Yanlarina gittigimizde huzursuzlugumu belli etmemeye calistim. Tabi bide heyecanimi. Ama anlamis olacaklar ki durmadan iyi olup olmadigimi sordular.
Denizden ciktigimizda cesaretimi topladim ve ona benimle kalip kalmak istemedigini sordum. Tanrim ona acidigimi filan dusunmesinden cok korktum. Gercekten afalladi. Sanirim boyle birseyi beklemiyordu.
Hayley'den
Ne olduguna inanamazsiniz. Aiden bana onunla kalmami teklif etti. Evet bana acidigini filan dusundum ama umurumda degil. Benim kalacak baska bir yerim yok. Bastan biraz tereddüt etsemde tabiki kabul ettim. Onunla surekli beraber olmak eglenceli olacak.
Aksama dogru Jane ve Nathan'dan ayrilip evin yolunu tuttuk. Tabii benim üç beş eski kiyafetimide aldik geçerken. Tanrım utanmistim. Ustume giyecek dogru duzgun giysim bile yok. O lanet babam -aa pardon babam dedim o adam babaliktan cok uzak- yani Mike bir kere bile arayip birseylere ihtiyacim olup olmadigini sormadi. Eminim suan o surtukle beraberdir. Eve girdigimizde kendimi bir sekilde iyi hissettim. Evi cok sade ve guzel dekore edilmisti. Ben etrafi incelerken beni bilegimden tutup yatak odasina cekistirdi. O kadar sasirmistim ki ne oldugunu bile soramadim. "Bu günlük benim odamda kal, yarin cikip senin odan icin alisveris yapariz" dediginde ona oylece bakiyordum. Biraz yaklasip guldu. Onun odasinda kalamazdim. Bir gunluk bile olsa. Tamam itiraf ediyorum rahat bir yatakta yatmayali cok oldu ve bu yatakta yatmayi cok istiyorum ama onunla evini paylasip birde ustune onun odasinda kalamam.
"Ben icerde uyuyabilirim"
"Hayır, benim odamda kalmani istiyorum"
"Bak, zaten sana yeterince yük oluyorum. Bir yastik verir misin?"
"Iyi geceler Hayley!"
Birden odadan gulerek cikti ve kapiyi ustume kilitledi. Yinede onu küçücük kanepede yatmaya mahkum edemezdim. Kapiya birkac kez vurup bagirdim."Hey Aiden, orada yatmana izin veremem. Burada ikimiz uyuyabiliriz" Ayak sesleri kesildiginde kapiya geldigini anladim. Ama hala ses yoktu. Onu sevmiyorum, onunla yatmakta istemiyorum. Sadece onun icerde kalmasini istemiyorum o kadar. Peki sizi kandirmayacagim belki biraz hoslaniyor olabilirim ama onun arkadasligini kaybedemem.
Ben yatakta oturmus dusunurken kapi acildi ve iki adimda yanima geldi. Ona baktim. Cok sevimli gorunen gulumsemesi yuzune yayılmıştı.
"Ikimiz bu yataga sigamayiz, ben cok deli yatarim"
"O gece sığmıştık ama"
Lanet olsun, lanet olsun, lanet olsun!! Agzimdan cikan sozlerin beynimle bir baglantisi yoktu. Ya da ben oyle dusunuyordum. Ahh evet o gece aramizda birseyler olup olmadigini deli gibi merak ediyorum ama ona soramam. Sanirim onun bu konuyu acmasini beklemek en dogrusu.Gulumsemesi biraz daha buyudu ve biraz egildi. Ben ne oldugunu fark etmeden beni yana ittirdi ve yanima yatti. Fisildamakla yetindim "Aiden, b-ben oyle demek istmemistim, o gece ne oldugunu bile hatirlamiyorum" Ulu tanrim neler sacmaliyorum ben boyle.
"Unut gitsin tatlım. Hadi uyuyalim, gec oldu"
Sirtim ona donuk olmasina ragmen guldugunu hissedebiliyordum. Bana biraz daha yaklasti ve sarildi.
Sabah ona kenetlenmis bir sekilde uyandim. Kurtulmaya calissamda basarmadim tabiki. Bende vazgeçip onu seyretmeye basladim. Saclari yuzunu kapatiyordu, cok masumdu ve seyy bu hali cok tapılası. "Tanrim yakisikli bir cocugun yaninda uyaniyorum lutfen bunun ruya olmadigini soyle. Eger oyleyse gercekten hos degil" doye gecirdim icimden. "Bu bir ruya degil kucuk hanim" dediginde uyanik olduğunu anladim. Ama dur bir dakika benim dusuncelerimi nasil bilebilir? "Sesli dusunuyordun Hayley, bu cok hosuma gitti" diyerek yaramazca siritti. O an suratimin domatesten farksiz olmadigina adim gibi eminim. Bir cirpida yanindan kalkip iceri gittim. O hala arkamdan guluyordu. Dus almaliydim ama banyoyu bir turlu bulamadim. "Odamda banyo var" diye seslendiginde yine sesli dusundugumu sanip yuzumu burusturdum. Ama hayir bu sefer degil. Evin icinde elinde havlu ve ic camasirlariyla dolasan birini gordugunuzde sizde banyoyu aradigini anlayabilirsiniz. Çabucak dus aldim ve ic camasirlarimi giydim. Ve bilin bakalim ne oldu, ustume giyecek birsey almamisim. Giysilerimden birseyler vermesi icin Aiden'a seslendim. Bana kapidan uzattigi sey kendi tişörtüydü. "Evde rahat edebilecegin bi kiyafet bulamadim. Bunu giyebilirsin" Hakliydi, cantamda sadece birkac elbise ve sort vardi. Tişörtü ustume gecirip iceri gectim. Oyle ciplaklik sorunlarim filan yoktur, bu yuzden rahattim. Kahvalti hazirlamis beni bekliyordu. Karşısına oturup tabagimi doldurmaya basladim. Kafami kaldirip ona baktigimda oda beni seyrediyordu.
"Senin şampuanın neydi? Unutma bugun ciktigimizda onuda alalim. Ben gibi kokuyorsun ve ben cilek kokunu daha cok sevmistim"