5. Bölüm

32.1K 736 18
                                    

Gözlerimi açtığımda, odayı aydınlatan gece lambasının loş ışığıyla karşılaştım. Olaylar beynimde tepetaklak olsa da burnuma dolan antiseptik kokusuyla nerede olduğumu kavradım. Hastanedeydim. Bayılmıştım. Serhan!

Heyecanla yattığım yataktan doğrulmaya çalıştım. Aniden kalkmak istediğim için başım döndü ama yerimden bir santimetre dahi kımıldayamamıştım. Belimi sarmalayan güçlü kollar bana engel olmuşlardı. Serhan'ın varlığını ardımda hissedince rahat bir nefes aldım. Onun varlığı bana güç veriyordu. Nefesi, sesi bana huzur ve güven veriyordu.

Büyük elleri yavaşça karnımın üzerinde dolaşmaya başladı. Uyku mahmurluğumdan tamamen sıyrılmıştım artk. Sakince yatakta sırt üstü yatar pozisyona geldim. Serhan bana gülen gözlerle bakıyor, bir yandan da henüz belirginleşmiş göbeğimi okşuyordu. Küçük afacan artık 3. ayını doldurmuştu, kendini belli ediyordu.

Gözlerime hücum eden yaşlarla, uzanıp kirli sakallı yanağını okşadım. İnci tanesi gibi iki sıra yaş gözlerimden akarken onu sıkıca çekip kendime yasladım. İçimde tuttuğum nefesi dışarıya üfledim. Serhan'ın kokusuna doyabilmek için daha çok yaklaştım ona. Daha sıkı sardım bedenini. Saçlarında gezdirdim parmaklarımı. Ona bir şey olsaydı ben ne yapardım?! Nasıl yaşardım?!

"İyi misin?" dedim yanaklarından tutup onu benden uzaklaştırırken. "Bana doğruyu söyle Serhan." gözlerimden yaşlar sicim gibi akmaya devam ediyordu. Onu orada, o yatakta öyle gördüm ya! O korku beni yerle bir etmişti. Elim ayağım hayattan kesilmişti sanki bir anda.

"İyiyim, hayatımın anlamı. Ağlama artık." alnımın kıyısına masum bir öpücük kondurdu. "Meraklanma, önemli bir durum yoktu." beni göğsüne çekti. Karman çorman olmuş saçlarımla oynamaya başladı. "İş kazası işte."

"Ne oldu? Anlat bana, korkutuyorsun beni. Serhan, endişeleniyorum."

"Endişenme, Gayem. İyiyim dedim ya." uzanıp dudaklarımı öptü. Aslında dudaklarımı, kendi dudaklarına hapsetti desem daha doğru olurdu.

Üst dudağımı kavrayan kışkırtıcı öpüşüyle kendimden geçmiş kısık kısık inlemeye başlamıştım. Öyle yetenekliydi ki, ufacık bir öpüşmede bile beni kendimden geçiriyor, istemememe rağmen tahrik olmamı sağlıyordu. Bedenim onun dokunuşları altında kıvranırken, sakince üzerime tırmandı. Ağlamanın etkisiyle tıkanan burnum nefes almakta bana zorluk çıkartıyordu. Dudaklarımı istemeye istemeye Serhan'dan koparıp derin bir soluk çektim içime.

Zaten cinsel yönden oldukça hassas ve açtım. Böyle yapması beni daha da delirtiyordu. Mutfak köşelerindde beni kıstırıp öpüyor, banyo yaparken oramı buramı mıncıklayıp duruyordu. Benim kocam çılgının tekiydi. Beni okşamak için adeta fırsat kolluyor, yakaladığı yerde bana hiç acımadan istediğini alıyordu. Ben de ona izin veriyordum. Peki, itirazım var mıydı? HAYIR!

Hamileliğin etkisiyle bedenim daha da dolgunlaşmaya başlamıştı. Göğüslerim yaklaşık olarak yarım beden büyümüş, kalçalarım daha yuvarlak bir hâl almıştı. Kadınsılaşmıştım. Serhan da fırsattan istifade benden yararlanıyordu. Tıpkı şimdi olduğu gibi.

Sırıtarak başını gerdanımdan uzaklaştırmaya çalıştım. "Serhan!" dedim uyarıcı ses tonumla. "Kızacağım ama!"

"Ne var?" dedi bana muzur bakışlarını yollarken. "Bebeğimiz acıktığı zamanda da onu böyle kendinden uzaklaştıracak mısın?" aç bakışlarla göğüslerimi süzüyor, çapkınca dudaklarını ısırıyordu.

"Onu uzaklaştırmam elbette. Ama sen çocuk musun şimdi!" dedim ona 'şu anda annecik çok kızgın' bakışları atarak. Bu bakışlara çalışıyordum, sanırım ileride lazım olacaktı.

Ayrı YataklarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin