Bölüm 1

55 12 3
                                    


##Hadi başlayalııııım😄😂

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

##Hadi başlayalııııım😄😂


--Canım okuyucularım benim kusurlarımı düzeltmekte hiç çekinmeyin çünkü  yanlışlarımı göre göre iyi bir yazıcı olabilirim . Kötü yorumlar ve aşağılayıcı  yorumları hiç kafama takmam  istediğinizi yazın , ayrıca deli dolu  çatlak bir kızımdır 😗 her neyse gene çok konuştum artık başlayalım ne dersiniz😉😉


-----------------------------------------

Hani  hayatında çok çoook önemli ve değerli birşeyini kaybedersin  , Can'ın  sıkılır kafanı dağıtmak için  birşeyler yaparsın ya hani . Normal şeyler!!!.

Hah işte  şu an tam şimdi onu yapıyorum. Film izlemek . Ne kadar akıllıca değil mi . MANTIKLI. Bunları düşünürken sonunda mutfakta patlattığım  Mısır'ları  tabağa koyup koşarak salona girdim. Televizyonun karşısına bağdaş kurduktan sonra Mısır tabağını kucağıma koydum.

Daha sonra ellerimi yüzümün tam hizasına getirip parmaklarımı oynatarak bir  aşağıya bir yukarıya  hareket ettirirken 

"Bu akşam herşeyi unutuyoruz. Relaks  Ecemsu'cum . Relaksım  , iyiyim , harikayım "

Artık ne kadar harikaysam. Neden yaptığımı bilmediğim bu saçma hareketimden sonra  elime bir avuç patlamış mısır alıp hepsini ağzıma  tıktım.

Tıka basa  dolu olan ağzımdaki Mısır'ları yemeye çalışırken önümdeki sehbağadan kumandayı alıp rastgele bir film açtım . Televizyondaki izlediğim filmin sesinden bağımsız başka  bir ses duyduğumda  telefonumun zil sesi olduğunu fark etmem uzun sürmedi.

Yastığın altındaki telefonumu aldıktan sonra  kimin aradığına baktım. Annemin aradığını görünce  bu akşamda bana zehir olduğunu anladım.  Telefonu açmadan önce ağzımdakileri biran önce yedikten  sonra aramayı cevaplandırdım 

"Alo. Annecim"

"Ah kızım ecemsu nasılsın"

Bu soru muydu şimdi. Nasıl olabilirim tabikide kötüyüm beş parasız kalmışız iki aydır külüstür bir evde kalıyorum ve annem benim ne çektiğimi bilmiyor bir de üstüne nasılsın diye soruyor . Sence Nasıl olabilirim anne . Tabiikide iyi değilim !!! Ama tabi annem öyle demedim , demem de zaten.

"İyiyim annecim" dedim sesimi orantılı tutmaya çalışarak çünkü her an zırlayıp anneme  artık burada daha ne kadar kalacağımı ve artık bıktığımı dayanacak gücümün kalmadığını her an iflas ettiğimizi dedeme söyleyebileceğimi söyleyebilirdim mesela.

Ayrıca sorarsanız ki deden ne alaka,  neden iflas ettiğinizi bilmiyor. Bilmiyor çünkü babam ve annem dedemin onaylamadığı bir ihaleye  katıldılar ve babam ihaleyi kaybederek iflas etti . Eğer dedem bunu duyarsa ki şu ana kadar nasıl  duyamadığına  şaşkınım babamlara çok kızar ve babamı öldürür (tabi ki şaka) ama şu da var ki eğer dedem duyarsa taaaa İsviçre'den buralara gelip biricik torunu,  Ecemsu Pelinini,  yani beni bu zefil yerden alırdı ve annemlere de ders olsun diye işlerini toparlamalarına  yardım etmez beni de buralardan alıp  giderdi ah Can'ım dedecim .

"Hmm anladım.Bir sorunun var mı ? Alışabildin mi Oray'a ?" 

Ne diyebilirdim ki şimdi . 'Hı hı alıştım' falan mı. Boğazımı temizleyip

"Yani şey... Alışmaya çalışıyorum işte. Sen beni bırakta siz ne yaptınız işleri düzeltebildiniz mi  bari?." Diye sordum beklentiyle

" Yok hayır tatlım hala üzerinde çalışıyoruz.Biliyorum  kötüsün ama Biraz daha dayan  en kısa zamanda   seni oradan alacağız "

"Öyle umuyorum " dedim sonra üzerine ekleyerek ;

"Yakında okullar kapanacak" dedim omuzlarım düşerken

" Bende o yüzden aradım Ecemcim  . Eğer senenin için sorun olmazsa Yeliz teyzenle ve Salih amcanla konuştuk onlar da bize yardım için İsviçreye gelecekler sen de  Erayla kalacaksın umarım sorun olmaz. Biz yurt dışından gelene kadar orada kalacaksın, ne diyorsun  senin için sorun olmaz değil mi" dedi.

Anlık şokla ne diyeceğimi bilemedim. Sorun mu ne sorunu bu haber şu üç aydır duyduğum en güzel haberdi.Ben telefonu elimle kapayarak küçük bir çaplı çığlık attıktan hemen sonra telefonu kulağıma tekrar dayayıp

"Tabi annecim çok iyi olur zaten bu varoş yerden  iyice sıkılmıştım " dedim çok heyecanlandığımı belli etmemeye çalışarak. Eray küçüklük arkadaşımdı  yediğimiz içtiğimiz ayrı gitmezdi  bu duruma çok sevinmiştim allahım sana geliyorum çok mutluyum.

" Ama bir şartla  " dedi annem hevesimi  kursağımda bırakırken  

"Şart mı ..... Ne peki" 

" Eve Kesinlikle ve kesinlikle geç saatlerde gelmek yok. Gece gezmeler barlar partiler yok . Hele hele içki asla yok ve ayrıca  sana gönderdiğim harçlıkları çarçur etmek de yok"

Ne!!!

" Anneciiiiim yapma ama  . Kaç yaşındayım ben on mu ?"

" Ecem  tatlım sana güveniyorum . Beni yarı yolda bırakacak birşey yapmayacağını umuyorum . Tamam mı tatlım kendine iyi bak. Seni seviyorum" dedi  annem laflarıyla ağzımı  "konuşma " der misali bantlarken  , artık tek çare

"Tamam anne" dedim  ama ben kendimi biliyorsam  ne yapar eder Erayla  birlikte gene yapacağımızı yapardık.

 Sonunda annemle telefonları kapattığımızda  Sevinç'ten  filmi de unutmuştum Mısır'da . Ortalığı öylece bırakıp yatağıma yattım  sanki  şimdiden uyursam buradan daha erken gidebilecekmişim gibi....😊😄



----Arkadaşlar bu arada bölümler kısa çünkü telefonla yazıyorum ve tahmin edebileceğiniz gibi yazmak çok zor o yüzden yazım yanlışları için kusura bakmayın veeee beğendiyseniz   Like'lamayı ve yorum bırakmayı unutmayın . Sizleri çoook seviyorum öpüldünüz😘😘😍

İNSTAGRAM: Aycan_kris_1155

MEYUSHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin