seni seviyorum, endişelenme tamam mı?"

Iwaizumi Oikawa'nın parmaklarına öpücükler bıraktı, en son da dudaklarına.

"Ben de seni seviyorum"

Oikawa odaya başka birilerinin girip Iwaizumi'nin çıktığını duydu.

Ve bilincini kaybetti.

Ve şimdi Iwaizumi'nin istediği tek şey ameliyatın başarılı geçmesiydi.

---
Ya sanki iğrenç çeviriyormuşum gibi geliyor ama umarım beğeniyorsunuzdur şeşwdmüwmdşwdm

Blank  ||iwaoi|| (ÇEVİRİ)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin